Omzunda kamp çantasıyla aralarında Türkiye'nin de yer aldığı 10 ülkeden geçerek 3 bin 900 kilometre yol kateden Dauxois, ramazan ayının son günlerinde Mescid-i Aksa'ya vardı. Dauxois, Mescid-i Aksa yolunda, İtalya, Slovenya, Hırvatistan, Bosna Hersek, Karadağ, Arnavutluk, Yunanistan, Kıbrıs, Ürdün'den yürüyerek Kudüs'e ulaştığı macerasını "bazen iyi bazen çok zor" şeklinde tanımladı.
Bazı coğrafyalarda zorlanmış
Dauxois, yolculuğu sırasında insanların sıcakkanlı olmadığı coğrafyalarda daha çok zorlandığını vurgulayarak, misafirperverliğin önemine dikkati çekti.
"Türkiye'de insanlar bana yardım etti"
Bazen yürürken özellikle havanın soğuk olduğu zamanlarda çok zorlandığını dile getiren Dauxois, şöyle devam etti: "Tek başınızasınız, yürüyorsunuz ve önünüzde sadece yol var. Bu yolları sadece insanlar sayesinde aştım. Çok nazik insanlarla tanıştım. Onlar olmasa bunu yapamazdım. Başaramazdım. İnsanlar bana gülümsüyordu, küçük bir yardımda bulunuyordu. Bu bana yeniden cesaret veriyordu. Türkiye'deyken mesela insanlar bana misafirperverlik gösteriyordu. Yardım eden insanlar olmasa vazgeçerdim."
"İnsanlar bana sarılıp öpüyor"
Dauxois, Kudüs'e ulaştığı haberinin sosyal medya platformlarında yayılmasının ardından Mescid-i Aksa'da Filistinlilerin yoğun ilgisiyle karşılaştı. Her yaştan Filistinli Dauxois'e sevgi gösterisinde bulunuyor; Fransız Müslümanla fotoğraf çektirmek istiyor. Kudüs'e geldiğinde çok şaşırdığını belirten Dauxois, "Çünkü insanlar bana sarılıp öpüyordu. Beni samimi misafirperverlikle karşıladılar. Burada olmaktan çok mutluyum. Duygularımı açıklayamam." ifadelerini kullandı.
"Filistinliler yolda durdurup fotoğraf çektiriyor"
Filistinlilerin kendisini sürekli evlerine davet ettiğini veya yolda durdurup fotoğraf çektirmek istediğini anlatan Fransız genç, bu nedenle Kudüs'e geldiği 3 günden beri dinlenemediğini anlattı.Utangaç bir kişiliğe sahip olduğunu dile getiren Dauxois, "Bu benim için çok şaşırtıcı. Sanki bir yıldız gibiyim. Ama yine de çok mutluyum çünkü biliyorum ki buradaki insanlar için birinin Aksa'ya gelmesi çok önemli. İnsanlar da benim buraya gelmemden çok mutlu bunu hissedebiliyorum." diye konuştu.
Annesi endişelenmiş
Dauxois, ailesinin genel olarak bu macerasını desteklediğini ama annesinin bu durumdan endişelendiğini ifade ederek, annesine sosyal medya üzerinden Mescid-i Aksa'ya vardığına ilişkin videolar ulaştığını ve "annesinin kendisiyle gurur duyduğunu" aktardı.
"Birçok Filistinli buraya gelemiyor"
Bundan 4 yıl önce de Mescid-i Aksa'ya geldiğini hatırlatan Dauxois, sözlerini şöyle sürdürdü: "Bu nedenle buradaki durumu biliyorum. Filistinli çok arkadaşım var. Ben burada olmaktan çok mutluyum çünkü birçok Filistinli buraya gelemiyor, buranın hayalini kuruyorlar. Ürdün'deydim. Orada da çok sayıda mülteci var. Onlar da buraya gelmek istiyor ama çok zor. Bu durumdan dolayı buraya gelebilmekten onlar adına da çok mutluyum. Onları destekliyorum. Kalbim onlar için ağlıyor."
"Kalplerinde büyük bir direnç var"
Fransız genç Filistinlilere hitaben de "Sizler güzel bir halksınız, öyle kalın. Kalplerinizde çok büyük bir direnç var. Başınızı dik tutun. İnşallah bu durum düzelecek. Onların acılarını paylaşıyorum. Ben ve dünyadaki tüm Müslümanlar onları destekliyor. Umutlarını kaybetmesinler." ifadelerini kullandı. Aksa'nın hep aklında olduğunu ve bunu kendisine hedef olarak belirlediğini aktaran Dauxois, "Ben kendime hedef koyarım. Onu belirlediğimde de vazgeçmem. Amman'da bisikletim var. Oradan 1,5 ayda Mekke'ye hacca gitmeyi hedefliyorum. Suudi Arabistan'daki insanlar beni duyuyorsa, bana yolda yardım edebilirler." diyerek sözlerini tamamladı.
