Bir Alim Ölmedi Bir Alem Öldü

Bugünkü yazımın başlığı ve ser levhası  eski Konya müftüsü  merhum Tahir Büyükkörükçü hocamızın sözü.Bu sözü 11 Haziran 1967 de 83 yaşında  Hakka vuslat eden Hz.Bediüzzamanın küçük kardeşi Abdülmecid Ünlükul  hocamızın Konya kapu camisinde cenaze namazının mukaddemesinde hatm-i şerifin hitamında kürsüye çıkarak ,camiyi dolduran binlere cemaate Konya’nın  o günkü müftüsü olarak hitap etti ve dedi ki “ Muhterem cemaat bugün aramızdan ayrılan zat Hz.Bediüzzamanın kardeşi Abdülmecid efendi .Bir Alim ölmedi bir alem öldü..”
Ayrıca bugünkü makaleme sebep olan mühim hadise ; Konya  Büyükşehir Kültür ve sosyal işler daire başkanlığı ve ona bağlı müze ve kütüphaneler müdürlüğü   ile “Konya fikir sanat kültür adamları birliği derneği”nin müştereken tertipledikleri her cumartesi ikindi sohbetleri başlığı  altında bizden de “47.sene-i devriyesinde Abdülmecid Ünlükul ” hakkında bir ses vermemizi talep ettiler.Ahde vefa babında hayatını yazdığımız “Abdülmecid Ünlükul” hocamızı talebeleriyle ve can dostlarıyla  tekrar yad etmek bizler için müstesna bir hadiseydi.
Konya’mızda meşhur Koyunoğlu müzesi ve yani Koyunoğlu Konya evi konferans salonunda teşrif eden can dostlarıyla beraber olduk.Konya’nın kültür abidelerinden sn.Seyit  Küçükbezirci ağabeyimizin açış ve takdim konuşmasından sonra, sual cevabın dışında  50 dakikaya koca deryayı sığdırmaya çalıştık. Sözlerime Prof .Hayreddin Karaman hocamızın tespitleriyle başladım. “Hoca Arapça edebiyatına ve derinliklerine o kadar vakıf ki ; kanun çıktığında “Abdülmecidin manasına gelen “Ünlükul” soy ismini alır.Konya’da talebelik yıllarımda çok istifade ettiğimiz bir müstesna hocamızdı.”
Konya’da mükim hayatta kalan tek evladı emekli öğretmen Saadet Ünlükul Kaynak  ,babaları için 120 kişi ile görüşerek 3 yılda itmam edip yazdığımız “Hz.Bediüzzamanın kardeşi Abdülmecid Ünükul” isimli kitabımız için şahsımıza  el yazılı bir mektup gönderdiler ,orada en çok dikkatimi çeken satırları şu olmuştu “..Babam Abdülmecid efendi daima bizlere şunu der di “Evladım size taş atana siz ekmek atın” derdi “Bu sözleri teyid eden yüzlerce kişi içinde merhum İHO öğretmenlerinden Mehmed Fatih Göktay “O gönül yıkan değil o günül yapandı.Onun Arapça notlarını kendi sınıfıma ders olarak verirdim..
Bizler ne görmüş isek ondan gördük.47 yıl aradan geçti,onun boşluğunu dolduramadık.O ailemizin her şeyi idi.Bize Babalık bize hocalık ve bize rehberlik yaptı.O ilmini yaşayan ve yaşatmaya çalışan nadir büyüklerdendi.1956 da ellerini öptüğümüz bu aziz zatı ,Hz.Bediüzzamanın mümtaz talebelerinden merhum Zübeyir Gündüzalp ve kendi mahdumları ağabeyimiz  merhum Suad Ünlükul ile birlikte kabre indirdik.O aramızdan semadaki bir yıldız gibi kayıp gitti...
Okul kayıtlarında bir gün rapor aldığı yok.Okul münübüsüyle bir defa evine gitmemiş.Kirada kalmış kirada yaşamış.Okulda 76 yaşına rağmen genç talebelere ayakta ders verir ve oturmaz.Talebelerinden ve emekli öğretmen Ş.Sütçü bey dedi ki “Okula gidiyorum hava sisli yolda biri yere düşmüş koştum baktım.Bizim Arapça hocamız Abdülmecid Ünlükul kalkmasına yardım ettim,çok ateşliydi  üstünü ellerini sildim yıkadım.Okula vardık bizim sınıf öğretmeni gelmemiş fakat Abdülmecid efendi Arapça dersine girmişti..Yorumsuz..
Konya Büyükşehir Koyunoğlu Konya evi konferans salonunda böyle bir anma programına vesile olan Konya  Büyükşehir Kültür ve sosyal işler daire başkanlığı ve ona bağlı müze ve kütüphaneler müdürlüğü   ile Konya’da kurulan “Konya fikir sanat kültür adamları birliği derneği”ne ve birimlerin yöneticileri olan Sn.Mücahit Küçüktığlı beye Sn.Hasan Yaşar beye ve sn.Seyit Küçükbezirci beye ve lütfedip gelen haziruna binler tebrik ve teşekkürler.. Haklarını helal etsinler.


Yazarın Diğer Yazıları