ÇOK ŞÜKÜR SEVGİLİYE KAVUŞTUM!

Allah kimseyi sevdiklerinden ayırmasın. Hicran ateşi bambaşka bir şeymiş. Özlemin vuslata döndüğü an. Aylardan beri hasrettim, ne zaman kavuşuruz diye bekledim. Geceleri rüyama giriyor, hülyalarımı süslüyordu. Şiirlere, hikâyelere, hatıralara konu oluyordu. Aklıma geldikçe gözyaşıma hâkim olamıyordum. 

Karantinadan önce sık sık görüşüyor, muhabbet edip, hasretimizi giderme durumunda kalıyorduk. "İnsan insanın ağısını alır”, Konya tabiriyle; "bir iki he yo der, konuşur sıkıntımızı yok etmeye çalışırdık…”  

Bugün öğle namazını kılmak için camiye gittim. Camiye girince vuslatın sevincinden olsa gerek ağlamaya başladım. İçimdeki duygu; "çok şükür sevgiliye kavuştun” diye sesleniyordu. Hakikaten cemaatle namaz kılmak, cami sevgisi bambaşka bir şeymiş! Rabbime şöyle dua ettim;

-"Allahım, bizleri ezandan, bayraktan, camiden, cemaatten uzak kılma. Müslümanların birlik beraberliğini bozmaya yönelenlere fırsat verme. Ülkemizin, memleketimizin huzurunu kaçırtma. Kur'an talimatlarına uymaktan ırak eyleme. Şeytana uydurma. Zalimlere, kâfirlere fırsat ve imkân verme!”    

Cennet

 

Gönlümüzden gitmiyor, hayalleri süslüyor,

Bekaya varmak için, özlediğimiz diyar,

Sevdası hiç bitmiyor, rüyaları besliyor,

Vuslata ermek için, beklenilen bir yer var!

 

Ana rahminden başlar, Rab yoluna seferler,

Firavunları taşlar, cihat yapan tüm erler,

Hak yola girmek için, gönül eri seferber,

Muhabbet kurmak için, unutulmaz bir yar var!

 

Hepimizin arzusu, Cennet yurda ulaşmak,

Kabir canlara mekân, cananlara kavuşmak,

Kur'an'lı güzel hayat, Allah ile konuşmak,

Kıyamda duranadır, hayat veren diyarlar!

 

 

Nimetlerin tümü var, arzuların üstünde,

Gözlerin görmediği, o Rahmanın destinde,

Mutluluk dolu diyar, müminlerin mestinde,

Mecnun olan gönüller, her an Leyla ararlar!

 

 

Aşkı Yaşayan Bilir!

 

Aşk; kuru söz değil, yaşanan hayat,

Aşkı taşıyanlar, gelsin meydana.

Damarda kan gibi, taşınan hayat,

Aşkı yaşayanlar, gelsin meydana.

 

Aşkı âşık bilir, bir de ona sor,

Mecnun'u Leyla'yı, gör de ona sor,

Âteş-i aşka düş, gir de ona sor,

Ateşte yananlar, gelsin meydana.

 

Hallacı Mansur da, aşk içindeydi,

Nesimi'yi sorsan, meşk içindeydi,

Tüm Peygamberler de, eşk içindeydi,

Aşkı yaşayanlar, dalsın meydana.

 

Hacerler misali, çöllere dalan,

İsmail'ler gibi, kurbanlar olan,

İbrahim timsali, Halil'i bulan,

Aşkla yaşayanlar, gelsin meydana.

 

     Vuslata Erer! 

Yandıkça yanar, aşk bedende kor,

Tedbirin alan, vuslata erer,

Nefretler ateş, sevgiler dekor, 

Cananın bilen, vuslata erer!

 

Hala ararım, sevda içimde,

Bir haller oldum, mecnun biçimde,

Benlik kaybolur, Hakkı seçimde,

Mevla'sın bulan, vuslata erer!

 

Adını anar, rengim sararır,

Sol yanım kanar, benzim kararır,

Güvenmem asla, nefis kabarır,

Kendine gelen, vuslata erer!

 

Madde silinir, mana gelince,

Doğru bilinir, hakkı bulunca,

Lal olur diller, hali alınca,

Nefsini bilen, vuslata erer!      

****

1. haber

Karabacak'tan kontrollü 

sosyal hayat uyarısı


Yazarın Diğer Yazıları