Bir Çift Ayakkabımız Var mı?

Dünya ülkelerinin çoğunluğunun dostça veya tam tersi düşünceyle izlediği, genelde siyasi sosyal ve ekonomi alanında atılan adımları, kendi ayakları üzerinde duruşu, milli ve manevi bağlarının gücü açısından kimi ülkelerin takdir, kimi ülkelerinde ilgiyle takip ettiği ülkemizin son aylarda içinde bulunduğu kaos ortamına ister siyasi gözle baksın, isterseniz tam tarafsız bir gözle baksın halkımızı endişeye sevketmiştir.
Ülkemizdeki siyasi ve sosyal olaylardaki gelişmelerin bu kadar genişlemesi, kimin, kimden ne istediğine bilinçli olarak içeriden bakıldığı zaman anlaşılsa da dışarıdan sade vatandaş gözüyle bakıldığı zaman tam bir karmaşa, ülke adına endişe, üzüntü verici bir durumun ortaya çıktığı görülmektedir. Her iki bakışta da yani olayların seyrini ve nedenlerini bilerek veya bilmeyerek takip etsen de hoş olmayan şeyler görüyor ve duyuyoruz.
Operasyonlar furyası gidiyor 17 Aralık operasyonu, 2. Operasyon, şu veya bu ildeki operasyon haber ve görüntüleri derken arkasından görevden alınan polis, polis müdürleri ve açıklamalar operasyonların kaynağı dışarıda, Türkiye’nin büyümesi istenmiyor, devlet içindeki illegal yapı deşifre oldu, bu yapı meşru hükümeti iş göremez duruma düşürmek istiyor içerikli beyanların duyulması gerçekten tedirginlik yaratıyor.
Birbirinden bağımsız olduğu söylenen operasyonların ekonomik açıdan ilk açıklamalarda ülke bütçesinden 150 milyarı silip süpürdüğü söylenirken faizlerin çift haneli duruma geldiği, dolar ve avronun yükseldiğine, borsanın düştüğüne şahit olmuştuk bu gün bu olumsuzlukların hala  devam ettiğini piyasalarda ve iş aleminde olumsuz gelişmelere yol açtığını gözlemliyor bunun etkisini piyasalarda fazlasıyla hissediyoruz.
Yıllardır yapılan araştırmalarda halkımızın en çok güvendiği kurumlardan olan yargı ve askerin içinden ön plana çıkan kişilerin yaşanan olaylarda adının sıkça geçmesi doğrusu millet olarak alışık olmadığımız bir durum olması nedeniyle garipsenmekte, ve olaylara dışarıdan bakanlar  paralel devlet, fişleme, cemaat, cemaat imamı, adli kolluk, kumpas kurmak tanımlamalarına nedir, nereden çıktı bunlar tepkisini veriyorlar.
Gezi parkı olaylarıyla başlayan bu akıl almaz ve beklenmedik gelişmeler 17 Aralık operasyonu ile ivme kazandı ve 2. Operasyon, sınırdaki silah yüklü Tır ve otobüsle ilgili gelişmeler derken yazı için bilgisayarın başına oturduğum dakikalarda (5 dakika sonra neler çıkar bilinmez) ama İzmir de yaşanan operasyonun artı ve eksi tepkileri konuşuluyordu, bunlar iç acıtıyordu çünkü ülkemizin gündemi bu olmamalıydı,
Henüz sıkıntıları olsa da ekonomisi rayına oturmuş, sosyal hayatta devrim niteliğinde adımlar atmış, barış sürecindeki gelişmelerle ümit vadeden, hiç kimseye ihtiyaç duymadan kendisinin ayakları üzerinde durmaya başlamış, civar ülkelere örnek teşkil eden ülkemizin gündemindeki konular bunlar olmamalıydı, halkımız bu üzücü konuları konuşmamalıydı, daha da büyümenin imkanları araştırılıp, henüz tam ortadan kalkmayan fakirliğin, varsa oğluma giydireceğim bir çift ayakkabı veya üst, baş verin diyenlerin çareleri aranmalıydı.
Yıllardır yolunda ter döktüğümüz Avrupa’yı sollamalıydık ve tam zamanıydı ama olmadı, hala biri veya  birileri ülke önüne taş koymaya devam ediyor veya birileri bir yerde ülkeyi etkisi altına alacak yanlışlara imza atıyor veya attırılıyor sağlıklı ve hoşça kalın. 


Yazarın Diğer Yazıları