KAFALARDAKİ PUTLAR!
Oğuz Türkü “İki Ateş” Altında
Etliekmek 250 TL! İnsafınız kurusun
Evren Unutmaz: Ne Ekiyorsak, Onu Biçiyoruz
PİYER LOTİ TEPESİ YOKSA İDRİS-İ BİTLİSİ TEPESİ Mİ?
İÇİMİZDEKİ ZEHİRLİ MANTARLAR
TERÖRSÜZ TÜRKİYE
TEADDÜD-İ ZEVCÂT, POLİGAMİ, ÇOK EŞLİLİK
Milletle ters düşenler
Birikimlerimizi uyanıkların sofrasına katık etmeyelim!
ANAHTAR BİLGİ
Nisan Ayı Satış Rakamları Açıklandı!
Oyun Kaliteli Galibiyet Güzel
REZİLLİK DİZ BOYU
Ramazan’da Sağlıklı Beslenme Önerileri
Allah, her dönemde puta tapanları bu yanlıştan döndürmek, hak yola yöneltmek için peygamberler gönderdi. Puta tapan, Allah'ı inkâr edenleri uyarmak, temiz bir hayat sürmelerini sağlamak için peygamberler çok mücadele etti.
Kabil oğulları, Nemrut zihniyetler, satılık beyinler, başlangıçtan beri; içki, zina, hayasızlık ve ateşe tapmak gibi bütün kötülükleri yapıyor. Düşünceden yoksundular. Ne kadar günah varsa hiçbirini yapmaktan çekinmiyorlar.
Nemrud'un dedeleri ve ataları, her dönemde var olmuş, Allah'ı, Hak davayı, doğruluğu inkâr etmiş, insanlığı tehlikelere sürüklemişlerdir. Allah'a inkârın olduğu yerde; terör de olur, cinayet de, katliam da, kaos da, insan kandırma da, ahlaksızlık da…
İnsanlar tarih boyunca, içinde yaşadıkları topluma ve döneme göre çeşitli yollardan köleleştiriliyorlar. Savaşta esir edilmek, bir suç nedeniyle cezalandırılmak, borcunu ödeyememek ya da köle ana babadan dünyaya gelmek, köle olmanın çeşitli biçimlerindendir.
Ortadoğunun Müslüman halkı, kendi yaşadıkları ülkelerinde iki defa köle durumunda. Ülkelerinin dış ülkelere köleliği yanında, başlarındaki rejimlerin de kendilerine köle muamelesi yaptıkları bir gerçek. Onlar, kölelerin kölesi durumunda.
Şair de öyle diyor ya: "Öz yurdunda garipsin, öz vatanında parya!”
Ezenler, egemenler, mutlu ve putlu azınlık kendini daha çok kişiye efendi kabul ettirme sevdasında. Ezilenler de birçok efendiye köleliği kabul ederek hepsini aynı zamanda mutlu etmenin dayanılmaz acısını çekmekte. Nefsine, arzu ve hevasına, istek ve zevklerine tutsak/köle olan yığınların durumu, kişilerin ne kadar özgür olduğu ve özgürlerse bu özgürlüğün insanî ve ölçülü bir hürriyet mi, hayvanî bir özgürlük mü olduğu değerlendirilmeli.
İlâhî ölçüleri Allah'tan almamak, kulluğu, mutlak itaati başka sahte ilâhlara yapmak, onlara kul-köle olmaktır. Allah'a hakkıyla kul olamayanlar, başkalarına kul-köle olacaktır. Sadece Allah'a kul olan ise, başka bütün kulluk ve köleliklerden kurtulup özgürlüğün en güzel hazzını tadar.
Sadece Allah'a kul olması gereken insan, insandan daha aşağıda olan nelerin kulu olmuyor ki? Para, eşya, içki, uyuşturucu, örf ve âdetler, sigara ve kötü alışkanlıklar günümüz insanını kendine esir eden efendilerden sadece birkaçı.
Görünmeyen zincirleri kırmak, işgal altındaki beynini ve gönlünü öncelikle kurtarmak, köleleştirilen çoluk çocuğunu, Müslümanları ve tüm insanları Allah'a kulluğun dışında tüm tutsaklıklardan kurtaracak çalışmalar yapmak gerekir.
Allah özgürlüğü, kişi de tutsaklığı yarattı. Hürriyetin en yüksek hazzı Allah'a kulluktadır. Müslüman, inancının hâkim olmadığı yerde köledir. Hevâî/nefsî özgürlük, (b)alıklar için, oltanın ucundaki yemden yararlanma isteğidir. Özgür olmayıp kendisini özgür sanan kimseden başka esir olamaz. Ruhunda kölelik olan 'taht'a çıksa da yine köledir. Köleliğin en kötüsü, nefsine köle olmaktır. Koyunu kurdun elinden kurtaran çoban, koyuna göre kurtarıcı, kurda göre ise özgürlüğüne engel olan bir kimsedir. .”
Bir Allah Var!
Akan suyun zerresinde,
Hayat veren bir Allah var,
Şu dağların zirvesinde,
Hakkı yazan bir Allah var!
Ağaçların yaprağında,
Dünyaların toprağında,
Caddesinde sapağında,
Desen çizen bir Allah var!
Her gün her an heyecanla,
"Ya hu” diyen her bir canla,
Zikir eden tüm cananla,
Dertler çözen bir Allah var!
Dilârânın kelamında,
Dilrubânın selamında,
Muhabbetin meramında,
Dostça gezen bir Allah var!
Yiğitlerde tüm erlerde,
Sabah vakti seherlerde,
Hasret dolu bu yerlerde,
Kulu sezen bir Allah var!
Ayet ayet surelerde,
Zaman zaman sürelerde,
Gezdiğimiz yörelerde,
Gönle sızan bir Allah var!
Hep Yaş Dökeriz!
Terazi bozuldu, ibreler kaydı,
Samimiyet hasta, hep yaş dökeriz,
Dünyamız kirlendi, hissizce koydu,
İnsanlık iflasta, hep yaş dökeriz!
Gönüllerde tipi, sanki kış gibi,
Ruhlarda tufan var, bir akış gibi,
Elveda söyleyen bir bakış gibi,
Sevgiler arasta, hep yaş dökeriz!
Makamla mansıpla savruluyoruz,
Riyakâr tiplerden yoruluyoruz,
Muhabbetsizlikten kavruluyoruz,
Beşeriyet yasta, hep yaş dökeriz!
İlimden habersiz cahil bireyler,
İhsanı olmayan bilmem ne eyler,
Duygular felç oldu ruhsuz her şeyler,
İrfanlar iflasta, hep yaş dökeriz!
YIKIK ŞEHİRLERDEN HATIRALAR
DOLARLARIN HESABINI NASIL VERECEKSİNİZ?
TÜRKİYE’MİN YÜZÜ GÜLÜYOR!
TERÖRSÜZ DÜNYA MÜMKÜN MÜ?
MESELELERE KUR’AN PENCERESİNDEN BAKMAK
HAYRETTİN KARAMAN HOCAMDAN MÜTHİŞ BİR YAZI
İSRAİL YANIYOR!
BU ŞEHRE VEFA BORCUM VAR
KUR’AN VE İNSAN
DEPREM ÜZERİNE