ALMANYA’DA TÜRK OLMAK -1-
BİR ÖZÜR
TEVHİD’İN HAYATA YANSIMASI
İNSAN OLMAK VE İNSAN KALABİLMEK İÇİN…
Gerçek Olan Kazanır
TÜRKİYE VE SMO SURİYE’DEKİ OYUNU BOZDU
BAŞARI; ÇALIŞMAKLA MÜMKÜNDÜR
İki yüzlülüğün nirvanası
SURİYE’NİN BÖLÜNMESİ
Kira enflasyonu dezenflasyon sürecini baltalıyor
DÜNYA EDEBİYATLARINDA KÖY VE KÖYLÜ İNSAN
Her Galibiyet Değerlidir
Mecelle Pusulası (Altın Formül İçerir)
BAĞIŞIKLIĞINIZI BESİNLERLE GÜÇLENDİRİN
Kaybedilen İki Puan
İnce Minaremizi İsteriz
Bugünlerde araçlarda kış lastiğinin önemi ve zamanı
Alfa Romeo Junior
ÖCALAN SİLAH BIRAKIN DERSE NE OLUR?
KONYALISIN ETLİEKMEK
On numara, beş yıldız bir karşılaşma, on numara dört yıldız bir seyirci.
Seyirciden bir yıldızı niçin düştüğümü hemen söyleyeyim. Kale arkası küçük bir grubun taşkınlıkları, Konya’ya, Torku Arenaya ve bu takıma yakışmadı.
Bu küçük tespitten sonra maça gelecek olursak, koreografi muhteşemdi. Ve artık Türkiye Konya’yı , Konya seyircisini, Konya stadyumunu konuşuyor. Dün tüm ulusal spor yorumcuları bizi öve öve bitiremediler. Emeği geçen herkese çok teşekkür ederim.
Muhteşem stadyum, şehre de, seyirciye de, takıma da müthiş bir motivasyon sağladı. Efendiliğiyle hoşgörü kenti Konya’ya anlam kazandıran tüm seyircilerimizi tebrik etmek lazım. Taşkınlık yaparak bu güzel manzarayı bozmak isteyenlerin de gelecek maçlarda aynı havaya uyum sağlayacaklarını ummaktayım.
Dün sahada Kocaman bir taktik, Kocaman bir yürek, Kocaman bir takım vardı. Maçın geneline baktığımızda taktiksel olarak hemen hemen hata yapmadığımızı söyleyebilirim. Kocaman’ın talebeleri, onun taktiğini sahada iyi uyguladılar. Kocaman, Trabzonspor’u olması gereken şekliyle analiz etmiş ve gereğini yapmış… Doğru taktiğe, oyuncuların istekli oyunu da eklenince zafer kendiliğinden geldi.
Evet Trabzon Konya’ya eksik geldi. Ancak Konyaspor’un eksikleri Trabzon’dan fazlaydı. Neredeyse forvetsiz oynadık. Buna rağmen galip gelmeyi başardık. Orta üst gruba doğru yükselmek için önemli bir galibiyetti.
Doğrusu yüreğimizi ağzımıza getiren iki net pozisyondan Trabzonspor yararlanamadı. Ancak bizim de yararlanamadığımız pozisyonlarımız vardı. Torje’nin akıl dolu gölü, bize hak ettiğimiz bir galibiyet getirdi. Artık hem deplasmanlarda, hem kendi sağamazda daha rahat oynayacağız. Düşme tehlikesinden uzaklaşmış bu takımdan daha güzel futbol izleyeceğimizden herkes emin olsun. Tabi rehavete kapılmazsak…!
Tüm güzellikleri bozan tek unsur maçın hakemiydi. Hüseyin Göcek, 30 binin üzerindeki seyirciyi çileden çıkardı. Tüm takdir haklarını Trabzonspor’a kullandığı gibi, bize yapılan bariz faullerin çoğunda karşı takım lehine düdük çaldı. Birkaç pozisyonda “acaba görmedi mi ki?” diye iyi niyetli değerlendirmeler yaptıysam da, sonraki pozisyonları dikkatlice takip ettiğimde hakemin bize karşı hiç de iyi niyetli olmadığını gördüm. Yine bir çok kartlık pozisyonda Trabzonspor oyuncularına müsamahakâr davrandı. Konyaspor yönetiminin bunu bir kenara not ettiğinden şüphem yok. Konyaspor yönetimiyle komşu localardan karşılaşmayı izlediğimizden, yöneticilerin nasıl çılgına döndüklerine de bizatihi şahit oldum. Mesela Selçuk Aksoy’u hiç böyle görmemiştim. Haklıydı. Bu konuda gereken yapılmalı. Evet bu maçı kaybetmedik ama kaybedebilirdik de… Hakeme rağmen aldığımız bu üç puan bu bakımdan daha da büyük anlam kazanıyor.
Maçı tek cümleyle anlatmam gerekirse, “Allah’ın adaleti, hakemin adaletinden üstün olduğundan (şüphesiz) maçı kazanan biz olduk” diyebilirim.
İnce Minaremizi İsteriz
500’ünü yıktık daha da yıkacağız
Güzel bir gelenek, hoş bir seda
Şaşırdık mı?
Fetullah öldü ama FETÖ yaşıyor
Bakan çiftçiye güldü mü?
Yönetim rahatlama, Çamdalı rahatlatma peşinde
İdam isteriz!
Narini biz öldürdük! Diğerlerini öldürmeyelim
Ekrem Coşkun’u klonlayalım