TOP YEKÛN TASARRUF
Hardal Tanesi
DİL KÜLTÜR İLİŞKİSİ
ULU CAMİİ
TÜRKİYE SELÇUKLULARI VE KONYA KİTABI
Psikolojik Manipülasyon Nedir?
SEN YOLA ÇIK YOL SANA GÖRÜNÜR-2
Milletimiz adil ve güçlü devleti sever II
KUL HAKKI
IRAK ZİYARETİ NASIL OKUNMALIDIR
Şiir
Gerçekten ‘fahiş fiyat’ var mı?
İSLAM DÜNYASI NEDEN DÜZELMEZ VE NASIL DÜZELİR? -2-
Yaz lastiği zamanı geldi
ÇANAKKALE GEÇİLDİ Mİ?
RAMAZAN AYINDA SAĞLIKLI BESLENME
"Men be her cem'iyyetî nâlân şodem,
Coft-i bed hâlân u hoş hâlân şodem”
Ben her cemiyette inledim durdum,
Kötü huylularla da iyi huylularla da arkadaş oldum
Mevlana, ney'in diliyle konuşuyor; ben her toplumda, her cemiyette, insan olan her yerde inliyorum, ağlıyorum. İyi halliler de, kötü halliler de benimle eş, bana arkadaş olmuşlardır.
"Hoş hâlân”; güzel sıfatlı, ahlaklı, Hakkı bilen, davranışlarının sonunu idrak eden, işin akıbetini düşünen iyi huylular,
"Bed hâlân”; gafil, nefsani duygularla yaşayan, ruhani yönü olmayan nasipsizlerdir.
Mevlana diyor ki; ben sadece aşk ehline söz söyleyen biri değilim. Allah'ın yarattıkları arasında mümin de var kâfir de. Bunların hepsi Allah'ın, peygamberinin ve kamil insanların muhatabıdır. Bu konuda Rabbimiz şöyle buyurur:
"Sizi yaratan O'dur. İçinizden kimi kafir, kimi mümindir. Allah, yaptıklarınızı görmektedir.” (Tegabun/ 2)
Toplumu, "inananlar” ve "inanmayanlar” diye ayırmak, ne insanîdir ve ne de İslâmîdir. Zira böyle olursa inanmayanların İslam ile buluşmaları zorlaşır. Toplumda her türlü insan bulunur. Hoş halli mümin insanlar, inanmayanlara güzel ahlakıyla örnek olarak değişmelerini sağlayabilir.
Eğitim, kemal sahibi insanların, diğerleri üzerinde yaptığı tabii etkidir. Eğitim, yazılı metin ve kurallar manzumesi değildir. Nasıl ki meyve, güneş ışığından yararlanarak sararıp olgunlaşırsa, insanlar da güzel ahlak sahibi insanların yanında bulunarak olgunlaşıp kemale ererler. Bu da, kemal sahibi insanlarla birlikte olmak, onların sohbetinde bulunmak ve onlarla dost olmakla mümkündür.
Ahmet Yesevi şöyle der:
"Sünnet imiş kafir olsa verme azar,
Könglü katığ dil- âzârdan Huda bîzar”
Buna rağmen Rabbimiz, zalim, fasık insanlarla bulunmayı hoş görmemekte ve şöyle buyurmaktadır:
"Âyetlerimiz hakkında ileri geri konuşmaya dalanları gördüğünde, onlar başka bir söze geçinceye kadar onlardan uzak dur. Eğer şeytan sana unutturursa, hatırladıktan sonra artık o zalimler topluluğu ile oturma” (En'am/68)
Hafız Şirazî diyor ki:
"Aşk tezgahında küfrün bulunması zaruri,
Ebu Leheb olmasa, ateş kimi yakacak?”
Yunus şu güzelliği terennüm eder:
"Elif okuduk ötürü,
Pazar eyledik götürü,
Yaratılanı severiz,
Yaratandan ötürü.”
Mümin, kamil insandır. Kamil insanlar da; düşmüşleri kaldırmak, gaflettekileri uyandırmak, kötülüğü iyilikle gidermekle mükelleftir. (15 NİSAN 2022)
TOP YEKÛN TASARRUF
SELÇUKYA OKULLARDA
HASAN UKDEM’İ GÖZYAŞIYLA DİNLEDİM
NEDEN KAYBEDİYORUZ?
TEMİZ TOPLUM, İNSANCA YAŞAMAKLA MÜMKÜN
SÜNNETULLAH’TAN BİR GÖRÜNTÜ; BAHAR
ACI HAYATLAR
YARIN BAYRAM!
DÜNYANIN EN KISA VE HÜZÜNLÜ CUMA HUTBESİ
RAMAZAN İKLİMİ BİR ÖMRE BEDEL