7 milyarlık büyük dünya ailesinin 2 milyarı okuyor yani dünyanın 1/3 biri okuyor.Türkiye'nin 172 üniversitesinde 4 milyon civarında talebe okuyor ,Yalnız Konya'nın 4 üniversitesinde 100 bini aşkın öğrenci okuyor.Bütün bu okuyanlar çeşitli dal ve vesilelerle ileriki yıllarda görüşmenin bir manada eski günleri yad etmek için bir araya geliyor,bazıları da fikir bazında ve projeler bazında hazırlıklarını takdim ediyorlar veya neler yapabiliriz diyorlar?
Konya'daki buluşmanın mukaddimesinde sunuş konuşmamda da ifade ettim.Bu muazzam talebe kadrosunun neresindeyiz ve neresinde olmalıydık.Bu üniversite öğrencileri hizmetine kendimizi adadığımız 1964 lerden 1974 lerden 1980 lerden 2013 e kıyaslar yapmanın önemine dikkat çektim. O günkü zor şartlar bugünkü kolaylıklar itibarıyla denizleri dağları ve bağları aşmak lazımdır.Çünkü alem-i İslam ve Dünya mutlak bir barışa ve sulh-u umumiye muhtaçtır..Şuan eli kalem ve mürekkep tutan makamı ne olursa olsun vebal ve sorumluluk altındadır ve altındayız..
Bütün bunların temelinde ,sevgi muhabbet,kardeşlik “bir kahvenin 40 yıl hatrı var”gibi bizim millet olarak ve Müslüman olarak temel harcımızda büyük hasletlerimiz var. Bu babda Hz. Bediüzzaman diyor ki “Evet, insan evvelâ nefsini sever. Sonra akaribini, sonra milletini, sonra zîhayat mahlûkları, sonra kâinatı, dünyayı sever. Bu dairelerin herbirisine karşı alâkadardır; onların lezzetleriyle mütelezziz ve elemleriyle müteellim olabilir.”[1]
Bu itibarla aynı yurtta ve aynı dershanelerde kalmış ve aynı üniversitelerde okumuş ve bazıları baba bazıları da genç yaşta dede olmuş can dostları kardeşlerimizin bir araya gelmesi çok lüzumlu ve manidardır.Bu aziz tespitin dışında “Askerlik arkadaşı,umre ve hac arkadaşı,hapishane ve hastane arkadaşlığı zaman seylinde çok manalarda muhkemleşiyor ve gerçek uhuvvete ışık tutuyor.
Elbette Üniversite mezunlar günleri her şekliyle devam etmelidir.Üstüne basarak söylüyorum ,temelinde Muhabbet olmalı ve hiç kimse unutulmamalı ve ulaşılmalıdır.Çünkü yine Hz.Bediüzzaman diyor “Muhabbet, şu kâinatın bir sebeb-i vücududur, hem şu kâinatın râbıtasıdır, hem şu kâinatın nurudur, hem hayatıdır. insan kâinatın en câmi' bir meyvesi olduğu için, kâinatı istilâ edecek bir muhabbet, o meyvenin çekirdeği olan kalbine derc edilmiştir..”[2]
Şahsım itibarıyla ömrüm bütün talebe hizmetinde geçti.Emek verdiğimiz ve kanat çırptığımız kahramanlar ve yiğitler içinde çok iş adamları bürokratlar,egitimciler, doktorlar, profesörler, kaymakam , vali , milletvekilleri ve bakanlığa kadar yükselenler oldu.7 milyarda ahde vefayı araştırdım yüzde 20 civarında kayda geçmektedir.Bu kadar insana yatırım içinde benimde karşıma yüzde 20 çıktı.
Bütün eğitimciler,ustalar üstadlar ve emsali zatlar buna muhataptır.Peki ne yapacaz? Cevap hazır ; “kunulillah”yani "Allah için" Peygamberler de ise “Benim mükafatım ancak Allah'a aittir”[3] İnsan bunun sırrına ererse, velilerin peygamberlerin eteklerine ulaşır ve himmetlerine nail olur.Bu sır ve ilahi prensipler içinde yürümenin lezzeti bambaşkadır.Arif olanlar anlarlar, çünkü hizmette sınır yoktur….
Yeni Asya vakfı Konya temsilciliği bu manada geçtiğimiz hafta sonunda bu mezuniyet gününe vesile oldular. Gayret,çalışma ve himmetlerini tebrik ediyor, emeği geçen herkese ve iştirak eden bütün arkadaşlarımıza binler teşekkürler sunuyorum.
[1] Sözler 24.söz 5.dal B.S.Nursi
[2] Sözler 24.söz 5.dal 1.meyve B.S.Nursi
[3] Yunus süresi 72. Hud suresi 29.ayetler
