Milli Petrolümüz Yolda Diyebilir miyiz?

Petrol kaynaklarının milli menfaatlere uygun olarak hızlı, sürekli ve etkin şekilde aranmasını, geliştirilmesini ve üretilmesini amaçlayan Türk Petrol Kanunu Tasarısı, TBMM Başkanlığı'na sunuldu.
Türkiye'deki petrol kaynaklarının devletin hüküm ve tasarrufu altında olduğunu öngören tasarı, ülke petrol kaynaklarının milli menfaatlere uygun olarak hızlı, sürekli ve etkili bir şekilde aranmasını, geliştirilmesini ve üretilmesini sağlamayı amaçlıyor.
Tasarı; Türkiye'de petrol arama ve üretim faaliyetlerinin düzenlenmesi, yönlendirilmesi, teşvik edilmesi, denetlenmesi, arama ve üretim için gerekli bilgilerin ve verilerin toplanması, değerlendirilmesi ve kullanıma sunulmasına ilişkin usul ve esasları kapsıyor.
Türkiye, kara ve deniz olmak üzere iki petrol bölgesine ayrılıyor. Kara ve deniz bölgelerini ayıran sınır kıyı çizgisi kabul edilecek. Deniz bölgeleri karasuları içi ve karasuları dışı olmak üzere ikiye ayrılacak. Karasuları dışı denizlerde araştırma izni, arama ve işletme ruhsatlarının verilmesi, devri ve süre uzatımları Bakanlar Kurulu'nun iznine tabi olacak. Bu alanlar, Bakanlar Kurulu kararıyla tamamen veya kısmen aramaya ve işletmeye kapatılabilecek, tadil edilebilecek veya kapatılan bir alan tekrar açılabilecek. Buna göre verilen kararlar, müktesep hakları ihlal edemeyecek.
Arama ruhsatı; arama ruhsatı alanı içinde arama yapmak, arama ruhsatı alanı dışında araştırmada bulunmak, bulunan petrollü alanları geliştirerek bu sahadan petrol üretmek ve keşif başvurusunda bulunmak üzere verilecek.
Arama ruhsatının süresi ilk yürürlük tarihinden itibaren yapılan uzatmalar dahil karalarda 9, karasuları içi denizlerde 14 yıldan fazla olamayacak. Ancak arama ruhsatının süresi sonunda petrol keşfi yapılan alanlarda bu petrol keşfinin ticari değerlendirmelerinin yapılabilmesi için iki yıla kadar ilave süre verilebilecek.
İşletme hakkı süresi sona eren sahalar, işletme ruhsatı verilmek üzere, Bakan onayıyla müzayedeye çıkarılabilir. İşletme ruhsatı evvelce müzayedeye çıkarılmış bulunan bir işletme ruhsatının tamamı veya bir kısmı yine Bakan onayıyla müzayededen kaldırılabilecek.
İşletme ruhsatı sahibine talebi halinde ürettiği petrolü, nakletmek üzere boru hattı inşa izni verilebilecek.
Tasarıya göre, orman ve milli parklarda, ilgili mevzuata göre izin alınarak ve bedelleri ödenerek petrol arama ve işletme faaliyetleri yapılabilecek.
Petrol arayıcı veya işletmecisi, ürettiği petrolün 8’de 1’ini birini devlet hissesi olarak ödemekle yükümlü olacak.
Arayıcı veya işletmeci, arazide, sondaj dahil çeşitli yöntemlerle su aramaya ve bulunan suları kullanma hakkına da sahip olacak.
Petrol işlemlerinde kullanılacak malzeme ve ekipman gümrük vergisinden, yapılan işlemler harçlardan, düzenlenen kağıtlar damga vergisinden muaf olacak.
Petrol hakkı sahibi yabancılar Türk kara sularında petrol arama ve üretim faaliyetleri icra edebilecek.
Doğalgaz üretimi yapan hak sahibi yerli ve yabancı şirketlere toptan satış lisansı verilecek.
Tasarı, daha önce alınan arama ve işletme ruhsatlarına ilişkin hak ve yükümlülükleri koruyor. (AA)
Aslında tasarı, “Petrol hakkı sahibi yabancılar Türk kara sularında petrol arama ve üretim faaliyetleri icra edebilecek. Doğalgaz üretimi yapan hak sahibi yerli ve yabancı şirketlere toptan satış lisansı verilecek.” Maddeleri dışında güzel. Çünkü yıllarca yabancılar ülkemizde, petrol olmasına rağmen; “petrol yok” diyerek kuyuların ağzına beton döktüler! Eğer böyle olmasaydı Türkiye, bugün-toprak bakımından değil, ekonomik açıdan- birkaç kat daha büyük Türkiye olurdu!  
Böyle demekle yabancılara karşı düşmanlık beslemiyorum. Ama önce kendi menfaatimizi, milli çıkarımızı da yabancılara peşkeş çekmeyiz, çekmemeliyiz. Çok yakından bildiğimiz ve hepimizi üzen ; AB KONUSU!” burada bir art niyet yok diyebilir miyiz?
Şu gerçeği de kulak ardı etmeyelim; Romanya’da, Macaristan’da, Yunanistan’da… aşağıda Suriye, Irak, İran, Suudi Arabistan’da… petrol var, sınır bize gelince adeta bıçakla kesilmiş gibi bitiyor! İş, Türkiye’ye gelince petrol yok oluyor!
Evet, “yabancılara petrol arama ve işletme yetkisi” verilmesi dışında diğer tasarı hükümlerinin ülkeye yarar sağlayacağı düşüncesindeyim.


Yazarın Diğer Yazıları