Geçim Değil, Seçim Zamanı

Otuz Aralıkta yerel seçimler için sandığa gitmiştik, birkaç ay sonra cumhurbaşkanlığı için ve şayet bir nedenle erkene alınmaz ise 2015 yılında genel seçimler için sandığa gideceğiz, yani aralıksız olarak genel seçimlere kadar geçimi bir tarafa bırakacağız seçimi konuşacağız. Tabi ki seçimi konuşuruz da daha önemli şeylerin olduğunu da unutmamak gerekir, ülkemizde en az seçimler kadar önemli olan  ve bitmesini beklediğimiz üzücü ve endişe verici olaylar devam ediyor.
Cumhurbaşkanlığı için köşk adaylarının tespiti bütün hızıyla devam ederken görünmeyen el veya eller terörü yine hortlattı, güneydoğuda yollar kesiliyor, kontroller yapılıyor, geçişi önlemek için yollara hendekler kazılıyor, bölgeye giden askerimize ateş açılıyor, askerlerimiz yaralanıyor, işçiler kaçırılıyor iş makineleri yakılıyor, yetmiyor orduya mensup bazı kişiler kaçırılıyor, çocukları dağa kaçırılan anaları izliyoruz.  
Kötü ve üzücü haber almamak için artık televizyon izlemekten, gazetede kötü haberleri okumaktan korkar duruma geldik, ne oluyor bu sokakları kimler neden karıştırıyor, birçok bahanelerle bir çok sokak ve alanlarımız adeta savaş alanlarına dönüyor, yalnız bir ilimiz değil bir anlaşılmaz veya anlaşılır nedenle protesto eylemleri amacı dışına çıkıyor ve pek çok ilimize yayılıyor, bu ülkeden daha doğrusu rahat ve huzurdan kim ne istiyor.
İnsanların endişeleri gittikçe artıyor, Hükümet ve güvenlik güçleri gerekeni  iyi ve doğru yapmalarına  gerekli tedbirleri almalarına rağmen son günlerde terör adeta gemi azıya aldı ve umulmadık bir şekil ve tarzda batıdaki illerimizde dahi açıktan kendini göstermeye başladı ki meselenin boyutunun endişe edilecek duruma geldiğini gösteriyor. Elbette başarabilecekleri bir şey yok ve ilgili kuvvetler gerekeni yapacaktır ancak neden ve niçin soruları cevap bulamıyor.
Geçimi unuttuk seçime endekslendik demiştim, ülkenin bütünlüğü,  huzuru ve rahatı için geçimden imkanlar nispetinde feragat edebiliriz, köşk ve genel seçimler sonuna kadar sabretmek mümkündür ancak umarız ki seçimler sonrası başta terör ve geçim olmak üzere her konuda ülkemizde rahatlama görülsün dileğinde bulunacağım ama görülüyor ki sadece dışarıdan gelen, içeriden desteklenen kötü olaylar yanı sıra yerelde de birbirimizi yemeye gayret ediyoruz.
Bazı illerimizin sokakları adeta Teksas gibi, dakikalar süren çatışmaları film seyreder gibi seyrediyoruz trafik kazaları almış başını gidiyor, adeta kaza yapmakta yarışır hale geldik, kim daha çok ve daha kötü kaza yapacak diye adeta iddiaya girmiş durumdayız, sakin ve hoş görülü olamıyor, kuralları çiğniyoruz sürücüler adeta birer ölüm makinesi oldu ne yaptığımızı bilemez duruma geldik, her geçen gün kadına şiddet artıyor, her gün birisi eşini, bir yakınını veya dostunu veya bir kaç kişinin hayatını sona erdiriyor
Bitiyor mu hayır, bir tarafta yeni moda kaçırılan veya kaçırılmak istenen kız çocukları her gün haber olmaya devam ediyor, diğer tarafta anneler dağa kaldırılan çocukları için oturma eylemi yapıyor göz yaşı döküyorlar, bütün bunları yazarken inanın elim ayağım titremeye başladı, akıl almaz olaylar ile sarsılıyoruz, ALLAH sonumuzu hayırlara getirsin, Allah hükümete ve güvenlik güçlerimize kolaylıklar versin derken alın size bir şiddet örneği daha, kapımın önünden iki düğün konvoyu geçiyor ve ortalığı yıkıyorlar, bir üçüncüsü de geliyor, fasılasız korna çalıyorlar, ne hasta dinliyorlar, ne usul, erkan, nede yasa, Allah bu kadar huzursuzluk yaratanlara vicdan ve merhamet versin hoşça kalın.