Marka Sosyal Olmak Demektir

Çok para kazanıyoruz diyenin hiçte marka olmadığı zamanlardayız. Eskiden öyle değildi belki de. Çok para kazanan daha değerliydi. 
Ama şimdi itibar kelimesini bilmeyen, değer kelimesini fiziksel temas olarak algılayan, çalışanlarına hayvan muamelesi yaparak otorite kurduğunu zanneden, çatışmayı yönetmeyi bilmeyen yani sorunları fırsat olarak görmekten uzak olan, reklamı masraf olarak görme cahilliğini hala sürdürenler maalesef değeri de bilemeyecekler paraya da ulaşamayacaklar. 
Zaman tamamen farklılaştı.
 
Sosyal olmak bile değişti.
Sosyal olmak fiziksel olmaktan zihinsel olmaya doğru dönüştü.
Yani eskiden fiziksel olarak sosyal olmak yeterli iken, şimdi zihinsel sosyalliği uygulamak önem kazandı. Yani sanal bir sosyallik söz konusu.
Gerçeklik bile sanal. Virtual reality.
Gezi Parkı olayları bile bunu gözümüze gözümüze soktu.
Sanal dünyayı iyi anlamak gerekli.
Sanal dünyayı iyi yönetmek gerekli.
Sosyal medya bölümleri, sosyal medya kitapları daha da fazlalaşacak bundan sonra.
 
Sosyal medya uzmanları daha da önemli hale gelecek.
Sosyal medyayı kişisel fantezi olarak görmekten öteye geçen firmalar zihinlerde kalıcı yerler edinecek.
Bunları farkedenler, yönetenler marka olabilecekler. Marka değeri yaratabilecekler. Global dünyanın aktörü olabilecekler.
Siyasi pazarlamanın önümüzdeki dönemlerde hız kazanacağı düşünülürse, siyasi ürünlerin sosyal medyayı iyi yönetme zorunluluğu iyiden iyiye hissediliyor. Bu zorunluluk reaktif olmamalı. Proaktif olmalı. Bunlar ne demek?
 
Bunlar uzmanlık gerektiren işler. Uzman doktorlardan uzmanlık alınacak işler. 
Gelecek mesajları da, mecraları da değiştirecek. Bunu şimdiden görebiliyor olmak büyük avantaj.
Göremeyenler hala adam kayırmacılıkla uğraşadursunlar.

Yazarın Diğer Yazıları