Duran Adamlar

Ülkemiz; gündem konusunda ne kadar da bol malzemeye sahip! Onbeş gün, basını, düşüneni, fikir adamını, siyasi hayatı… dolayısıya herkesi etkileyen, hatta hayatı durma noktasına getiren; “Taksim Gezi Parkı Eylemleri” epey malzeme verdi bize! 
 
İlk anda masum olarak ortaya çıkan, sonradan işin asıl yönünü belli eden ve amacın, “ağaç katliamı” olmadığı, asıl meselenin, anayasaya aykırı, yasal olmayan, sivil itaatsizlik, sivil darbe, hükümeti, illegal örgütleri kışkırtarak devirmeye yönelik olduğu, artık sağır sultanın duyduğu ve bildiği açıktır! Bunun için dış güçleri de devreye sokmuşlardır!
Şimdi de, “duran adam eylemi” başladı! Heryerde duruyorlar; meydanda, durakta, alanda, işyerinde, okulda, istasyonda, otogarda… hülasa; topyekun bir durma söz konusu! Yasal açıdan bakıldığında her hangi bir sakınca yok. Ancak, işin içinde samimiyet ne kadar? Bu duran adamlara sorduğumuz zaman alacağımız cevap hazır, “hükümeti protesto ediyoruz, yaptıklarına karşı eylemdeyiz….” 
 
İster “duran adamlar”, “ister taksim parkı eylemi”… adı ne olursa olsun, ülkeleri kasıp kavuran, hizmetlere nankörlük oluşturan, terörle iş birliğine giren, kalkınmaya, ilerlemeye… engeller oluşturan eylemlere dönüşüyorsa buna, “vatanseverlik” adı verebilir miyiz? 
Bu eylemleri yapanlar, PKK terör eylemleri sebebiyle; “her gün şehit gelmesinden bıktık, yeter artık” demiyorlar mıydı? Şunu da söylemiyorlar mıydı; “bu hükümet döneminde terör azdı!” şimdi üç aydır PKK terörü olmuyor! Bu, sevindirici bir durum değil mi? 
Eğer gerçekten, “PKK terörü dursun” demekte samimi idiyseniz, bu yapılan eylemler neyin nesi? O zaman terörün bitmesinden rahatsız olduğunuz anlaşılıyor! Rahatsız olmuşsunuz ki, çeşitli karanlık mahfilleri devreye sokarak, ülkenin başının ağrımasına katkı sağlıyorsunuz! Terörün bitmesi sizin ekmeğinizi kesmiş ki, hala yangına körükle gidiyorsunuz! 
Vatanseverlik, samimiyet ister! Vatanseverlik şimdi kendini gösterir! Milliyetçilik asıl bu ortamda belli olur! “halkçıyım” diyenler, kendini şimdi göstermek zorundalar. 
 
Bırakın duran adamları devreye sokmayı, bırakın karanlık güçleri Bizans oyunlarıyla piyasaya sürmeyi! Var mısınız, halkın değer yargılarına saygı göstermeye? Halkın yanında yer alıp ona hizmeti ibadet kabul etmeye? Seçimde sandıktan büyük oy çoğunluğuyla çıkıp, iktidar olmaya? Bu yapılanlar, hükümetin ekmeğine yağ sürer! 
Şayet, iktidar istiyorsanız; aynen AK PARTİ’nin yaptıklarını siz yapın, Türkiye’nin her yanını; demir ağlarla donatın, sağlıkta, eğitimde, milli savunmada, enerjide, ekonomide, dış münasebetlerde, insanlara karşı insani harekette, ögürlükte… atağa geçin! İnanın, bunları yaparsanız; size söz veriyorum oy’um sizedir. 
 
Bu haftanın gündemi olan, “duran adamlar”, bende şunu çağrıştırdı; ülke ileri gitmesin daima olduğu yerde dursun! Kimse çalışmasın, yan gelip yatsın, hizmet olmasın, çalışılmasın… zaten olayların altında yatan budur; teröre destek verenler, olayları terörize edenler; çalışanları sevmezler, yıllarca, “Atam izindeyiz” diyerek, hiçbir yatırım yapmadılar! Atatürk’ün; “muasır medeniyet”e ulaşmak için ülkeye bir çivi çakmadılar! 
Ülkenin, İstiklal savaşını nasıl kazandığını, yapılan her savaşta başarıyla çıktığını, dünyanın parmak ısırdığı bir konumdayken, inancını, azmini, samimiyetini… kaybettiği için bu gün yabancıya el avuç açar hale geldiğini bilmeyenler, daha dün gibi yakın zamanda bir toplu iğne bile yapamaz iken, bugün her yönüyle milli sermayeyle üretim yapacak hale gelmişse, bunun karşılığı; hükümeti protesto etmek midir? Yoksa teşekkür etmek mi?

Yazarın Diğer Yazıları