MEVLANA’NIN DUASI

Dua!

 

Dua ile doğduk biz, onu hız biliriz,

Semadadır elimiz, cana söz oluruz,

Başka var mı yerimiz, Hakta naz buluruz,

Aflarını saçıver, bizi terk eyleme!

 

Derinden bakınışlar, Rahmana ulaşır,

Hüzünlü yakınışlar, hû'lara karışır,

Seherde yakarışlar, Allah'a erişir,

Rahmetini açıver, kapı berk eyleme!

 

Zoru tattığımızda, ellerden tutuver,

Yanlış yaptığımızda, yollara katıver,

Özden saptığımızda, kulundan atıver,

Hatalardan geçiver, zehir zerk eyleme!

 

Gözyaşlıdır duamız, Rahmanımız sensin,

Salahımız rehamız, Mihmanımız sensin,

Günahlarla bîtabız, dermanımız sensin,

"Kulum” diye seçiver, nara gark eyleme!

 

Kazım Öztürk (KAZIMÎ)

 

Dua; Kulun bütün benliğiyle yüce yaratana yönelerek ondan istek ve dilekte bulunmasıdır.

Dua, Allah'la iletişimdir.

Dua kelimesi; çağırmak, seslenmek, istemek, yardım talep etmek manalarına gelir.

Duanın ana hedefi; insanın Allah'a halini arz etmesi ve O'na niyazda bulunmasıdır.

Dua, kul ile Allah arasında bir diyalog anlamı taşır.

Dua, insanın Allah'a kulluk faaliyetlerinin esas unsurudur.

 

Dua, birçok ruhi hastalıklar için ilaçtır.

İnsan tabiatı gereği, karşılaştığı zorlukları yenmek durumundadır.

Bunun için ruhuna nüfuz edebilecek, gam ve kederini hissedip, hafifletecek samimi bir dosta muhtaçtır.

Ruh hekimlerinin belirttiklerine göre, ruhi bunalım ve elemlerin kaynağı ve çoğunlukla, samimi bir dost bulamamaktan dolayıdır.

Zira insanın bir takım şeyleri kendinde saklayıp, başkasına söylememesi, hastalıkları artırmaktadır.

Üzüntülü insan, karşılaştığı zorluğu yaratıcısına arz edip, yardım etmesini niyaz edince, kendisini ıstırap ve zorluktan kurtaran ruhi sükûn ve huzura kavuşur. Çünkü Allah'ın insana yakın olduğuna gerçekten inanmak, O'nun, dualarını kabul edeceği sonucunu ortaya koyar.

Mevlana'nın Dua Anlayışı

Mevlana duaya nasıl bakıyor? Nasıl bir anlayış getiriyor?

Dua ile ilgili neler diyor?

Mesnevide, bu hususta şu güzellikleri ve anlayışları görüyoruz;

"Eğer duada, güzel bir nefese sahip değilsen yürü, özü sözü doğru kardeşlerden dua iste.”

"Allah: "Ey Musa, bana, suç etmediğin, kötü söylemediğin bir ağızla sığın, dua et” dedi.”

"Musa: "Bende o ağız yok” deyince, Allah: "Başkasının ağzıyla dua et” dedi.”

"Sen de öyle muamelede bulun ki, ağızlar, gece gündüz sana dua edip dursunlar.”

"Günah etmediğin ağız; başkasının özürler dileyen ağzıdır.”

"Yahut da kendi ağzını temizle. Ruhunu çevik bir hale getir. Çünkü Allah adı temizdir. Temizlik geldi mi pislik, pılısını pırtısını toparlayıp gider.”

"Dertsiz dua soğuktur, bir şeye yaramaz. Dertli dua ve niyaz, gönülden, aşktan gelir.”

"O gizlice niyazın, o önü sonu anman yok mu? İşte saf, halis ve hüzünlü dua odur. "Ey Allah'ım, ey feryadıma erişen, ey yardımcım.” Demendir.”

