İş Mi Yok- İş Mi Beğenilmiyor

Ülkemizin şimdilik yok edilmeye çalışılan terör belasından sonra en önemli sorunlardan biriside işsizlik. İşsizlik gelmiş geçmiş tüm hükümetlerin önünde dağ gibi duran meselelerden olmasına rağmen bir türlü çözüm bulunamamakta sorun yıllardır devam etmekte, görülen o ki önümüzdeki yıllarda da artarak devam edecek gibi görülüyor.
Aslında ilgili ve yetkililer iş var ama beğenilmiyor iddiasındalar, bence bu görüş sorunun sadece yüzde beşi geride kalan yüzde 95 oranındaki işsiz ne iş olursa yaparım diyenlerdir. Bunun örneği pek çok defa pek çok kurum ve kuruluşlardan geri döndürülen işsiz yurttaşlarımızda görülmekte bunlar günlük olarak yaşanmaktadır, bir gerçek var ki ülkemizde işsizlik sorunu geçmiş senelere göre yüzdesinde küçük düşmeler olsa da iş beğenmemek değil, işsizliğin varlığı değişmeyen bir gerçek olarak karşımızda duruyor.


Zaman, zaman düşme gösteren işsizlik oranı Şubat 2013 de geçen yılın aynı ayına göre 0,1 puan artış ile işsizlik oranı yüzde 10,5 olarak açıklanmışsa da aynı dönemde istihdam 23 milyon 338 binden 24 milyon 546 bin kişiye çıkmış. Türk istatistik kurumu 'TÜİK- son araştırmasında hane halkı işgücü araştırmasına göre geçen yılın Şubatında 2 milyon 721 bin olan işsiz sayısı 160 bin artarak bu yılın aynı ayında 2 milyon 884 bine yükseldiğini açıklıyor.
Resmi rakamlar böylesi rakamlar gösterse de hükümet işsizlik konusundaki hassasiyetini devam ettiriyor ve istihdam konusundaki çalışmaları yukarıda görüldüğü gibi devam ediyor ancak sorun kökten çözülemiyor, yılların birikimini kısa zaman içinde ortadan kaldırmanın kolay olmadığını biliyoruz.  
İşsizlik konusu bazı forumlarda dile getiriliyor ve bazı yetkililer iş var ama iş beğenilmiyor yani iş sorunu yok diyor, tabi ki her şeyde olduğu gibi masa başında her şey tozpembe doğal görülür gerçeği anlamak için halkın içine çıkmak gerekiyor. Hatta bu forumlardaki yerel idarecilerimiz yukarıdan gelen yetkililere gerçeği söylemeleri gerekiyor.  


Bu sorunu saklamanın gizlemenin anlamı olmadığı gibi yereldeki bütün idarecilerimiz iyi bilir ki her gün iş konusunda kendilerine yapılan müracaatların yüzlerle, binlerle ölçülmekte, ne iş olursa yaparım sözleri ön plandadır. Biliniyor ki yüksek okullardan mezun çok kişinin aldığı eğitimlerle hiç alakası olmayan işlerde çalışıyorlar, elbette iki yüksek okul okumuş, belli bir kariyer yapmış olan kişide elbette her işi beğenmeyecek ancak bunlar istisnadır.  
Her işi yapabilecek kapasitede fiziksel gücü yerinde gerçekten ihtiyaç sahibi bir garibanın müsait bir yerde ve zeminde milletvekilinden kendisine iş konusunda yardımcı olmasını ister. Vekilimiz garibana yarın il başkanlığına gel ben danışmanımı görevlendireceğim sana yardımcı olacak der ve gariban büyük umutlarla ikinci gün il başkanlığına gider ve milletvekilinin danışmanını bulur danışman kardeşimizde bu büyük görev aşkıyla garibanı hiç alakasız birine, partinin telefonlarına bakan sekreterine gönderir.


Olayın gerisini yazmama gerek var mı bilmiyorum ama şimdi bu gariban ve benzeri pek çokları iş buldu da beğenmedi mi yoksa suçları bağışlanmayacak kadar büyük olan birilerinin arkasından gülünen, alay edilen oyuncağı mı oldular.


Sosyal devlet olmanın vazgeçilmez gereği devlet hükümetler eliyle vatandaşının ihtiyaçlarını tam olarak karşılamak onu doyurmak mecburiyetindedir ancak ülkemiz gerçek reformlarla gelişmeler yaşar ve Avrupa kriterlerine yaklaşırken bazı sorunları da hoş görmek durumundayız, ama devlet millet arsında köprü olanlar gerçekleri bilmeli ve gerçekleri aktarmalılar ki sorunların gerçeği ve tamamı bilinsin çare bulunsun.
Dileğimiz ülkemizin her sorununun çözümünde olduğu gibi işsizlik sorununun da çözüldüğünü görmek ve bu milletin vekillerinin de halkına gerçekçi davranması, küçümsememesi, aynı konu ile ilgilenen iş bulma kurumlarının da işinde görülmeyen ciddiyetinin görülmesi dileğiyle sağlıklı ve hoşça kalın.


Yazarın Diğer Yazıları