Şimdi Desem Ki

Bazı karşı duruşlar veya anti görüşler vardır ki öyle pat diye yazılıp söylenemiyor, şöyle bir düşünüyorsun, acaba ben doğruyu mu yazıyorum veya söylüyorum yoksa sadece kendi özel fikirlerimin mi ön planda olmasını istiyorum da her düşüncenin aksine görüşümü belirtiyorum diye zaman zaman kendi kendime sorarım, karşı taraftaki fikirlere saygılıyım ancak kabul edip etmemekte hür olduğumu düşünürüm.
 Bana göre doğru ama başkalarına göre anti fikirlerimin olduğu söylense de ben mutlaka karşı taraf gibi düşünmenin çok doğru olmadığını, çeşitli fikirlerin çarpışmasından gerçeğin ve doğru şeylerin ortaya çıkacağını savunurum. Bu düşüncelerimi köşemdeki yazılarımda olduğu gibi televizyon programlarımda da açıklamadan çekinmem zira son derece samimiyim, yıkıcı değil yapıcıyım, doğruyu söylediğime inanırım.
Lafı fazla dolandırmadan konuya gelelim, bu günlerde çok yakından takip ettiğim yerel seçim hazırlıklarında halkla, diğer ifadesiyle seçmeniyle buluşmaya çalışan belediye başkan adayları ziyaretlerde bulunuyor ve kendileri adına sandıklara daha çok oyun gitmesini sağlamak adına her yeri ziyaret edelim düşüncesiyle okulları da ziyaret ederek okul görevlileriyle, ne gariptir küçücük öğrencileri de ziyaret ederek onların arasında resimler çektiriyorlar.
İşte itirazım burada, şimdi diyorum ki be kardeşim tamam her yeri ziyaret et, okullarda kısa olmak üzere öğretmenlerle görüş ama henüz 7-8-- yaşındaki ilk okul talebelerinin ortasına girip resim çektirmek de nereden çıktı, Ne bekliyorsun bu küçüklerden, sadece görüntü olsun diye bu hareketi yapmakla zaten çok da sağlıklı olmayan, neredeyse küfürleşmelere varan ve mecliste uçan tekmelere sebep olan siyaseti mi benimseteceksin.
TRİBÜNLERE  OYNAYANLAR
Tuhaf insanlarız doğrusu nereden baksak hepimizde bir tuhaflık var dedim ya anlayış, fikir ve düşünce meselesine saygı duyulmalı ancak bazı hareketlere ve aktif eylemlere de hoşgörülü davranmakta mümkün olmuyor yani tribünlere oynamak diye bir şey var ki gerçekten sırıtıyor öylesine sırıtıyor ki şahsın hal ve hareketleri mimikleri, her şeyinin sahte, doğruya, gerçeklere değil bir yerlere çıkmanın arayışı her halinden belli oluyor.
Aslında daha mütevazi olsa, kendisini her hareketin, her olayın her, düşüncenin sahipliğine atmasa daha hoş ve daha gerçekçi görünecek, her zaman her yere veya bir yere her zaman çatmanın bir anlamı olmayacağını bu insanlar bilmeli, bilmeli ki her şeyin önüne atlayıp tribün cambazlığı yapmanın bir faydası olmayacak ancak tebessüm yaratacaktır hatta bazen de büyük kahkaha attıracaktır.
Öylesine hareket tavır ve mimiklere şahit oluyoruz ki adamın heyecan ve sahte tavırlarından dolayı ciddiyeti kayboluyor, karşısında kimse yok ama öylesi bir restleşme içinde ki ekrandan dışarıya fırlayacak farkında değil, be sevgili kardeşim yavaş ol, yavaş ol da molla desinler ne uğruna savaştığını bizde anlayalım, inan mensubu olduğunuz sivil toplum kuruluşlarındaki mensuplarınız dahi sizin tribünlere oynadığınızın farkında ve söylediklerinizin pek çoğunu da anlamakta güçlük çekiyorlar, her gün televizyonlarda ve gazetelerde olmak güzel bir şey ama ne uğruna bunu seni dinleyenler anlamalı ve ciddiyetinize inanmalı, çok ciddiyim ve samimi söylüyorum sizleri faal oluşunuzdan dolayı taktir ediyorum ama tekrar ediyorum fazla tribüne oynamanız inandırıcılığınızı kaybettiriyor sağlıklı ve hoşça kalın.   


Yazarın Diğer Yazıları