"Duadan hiç çekinme, hiç usanma. Dua, nihayet seni gulyabani nefsin elinden kurtarır.”

Mevlana'nın Duası

Ya Rabbi!

Bizim halimize bakarak muamele etme. Kendi ikram ve ihsanına göre bize muamele eyle.

Ya Rabbi!

Kerem ve lütfunla hidayet ettiğin kalbi tekrar dalâlete, sapıklığa meylettirme. Belâları bizden sarf eyle, çevir ve değiştir. Ey affı çok olan, günahları örten Rabbim!

O günahlar dolayısı ile bizden intikam alma. Bize azap etme.

Ya Rabbi!

Biz nefis ile şeytana köpek gibi tâbi olduksa da sen, azap arslanını bize saldırtma.

Ey Hayy, ebedî diri olan Rabbim!

Talep ve dua üzerine nasıl olur da kerem etmezsin. Sen kerem sâhibisin. Ey mahlukatın, yaratıkların canlıların ihtiyacını gideren Rabbim! Sen varken hiç bir kimseyi hatırlamak ve ondan bir şey ummak lâyık değildir.

Ya Rabbi!

Ruhumda bir ilim katresi var. İlâhî onu heva rüzgârıyla ten toprağından muhafaza eyle.

Ey ihsanı çok olan Rabbim!

Cefâ içinde geçip giden ömre merhamet et.

Ey affetmeyi seven Rabbim!

Bizi affeyle. İsyan derdimize çare eyle.

Ey yardım isteyenlerin yardımcısı!

Bizi hidayete çıkar.

Ya Rabbi!

Dua ve yakarışlarımızda sana layık olmayan sözleri bilmeyerek söyleyip hatalarda bulunmuş isek, o kelimeleri sen ıslah et ve duamızı kabul buyur. Çünkü sözlerin hâkimi ve sultanı ancak sensin.

Ey âlemin yaratıcısı!

Kasvetli, kararmış, katılaşmış adeta taş gibi olmuş olan kalbimizi mum gibi yumuşat, feryadımızı, ah u vahımızı, hoş eyle ki rahmetini celp etsin, çeksin.

Bizi köle gibi kullanan bu serkeş nefisten bizi satın al.

O nefis bıçağı kemiğe dayandı (zulmü canımıza yetti).

Ya Rabbi! Sana ne arz edeyim. Çünkü sen gizli ve açık her şeyi bilirsin.”

Hz. Mevlâna son demlerinde iken, dostu Siraceddin Tatari'yi yanına çağırarak, kendisine şu duayı öğretmiş ve sıkıntılı zamanlarında okumasını tavsiye etmiştir:

"Ya Rabbi!

Bana ne senin zikrini unutturacak, sana şevkimi söndürecek, seni tespih ederken duyduğum lezzeti kesecek bir hastalık; ne de beni azdıracak, şer ve kötülüğümü artıracak bir sıhhat ver. "Ey Merhamet edenlerin merhametlisi! Merhametinle bu duamı kabul et.

Mevlana'nın Sabah Namazından Sonra Okuduğu Dua

Mevlana bu duayı, ismi güzel, cismi güzel, teni güzel, canı güzel, ruhu güzel, huyu güzel Efendimiz (Sallallahu Aleyhi ve Selem ) ‘in dilinden şöyle terennüm eder:

"Allah'ım kalbimi nurlandır, kulağımı nurlandır,

gözümü nurlandır, saçımı nurlandır, derimi nurlandır, etimi nurlandır, kanımı nurlandır, önümü nurlandır, ardımı nurlandır, altımı nurlandır, üstümü nurlandır, sağımı nurlandır, solumu nurlandır, Allah'ım! Nurumu artır, bana nur ver. Ey nurun nuru ey merhametlilerin merhametlisi Allah'ım merhametinle beni nur et.”

Yazarın Diğer Yazıları