Ak Davanın, Ak Yolcuları

Türkiye’miz çok badireler atlattı. Gün oldu; ezan Türkçe okundu, gün oldu Kur’an öğretimi yasaklandı, Kur’an öğreten hocalar hapislere atıldı! Camiler; ahır, silah deposu ve samanlık… haline getirildi! Hayatını; İslâm’a, Kur’an’a adayan değerli insanlar sürgün hayatı yaşadı! Ölümünde tabutunu birkaç üniversite öğrencisi taşıdı! Oğlu; fakru zaruret içinde bir çöplükte ölü bulundu!
Daha dün denecek kadar yakın zamanda millete bir deli gömleği giydirildi; 28 Şubat! Sincan’da; “demokrasiye balans ayarı” diyerek tanklar yürütüldü! “Batı Çalışma Grubu” oluşturuldu! Bu gruptakiler; her kesimden insanı fişledi, hayatını kararttı! Üniversite kampüslerinde; “Başörtü avcılığı” yapıldı! “ikna odaları” oluşturuldu! “Cumhuriyet Mitingleri” yaptılar; “Dağ başını duman almış gümüş dere durmaz akar” marşını dillendirdiler! Ellerine Türk bayrakları alarak; “Cumhuriyeti biz koruyacağız”, “Türkiye laiktir laik kalacaktır” sloganları attılar! Hatta Anıtkabire Atatürk’e şikayete gittiler!
Meslek liselerinde kat sayı adaletsizliğini uygulayıp, gençlerin önünü kestiler! Sınavlarda çok fazla puan almalarına rağmen, meslek liseli oldukları için, az puanlar üniversitelere girdi, ama meslek liseliler giremedi! Yani meslek liselilerin ayağına pranga taktılar!
Yıllarca; Müslüman, başı örtülü kadınlarımızı hizmetçi olarak gördüler! Müslümanların, siyasete girmesini istemediler! Onlara göre Müslüman, laiklerin emir eri olmalıydı! Müslüam olanlar siyaset yapamayacağı gibi, siyasi parti hiç kurmamalıydılar! Onlar, laiklere göre, sıracalı, en alt tabakada olacak, vergisini verecek, askerliğini yapacak, her türlü zor işlerde çalışacak… ama yine onları; vergi kaçıran, inanca ters bakan, halkı adam yerine koymayan, ensesi kalınlar yönetmeliydi! Müslümanlar, holding kuramaz, zengin olamaz, işletme sahipliği yapamazdı!
Rüzgâr öyle bir esti ki, nerden geldiklerini şaşırdılar! Yani feleğin tokadını yediler! Muhafazakar demokrat bir parti, halkın gönlünde taht kurdu! Her seçimde oyunu artırarak iktidar oldu! neden olmasındı ki? Söylemleri halk, inancı halk, değerleri halk!... halkın kendisiydi! Ne kadar hukuksuzluk, ne kadar antidemokrat uygulamalar varsa hepsini teket teker sildi!
Ak davanın ak yolcuları, bütün bu zorlukları gördü. Daha çok çalışmak, daha ciddi olarak meselelere el atmak, 2023 vizyonunu yakalamak için 7 Haziran 2015 genel seçimlerine, davasında sadık, samimi, ter dökmeyi bilen, ülkeyi; aynen Cumhurbaşkanımız, Başbakanımız ve ekibi gibi en ileri seviyeye ulaştıracak dava erleri, “bu uğurda biz de varız, biz de elimizi değil, gövdemizi taşın altına sokmaya hazırız” diyerek Ak Siyasete aday oldular.
Bu aday adaylarından değerli dostum Ömer Lütfi Ersöz; bu davaya şu katkıları yapmak istiyor;
“Yeni Türkiye yolunda, yeni bir Anayasa ve kardeşlik için mücadele,
Ak parti’nin; misyon, vizyon ve değerlerine uygun olarak, Cumhurbaşkanımız ve Başbakanımızın olağanüstü gayretlerine, bir bütünün parçası olduğumuz şuuru ile gerçek desteği vermek,
Ülkemizin; Cumhurbaşkanımız ve Başbakanımızın önderliğinde girmiş olduğu, “Yeni Türkiye” ana hedefi yolunda, yerelde yapılması gerekenler hususunda halkımızın bilinçlenme ve şuurlanma sürecine katkı sağlamak,
Her türlü vesayet ve paralel yapı ile mücadele, Anayasa değişikliği ve Başkanlık sistemi hususlarında halkımızı bilgilendirmek,
Bilgili, şuurlu ve değerlerimizin farkında olan “Âsım’ın Nesli” gençlik yetiştirilmesi için STK’larla zengin içerikli eğitimler sağlamak,
Bütün toplum kesimleri arasında heyecan ve hizmet aşkının artmasına gayret göstererek, tabandan tavana doğru Türkiye’ye örnek bir sinerjinin oluşmasını sağlamak,
     Kısaca halkımızın Meclis’te; konuşan dili, gerçek bir rol model Milletvekili olmak için çalışacağım.”
Ömer Lütfi Ersöz’e çıktığı bu kutlu yolculukta başarılar diliyorum. Ak davanın, Ak Temsilcisi olarak dün olduğu gibi bugün, yarın ve sonsuza kadar davayı sahiplenmesi konusunda Mevla’ya dualar ediyorum. Sadece aday adayları değil; Hak davaya ve Ak davaya gönül veren herkesin aynı duyarlılık içinde olmasını da hassaten istirham ediyorum. Bu, gelişigüzel bir olay değil!


Yazarın Diğer Yazıları