Mevlana’ya Kulak Verelim

Mevlana; Kur’an âşığı, İslam’ı en iyi yaşayan, Hz. Peygamberimizin yolun tozu olmaya aday bir gönül eri! O, ne bir peygamber, ne gaipten haber veren kişi ve ne de müneccim. Bir mtasavvıf, bir gönül adamı, sevgi üstadı! Onun sözleri, Kur’anın dedikleriyle örtüşür! Öyleyse ona kulak verelim;
“Hırsızlara, uğursuzlara müsamaha etmek, mazlumları kırıp geçirmektir.”
“Açlık sıkıntısı, hem latiflik, hem hafif bir hale gelme, hem de Allah’a yalvarıp ibadette bulunma bakımından diğer illetlerden daha iyidir.”
“Sünneti ve topluluğu bırakan kişi, yırtıcı hayvanlarla dopdolu olan bir yerde kendi kanını dökmez de ne yapar?”
“Hac, evi ziyaret etmektir. Ev sahibini haccetmekse yiğitliktir!”
“Ne zaman gökyüzüne bir nefes, bir dua gönderdin de, ardından onun karşılığı gelmedi?”
“Sadece şükür ehliyle vefa sahiplerinin elde ettikleri kaybolmaz. Çünkü talih, onların peşinden gelir.”
“Hizmetkârın âkil olursa, sana galip olan duygular da, mahkumun olur.”
“Ahmağın dostluğu, düşmanlıktan beterdir. Ne şekilde olursa olsun uzak tutulması gerekir.”
“Allahım! Kötü kazaları üstümüzden esirge. Bizi, senin yolundan giden kardeşlerden ayırma!”
“Hak yolunda, İslam yolunda, Kur2an yolunda uğraş ver, çabala. Son nefesine kadar bir an bile boş durma!”
“Gönül, seni gönül ehlinin semtine çeker. Cisim ise su ve toprağa hapsetmek ister.”
“İste; ama ölçülü iste. Bir otun, bir dağı çekmeye kudreti yoktur.”
“İçteki pislikler, gözyaşından başka şeyle temizlenemez!”
“Dost; yolda arkadır, sığınaktır. İyice bakarsan yol sevgiliden ibarettir.”
“Mayası kötü olan kimseye ilim ve fen öğretmek, yol kesen eşkıyanın eline kılıç vermeye benzer!”
“Ey Muhammed(SAV), kim senin komşuluğundan kaçarsa, ona şeytan komşu olur.”
“Nerede dert varsa, deva oraya gider. Nerede yoksulluk varsa, nimet oraya varır.”
“Açgözlülük, kulağa bir şey duyurmaz. Kin, gözü kör eder, insana iyilikleri göstermez.”
“Aşırı sevgi ve aşırı nefret insanı kör eder.”
“İblis (Şeytan); aşağılık kompleksi yüzünden kendini esfeli safiline düşürdü! Kıskançlığı yüzünden yükseğe çıkmak istiyordu. Çıkmak şöyle dursun, aksine kan kusar oldu!”
“Kahır, dert, tatlı olanı acılaştırır. Acı, tatlıyla bir arada bulunur mu?”
“Şeytan sana şeker verirse, sen onu zehir bil. Bir lütufta bulunursa, onu kahır say.”
“Gümüşün dışı beyaz ve parlaktır, fakat el ve elbise ondan kararız.”
“Nimete şükretmek, nimetten daha hoştur. Şükreden kişi, hiç şükretmeyi bırakır da, nimet sevdasına düşer mi?”


Yazarın Diğer Yazıları