Bakan Göktaş, Rami Kütüphanesi'nde WEFA Uluslararası İnsani Yardım Organizasyonu tarafından gerçekleştirilen "Hikayenin Geri Kalanı" isimli fotoğraf sergisinin açılış törenine katıldı.
Göktaş, burada yaptığı konuşmada, Kocaeli'nin Dilovası ilçesinde kozmetik fabrikasında çıkan yangında yaşamını yitirenlere Allah'tan rahmet, yaralılara şifa diledi. Bakanlık olarak psikososyal destek ekipleriyle sahada olduklarını bildiren Göktaş, bütün kurumlarla süreci çok yakından takip ettiklerini söyledi.
Fotoğraf karelerini ölümsüzleştiren "Hikayenin Geri Kalanı" sergisinin, insanlığın başka bir boyutunu gözler önüne serdiğini dile getiren Göktaş, programı İstanbul'da hayata geçirdikleri için WEFA Uluslararası İnsani Yardım Organizasyonu ve programa ev sahipliği yapan Rami Kütüphanesi görevlilerine teşekkür etti.
Göktaş, fotoğrafın kimi zaman kelimelerin yetişemediği yerlere ulaştığını belirterek, şunları kaydetti:
"Bir kare, bakış, ışık bizlere o karelerin ne kadar ölümsüz, sınırlar ötesi olduğunu ve bütün dünyaya bir sesle nasıl yansıtabileceğini gösterir. Bazen kelimeleri anlatamadığınızı bir karede bütün dünyaya anlatırsınız. Bu kapsamda insanların, insanlığın en derin duygularını, acılarını ve umutlarını tek bir karede görünür kılar. 'Hikayenin Geri Kalanı' sergisi işte tam olarak bunu yapıyor. Savaşın yıktığı şehirleri, yoksulluğun sessiz çığlığını, göç yollarının belirsizliğini hepimize anlatıyor. En önemlisi tüm bunların içinde filizlenen umutları ve dayanışmayı evrensel bir dille hepimize yansıtıyor."
"Sergi, insanı yaşatma ve her koşulda yanında olma vizyonun yansıması"
Serginin, umudun, iyiliğin ve paylaşmanın sınır tanımadığını gösterdiğini vurgulayan Göktaş, WEFA'nın insani yardım tecrübesiyle yoğrulan bu serginin, bir sanat etkinliği olmanın ötesinde, insani yardımın tam da hikayenin bittiği sanılan yerde başladığını hatırlattığını söyledi.
WEFA'nın yürüttüğü faaliyetlerle o yarım kalan hikayelerin tamamlandığını belirten Göktaş, "Bugün 70'ten fazla ülkede faaliyet yürüten WEFA, yeryüzünün neresinde bir ihtiyaç sahibi vatandaşımız varsa, oraya ulaşan bir iyilik köprüsü olarak karşımıza çıkıyor. Türkiye'de de deprem bölgelerinde acil faaliyetlerde özellikle afet alanlarında en zor koşullarda vatandaşlarımızın her zaman yanlarında ilk olan kuruluşlarımızdan biri oldu. Ben gösterdikleri fedakarlık ve vefa için kendilerine çok teşekkür etmek istiyorum." diye konuştu.
Düzenlenen sergi ve benzeri çalışmaların sosyal devlet anlayışı doğrultusunda yürütülen insanı yaşatma ve her koşulda yanında olma vizyonlarının güzel yansımalarından biri olduğunu ifade eden Göktaş, şöyle devam etti:
"Bugün Cumhurbaşkanımızın liderliğinde iyiliği kurumsal bir sorumluluk, merhameti ise devletin dili haline getiren güçlü bir sosyal politika anlayışını hayata geçiriyoruz. Bu anlayışla ülkemizde ve dünyanın dört bir yanında dayanışmayı ve paylaşmayı büyütmeye devam ediyoruz. Sosyal yardımlarımıza ihtiyaç duyan her vatandaşımıza, her mahalleye dokunuyoruz. Aile temelli sosyal destek modellerimizle kimsenin geride kalmadığı, dayanışmanın ve merhametle güçlenen bir toplum inşa ediyoruz."
"2025 Aile Yılı, toplum nezdinde büyük bir karşılık buldu"
Bakan Göktaş, sosyal devlet anlayışı yolculuğunda sivil toplum kuruluşlarının rolünün çok büyük olduğunu vurgulayarak, şu bilgileri paylaştı:
"Dayanışma, paylaşma, beraber olma ve sosyal devlet anlayışı aslında beraber olduğumuzda iyiliği bütün topluma da yaymanın bir halidir. Cumhurbaşkanımızın takdirleriyle ilan ettiğimiz 2025 Aile Yılı, bu anlamda fark yarattığımız bir dönem oldu. 2025 Aile Yılı, toplum nezdinde büyük bir karşılık buldu. Türkiye'nin dört bir yanında 13 bin 921 faaliyet yürüttük. Bu çalışmalar dijital dünyanın çocuklar üzerindeki etkisinden tutun, sosyal destek mekanizmalarına, kuşaklar arası dayanışmadan, ebeveynlik becerilerinin güçlendirilmesine kadar her alanı kapsamaktadır. Bu vizyonu kalıcı kılmaya devam edeceğiz. Aileyi ve dinamik nüfus yapımızı güçlendirmeyi sürdüreceğiz. Türkiye'nin sosyal yapısını daha dirençli bir hale getireceğiz."
İstanbul Valisi Davut Gül programda yaptığı konuşmada, STK'lerin toplumsal dayanışmayı artırması bakımından önemli bir sorumluluğu yerine getirdiğini, bu nedenle devletin ve milletin sivil toplum kuruluşlarının arkasında olduğunu söyledi.
Programda, Siena Uluslararası Fotoğraf Festivali'nde yılın fotoğrafı ödülünü kazanan fotoğrafçı Mehmet Aslan ile iki kez Pulitzer Ödülü'ne layık görülen National Geographic fotoğrafçısı Muhammed Muheisen'e plaket takdim edildi.
Fotoğraf çekiminin ardından Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Göktaş, sergiyi gezerek, fotoğraflar hakkında bilgi aldı.
Programa, Eyüpsultan Kaymakamı Arslan Yurt, İstanbul İl Kültür ve Turizm Müdürü Hüseyin Keskin, Rami Kütüphanesi Müdürü Ali Çelik, fotoğraf sanatçıları ve sanatseverler katıldı.
Sergi hakkında
"Hikayenin Geri Kalanı" isimli fotoğraf sergisi, insan hikayelerini sanat aracılığıyla görünür kılarak, dünyanın karanlık köşelerine ışık tutmayı ve umudu yeniden hatırlatmayı amaçlıyor.
Sergide yer alan 40 fotoğraf savaş, yoksulluk, göç ve dayanışma gibi evrensel temalar üzerinden insanlığın ortak hikayesini sanatseverlere sunacak.
İstanbul Rami Kütüphanesi F3 sergi salonunda gerçekleştirilen sergi, 15 Kasım'a kadar ziyaretçileriyle buluşacak.
Kaynak: AA