Giresun’un Güzellikleri

Türkiye’mizin her tarafı aziz ecdadımız tarafından bir tepsideki börek gibi veya bir sabah kahvaltısı gibi takdim edilmiş.Şimdi bizler üzerinde tepiniyoruz .Hakikaten tepinmemiz mi lazım yoksa Hz.Bediüzzamanın ifade ettiği ve üzerinde önemle durduğu gibi “Doğru islamiyeti ve istikameti” gönül tarlalarına ekmemiz mi lazım? 1443 yıl önce Efendimizin “asm”dünyaya teşrifleri sayesinde dünya bir umumi kabustan ,hicrandan kurtuldu.Onun buyurduğu ve gösterdiği yoldan gidenler sayesinde buralar islam diyarı oldu.Bizler gölgesinden hayat sürüyoruz ve onlara nasıl layık ve nasıl torun olacağız diye çabalıyoruz.Bunun için bazen koşarak bazen konuşarak ve bazen da yazarak..

Giresunlu civanmertleri ve nur’u Kur’anın aşık-ı didarları ,can dostları 24 mart 2005 te “Bediüzzaman ve Egitim “başlıklı bir konferans için bizi çağırdılar ve Giresun Kültür sitesinde çok kalabalık bir hazuruna hitap ettik.Dr.Hüseyin bey o günlerde 7 kişilik tertip heyetini zor ayarladık demişti.Çünkü kendilerinin ifadeleriyle Cumhuriyet tarihinde ,Hz.Bediüzzamanla ilgili ilk konferans olacaktı ve oldu.Salon çevresi 100 ü aşkın polisle doluydu ve çevrilmişti.

Konuşmamın selamlama bölümünde “Bizler vatanımızın bekasında heybenin iki gözü gibiyiz .Bir gözü maddi asayiş memurları yani siz polisler, diğer gözü ise bizleriz .Yanı manevi asayiş hizmet erleri.Alkışlayın bu polisleri “dedim ve akabinde o polis kardeşlerimizin çoğu dağıldılar ve bir bölümü konferansı dinlediler...Aradan takriben 8 yıl geçti,bizleri tekrar çağırdılar, Yeni Asya gazetemizin temsilcileri.Bu sefer Giresun Üniversite talebeleri ve saf temiz yürekli gençleri ve şahsiyetleri ile birlikteyiz.

Her şeye rağmen hizmet kervanı yürüyor.Keşke Türkiye’nin 76 milyonu ve alem-i islamın 57 ülkesi umumen ve her kesimiyle ,çağımıza bakan çağımızı Kur’anın ışığında aydınlatan Nur risalelerinin yaprakları altında kaynaşsalar ,saf tutsalar ve gönül tellerine vursalar ve her biri, sahabeler “r.a” gibi hayatı ve insanları kucaklasalar.Ellerindeki 21.yüz yılın müthiş imkanlarını hayra nura imana Kur’ana sarf etseler.Edemezler mi ? elbette ederler .

Onun için Hz.Bediüzzaman şart koşuyor ve hizmet kapılarını açıyor ,çokları kapatıyor fakat bu koca sultan bir ömür bunları açıyor ve diyor ki “ “ Eğer biz ahlâk-ı İslamiyenin ve hakaik-ı imaniyenin kemalatını ef’alimizle izhar etsek, sair dinlerin tâbileri, elbette cemaatler halinde İslamiyete girecekler. Belki küre-i arzın bazı kıtaları ve devletleri de İslamiyete dehalet edecektir” (Hutbe-i Şâmiye).İnşaallah bunu yakalamanın sınırı yoktur.Gerçek vatanperverlerin vazifesi bu olmalıdır kanaatındayım.

Giresun Üniversitesi 10 Fakülte, 3 Enstitü, 5 Yüksekokul, 11 Meslek Yüksekokulu, 7 Araştırma ve Uygulama Merkezi ve Devlet Konservatuarı ile 100 bini aşan Giresunumuza ışıklar saçacaktır inşaallah.Türkiye’nin her köşesi Nurlu hizmetlere ve görkemli kalkınmalara mahtaçtır ve hakkıdır.Madde ile mananın buluştuğu ilim dünyası daima tekamül edecektir.Aksi mümkün değildir.Karadeniz’in müthiş dalgalarının içine ev yapmak gibi olur..

Bunun için ve bu gayelerin gönüllerde ma’kas bulması için bizleri bu tarihi şan ve şerefle dolu Giresun’a davet eden Üniversite gençleri ve emsali şahsiyetlerle muhatap eden ve gerçek ecdad torunları olan Giresun’un münevver insanlarına Başta Dr.Hüseyin beye Kamuran beye Ş.Çakır hocaya Özgür beylere ve hanımlar komisyonuna ve Nurun aşıklarına ve fedakar gençlere binler tebrikler ,teşekkürler,başarılar ..Haklarını helal etsinler..


Yazarın Diğer Yazıları