Belinizi Büken Hastalık

ANKİLOZAN SPONDİLİT VE TEDAVİSİ
Ankilozan spondilit; özellikle omurgaları tutan, ağrılı, ilerleyici, süreğen yani kronik bir romatizmal hastalıktır. Esasen omurgayı etkilemekle beraber, diğer eklemleri, kiriş ve tendon denilen kasların kemiklere yapıştığı bölüm olan yerleri de etkiler. Bu hastalıkta kronik olarak iltihaplanmalar belirli aralıklarla devam ettiği için her seferinde biraz daha sertleşen yapı bir süre sonra orada kemiksi bir yapının oluşmasına sebep olur. Bu da omurgaların ve eklemlerin birbirine yapışmasına ve ileride kaynamasına neden olur. Sonuçta omurga ve eklemlerin hareketi git gide azalır. Çok ileri safhalarda eklemlerin kıpırdayacak hali kalmaz. İşte o zaman kişi eskisi gibi eğilip doğrulamaz, belini sağa sola döndüremez. Hastalığın ileri dönemlerinde hareketler çok kısıtlı olarak ve ancak vücudun tümüyle beraber yapılmak zorunda kalınır, sırt omurları öne doğru eğilmeler gösterir (kifoz).
Araştırmalarda ankilozan spondilit hastalarının %96 sında HLA-B27 geni olduğu tespit edilmiş. Bu genin, bağışıklık sisteminin omurga ve eklemlere saldırmasına yol açtığı düşünülmektedir. Ankilozan spondilit; bağışıklı sisteminin vücudun kendi dokusunu tanmayıp ona karşı savaştığı bir hastalıktır. Bununla beraber HLA-B27 genine sahip herkeste ankilozan spondilit olacak diye bir kural yoktur.
BELİRTİLER
Haftalar veya aylar içinde yavaş yavaş artan bel ağrıları, sabah sertliği ve ağrısı (gün içerisinde azalır), bu şikayetlerin üç aydan daha uzun zamandır devam etmesi, hareket ve egzersizle şikayetlerin azalması, dinlenmeyle artması, özellikle geceleri dinlenmeye geçildiğinde ve sabah kalkıldığında ağrıların daha şiddetli ve net bir şekilde ortaya çıkması, özellikle erken evrelerde yani ağrının başladığı dönemlerde kilo kaybı, sürekli yorgunluk hissi, gece terlemeleri ve ateş. Kimi vakalarda bu rahatsızlık topukta yaşanan ağrıyla, kiminde ise göğüs ağrısıyla başlar. Burada bel ağrısı, mekanik bel ağrılarının tam aksine gelişir. Örneğin bel fıtığı olan bir hastanın ağrısı, belini hareket ettirmediği zaman hafifler. Ama belli hareketleri yapmaya kalkıştığında beli şiddetle ağrır. Ankilozan spondilit başlangıcındaki kişinin ağrısı ise belini hareket ettirmediği zaman artar. Yürüdüğünde, hareket ettiğinde ağrıları azalır.
TEDAVİ
Fizik tedavinin ankilozan spondilitte vazgeçilmez bir yeri vardır. Ankilozan spondilit, genellikle kalçada,dizlerde, ve ayak bileklerinde ağrı ve şişliğe neden olabilir. Birçok durumda tedavi sonrası şişlik kalır. Dolayısıyla kalça ekleminin sertleşmesi ve öne eğik bir durumda kalmasının önüne geçebilmek için fizik tedavi, özellikle de germe egzersizleri önemlidir. Ankilozan spondiliti olanlar ne kadar hareket ederse, hastalık o kadar yavaş ilerler. Çünkü bol hareket, o bölgede meydana gelecek olan kaynamayı geciktirmekte veya mümkün mertebe engellemektedir. Ağrının ve ilihabın azaltılması için romatizma ilaçları verilir. Ancak ilaç kullanmak tedavinin sınırlı bir bölümüdür. Asıl tavsiye edilen, uygun egzersizlerin yapılması ve hareketliliğin arttırılmasıdır. Fizik tedavi programına akupunktur, ozon  tedavi, ozon sauna ve biorezonans terapisi de eklendiğinde sonuçlar oldukça yüz güldürücü olmakta, hastanın yaşam kalitesi belirgin ölçüde yükselmektedir. Romatizmal hastalıklar içerisinde ankilozan spondilit, kaplıcalardan en çok istifade eden hastalık türüdür. Hastalığın aktif olmadığı dönemlerde yapılacak kaplıca tedavisinin yanı sıra çamur uygulamaları da bu hastalara iyi gelir. Kaplıca suyunun sıcaklığı, analjezik ve kas gevşetici özellikleri ile yumuşak dokuların uzama kabiliyetini arttırır ve eklem kısıtlılıklarını çözer. Ayrıca suyun kaldırma kuvveti insan vücudunu yer çekimi etkisinden kurtardığı için hareketlerin daha kolay yapılmasına imkan verir.
ÖNERİLER
Oturduğunuz sandalyenin, yatacağınız yatağın ergonomik olmasına dikkat edin, yapmanız gereken egzersizleri doktorunuzdan öğrenin.  Uzun süre direksiyon başında kalmayın. Boyun hareketleriniz kısıtlanmaya başladıysa ona göre hareketlerinizi ayarlayın ve ek yardımcı unsurlar kullanın. Aşırı sıcaktan aşırı soğuğa ani olarak geçmemeye özen gösterin. Tutulmuş bölgenin sıcak bir banyo ile veya termofor içine sıcak su konulup bir müddet tutularak ısınmasını sağlamak hareket kabiliyetinizi arttırır. Doğal ve vücudunuza yük getirmeyecek şekilde sağlıklı beslenmeye dikkat edin.


Yazarın Diğer Yazıları