DÜNYANIN EN KISA VE HÜZÜNLÜ CUMA HUTBESİ

Cuma günü, dünyanın en kısa hutbesi okundu. Sadece 30 saniye sürdü...!

Evet yanlış duymadınız 30 saniye.

Bu, insanlığın ve Müslümanların bittiğinin eseriydi ...!

Filistinli imam Mahmut Hasanat, hutbeye çıkarak şöyle seslendi:

 "30.000 tane şehidin, 70.000 tane yaralının, 100.000 tane sakatın, 2 milyon evsiz ve aç susuzun uyandırmadığı, bir şey anlatmadığı bir ümmete ben buradan konuşsam ne olur konuşmasam ne olur, kamet getirin de namazımızı kılalım” dedi ve hutbeden aşağı indi…!

 

Müslümanların duyarsızlaştığı, olaylardan ders çıkartmadığı, kıyama kalkmadığı bir ortamda bayram gelmiş bana ne! Böylesine mankurtlaşan bir islam toplumunda Ramazanmış, Kadirmiş, kutsal günlermiş… bir anlam ifade eder mi? Acıların, katliamların, Müslümanlara karşı soykırımların kol gezdiği bir dünyada hiçbir şey olmamış gibi hissiz ve dugusuz olunuyorsa o vakit inancımızı sorgulamamız lazım.

Namazlarımız, oruçlarımız, Kur'anın mesajları, kılınan teravihler… bizi uyandırmıyorsa ibadetlerimizi gözden geçirmemiz gerekir. Cumalarımız, zikirlerimiz, fikirlerimiz, şükürlerimiz bize yön vermiyorsa başımızı secdeden kaldırmasak ne olur? Böyle bir duyarsızlık içinde her yıl umre yapsak, Kâbe'de Ramazan ayını geçirsek ne yazar!

Zekatlarımızı vermedikçe, verilen zekatları en az kısımdan verip, fakiri, yoksulu, mağduru, muhtacı inim inim inlettikten sonra versen ne olur, vermesen ne olur!

Yanında çalıştırdığın insanları boğaz tokluğuna, köle gibi çalıştırıp, himmet ediyor havasına bürünüp, kasıla kasıla hem de o insanların psikolojilerini yerle bir ederek destek olsan ne olur olmasan ne olur!

Flistin'de, Doğu Türkistan'da, Myanmar'da ve dünyanın diğer bölgelerinde Müslümanlara zulüm devam ettikçe, Müslümanlar kılını kıpırdatmıyorsa, lüks ve israf içinde gününü gün ediyorsa, bayramları tatil olarak düşünüp, hangi tatil köyüne gidelim diye hesap yapıyorsa… Bayram gelse ne olur gelmese ne olur!

Kendimize gelmezsek, daha çok badirelerden geçeriz! Kur'anın mesajları damarlarımızda dolaşan kan misali bize diriliş vermezse, can suyu sunmazsa, kıyama kaldırmazsa yarınımız tehlikeye girer, istiklalimizi ve istikbalimizi kaybederiz. Allah'ın emir ve ysakları yani ilahi yasa bizleri uyandırmazsa halimiz nice olur.

İnşallah Filistinli imamın bu hutbesi uyanışa vesile olur.

      

                     Gazze!

Osmanlının huzur diyarıydı hep,

Şimdi artık zehir soluyor Gazze,             

Eskiden dostluğun miyarıydı hep,

Toplu mezarlara doluyor Gazze!                    

 

Her dinden insanlar kenetlenirdi,

Medeniyet ile kanatlanırdı,

İlimle irfanla çağ atlanırdı,

Her an ilgisiz kalıyor Gazze!              

 

Haçlı çakalları kırdı kolunu,

İftiralar ile kesti yolunu,

Gazele döndürdü bahar gülünü,

Ayazda kalan el oluyor Gazze!            

 

Arz-ı Mev'ud yalanlarına kanan,

Siyonizmin ateşiyle yanan,

Şeytanların iğvasına inanan,

Dosttan(!) vefasızlık buluyor Gazze!

 

Hanumanlara saldırıyor kâfir,

Can fidanları solduruyor kâfir,

Harabelerle dolduruyor kâfir,

Fatiha okuyun, ölüyor Gazze!

 

İnsanlık sorunu ferdî değil ki,

Bu, yalnız Arabın derdi değil ki,

Filistin, İsrail yurdu değil ki,

İslam bahçesinde soluyor Gazze!                         

 

 

     Tarihe Geçti

 

Kur'an okuyunca tanırsın onu,

İsrail zulümle tarihe geçti.

İnkârla, fitneyle anarsın onu,

Siyonist zalimle tarihe geçti!

 

Nerde terör varsa onun eseri,

Nerde kahır varsa onun eseri,

Nerde zehir varsa onun eseri,

Gamla ve cürümle tarihe geçti!

 

Tüm peygamberleri öldüren onlar,

Hakka hakikate saldıran onlar,

Çiçeği dalında solduran onlar,

Verdiği elemle tarihe geçti!

 

Gazze'de soykırım var katliam var,

İmdat çığlıkları ayyuka çıkar,

Mazlumun feryadı cihanı yakar,

Kanla ve ölümle tarihe geçti!           (08 NİSAN 2024)


Yazarın Diğer Yazıları