HALKIN TERCİHİNİ BEĞENMEYENLER HİLEYE BAŞVURUR

Her şeyi halkın tercihine bırakmak, tabir yerindeyse halkın kestiğini yemek, halk ne derse ona uymak en doğru olandır.

Eğer halk için, halkla beraber, halk ile iç içe, halk ile omuz omza olmak istiyorsak, halkın gönlüne girmek, gönülleri fethetmek arzusundaysak mutlaka halka müracaat etmek görevimizdir.

Halkın tercihini beğenmemek, halkın istediğine engeller koymak; "Ben seni saymıyorum, görmezden geliyorum, seni kale almıyorum…” demektir. O zaman da halkımız;

"Ben de seni kale almıyorum, ben de sana itibar etmiyorum, seni yok sayıyorum…” diye karşılık verir. Etki tepki meselei. Men dakka dukka dediğimiz husus budur işte.

Bir zaman yaşanmış; "açık oy, gizli tasnif”. Ne demek açık oy, gizli tasnif? Senin verdiğin oyu ben göreceğim. Mutlaka oyu bana verdiğini bileceğim. Ha olmadı mı tasnifi de gizli yapacağım ki kendime fazla oy çıktığını söyleyeyim. Yani hileye, yalana, iftiraya, dolanlı işler yapmaya yönelmektir bu.

Eğer demokrasiye inanıyorsak, sandıktan çıkana razı olmak durumundayız. Şayet seçimle iş başına gelmek ise arzumuz, o zaman halk kimi tercih etmişse, kime, "Evet” diyorsa onu kabullenmek zorundayız. Ha, olmadı mı, bir sonraki seçimde alaşağı edersin. İş başına seçimle getirdiğin gibi yine seçimle gönderirsin. Seçime değil de kaosa yönelirsen, o vakit toplumda huzursuzluk olur.

Günlerce önce HDP; iç savaş çıkaracaklarını açıkladılar. Daha ortada her hangi bir durum yokken! Daha seçim olmamış, sandıktan kimin çıkacağı belli değil. Ama belli olan bir şey var ki o da; HDP, kaos hasıl edeceğini, toplumda husursuzluk oluşturacağını bir nevi deklare ettiler. Bir örneğini İstanbul'da Yeşil Sol Partili vekil adayları ile bir kafede kendisinin Ak partili olduğunu söyleyen vatandaşa yapılan hakaret ve atılan dayak, İmamoğlu'nun, Erzurum mitinginde meydana gelen çirkin hadise.

İstanbul büyük mitinginde mahşeri kalabalığı gören muhalefet ve Millet ittifakı taraftarları, kaybedeceklerini anlayınca iyiden iyiye şirazeden çıkıyorlar.

Tabbi ki herkes kozunu sandıkta paylaşır, öyle olmalı. Huzur ve güven içinde, insani bir ortamda müsabaka yapılmalı. Eğer halkımız sandıkta Millet ittifakını tercih ederse ne ala. Yok Cumhur İttifakına; "Evet” derse sandıktan çıkana razı olmak, kadere boyun eğmek doğru olandır.

 

  1. gönlünde bir aslan yatar. İsteyen istediği partiye oyunu verir. Ancak oy vermeden önce tarihi bir seyir takip etmesi daha akıllıca olur diye düşünüyorum. Geçmişten bugüne kadar kimler neler yaptı? Hangi hizmetlere imza attı? Milletimizin yararına, ülke menfaatine, vatanımızın selameti ve istiklali için hangi olumlu icraatlarda aklını terletti? Milli ve manevi değerlere önem verdi mi? Veriyor mu? Bayrağımızın inmemesi, ezanımızın dinmemesi, Ülkemizin terörden, anarşiden arndırılması, bu cennet vatanı bize kanlarıyla emanet eden atalarımızın kemiklerini sızlatmamak için, yarınlarımızın daha müreffeh olması, çocuklarımıza ve torunlarımıza bağımsız bir ülke bırakmak için milli ve dini duygulara sahip insanları tercih etme hususunda daha dikkatli olunması gerektiğini düşünerek sandığa gidilmeli diyorum.

 

 

 

Gözünü Aç Artık!

 

Ayak oyunuyla yemek isterler,

Ülkem hedefte gözünü aç artık,

"Ezelden düşmanız” demek isterler,

Yapılanı gör batıdan geç artık,

Yurdum hedefte gözünü aç artık!

 

Parçaladılar ruhumu çaldılar,

Birlik duygumuza zehir saldılar,

Haçlı güruhuyla hem dem oldular,

İlgisiz ve aymaz olmak suç artık,

Vatan hedefte gözünü aç artık!

 

Dinimiz İslam'dır, Türk kanımız var,

Hak'tan gelen yiğitlik yanımız var,

Bayraklaşmış olan çok şanımız var,

Cihat et de şehadeti seç artık,

İman hedefte gözünü aç artık!

 

Hep sopa yiyorlar uslanmıyorlar,

Rahmanın sözüne yaslanmıyorlar,

Hiç hakla hukukla beslenmiyorlar…

Bu gâvur uşaklarından geç artık,

Kur'an hedefte gözünü aç artık!

 

Vatan varsa iman ezan imkân var,

Dostları seven vefalı insan var,

Muhabbet deminde edep erkân var,

Durma, göklere kanatlan uç artık,

Neslim hedefte gözünü aç artık!

 

 

Bizim Eller!

İman akar tüm arkında,
Dünya bunların farkında,
Vatan aşkı var erkinde,
Bizim eller "söz” kokuyor!

 

 

 

Ehli dilin şuurunda,
Mevlana'nın şiirinde,
Yunus'umun şiarında,
Bizim eller "biz" kokuyor!

Ovasında yaylasında,
Kardeşlik var davasında,
Dostluk tüter havasında,
Bizim eller "siz" kokuyor!

Edirne'de Maraş'ında,
Erzurum'un dadaşında,
Sarıkamış'ın kışında,
Bizim eller "öz" kokuyor!

Kiliminde nakışında,
Sevgilerle bakışında,
Muhabbetle akışında,
Bizim eller "haz" kokuyor!

Yazarın Diğer Yazıları