MUHABBET DEMİ

Ağustos ayının yakıcı ve sıkıcı havasında, insanların buram buram terlediği bir durumda, herkesin serinlemek için; çeşme, pınar, gölgelik ve ağaç altı aradığı bir zamanda serinletecek, içimize, gönlümüze muhabbet meltemleri estirecek dilârâ sözlerden dem vurmak en iyisidir diye düşündüm. Bu yüzden sizleri sıkmadan, boğmadan, sinir kat sayınızı yükseltmeden; "yeter Allah aşkına, bıktırdın” demeden kısa, az ve öz cümleler ve şiirlerle sohbet etmek arzusundayım. Yani hayata dair ne varsa birlikte ele almaktır muradım.

 

"Sakın, Allah'la beraber başka ilahlara yalvarma!” (Şuara/213)

 

"Onlar, ağızlarıyla Allah'ın nurunu söndürmek istiyorlar. Halbuki kâfirler istemeseler de, Allah nurunu tamamlayacaktır!” (Saff/8)

 

"Göklerin ve yerin hükümranlığı Allah'ındır. Dönüş de ancak O'nadır.” (Nur/42)

 

"O akıl sahipleri, ayakta dururken, otururken ve yanları üzerine yatarken daima Allah'ı zikrederler; göklerin ve yerin yaratılışını tefekkür ederler ve: "Rabbimiz! Sen bunları boşuna yaratmadın. Sen bütün eksik sıfatlardan uzaksın. Bizi cehennem azabından koru!” derler.” (Âl-i İmrân / 191)

 

"Cinleri ve insanları yalnızca bana ibadet etsinler diye yarattım.” (Zariyat suresi, 56)
 

İbrahim'leri yetiştirmeyen toplumlar, Nemrut'ların sayısının çoğalmasına sebep olurlar!

 

Müslüman; aklı terleyen insandır.

 

Kerbela'sız Muharrem, Yezitsiz safta dostluk,

Hüseyin'i katleden, bilsin ki lafta dostluk.

Kenetlenip el ele, aranan afta dostluk!

 

Neden Bu Hale Geldik?

 

İyiliğin hoşluğu gündemleri terk etti,

Vebalin ağırlığı kalbimizi berk etti,

Halimizi şekavet, fitne kiri gark etti,

Nere gitti sözümüz, neden bu hale geldik?

 

 

 

 

Atmak istemedik hiç kirlerini günahın,

Gözyaşları akmadı sine yakmadı ahın,

Unutuldu yaratan silindi ismi şahın,

Nere gitti özümüz, neden bu hale geldik?

 

Cana güzellik veren nefaseti kaybettik,

Dostlukları artıran nezaketi kaybettik,

Müslümanların süsü feraseti kaybettik,

Nere gitti yazımız neden bu hale geldik?

 

Acılarla kıvranır dünya İslam Ümmeti,

Kardeş kavgası sardı bu şerefli milleti,

İçimizi kararttı şu münkirlik illeti,

Nerde iman hızımız, neden bu hale geldik?

 

Kalmadı; zevkimiz, şevkimiz ve de aşkımız,

Kıblemizi kaybettik harap oldu köşkümüz,

Vuslat için akıyor hiç durmuyor eşkimiz,

Niçin çürük özümüz, neden bu hale geldik?

 

O Kadar mı Zor?

 

Gönül kapılarını aralamak,

Söylesene bana, o kadar zor mu?

Sevenlerini bir bir sıralamak,

Söylesene bana, o kadar mı zor?

 

Merhaba diyerek hal hatır sormak,

Tatlı dil kullanmak yaralar sarmak,

Bir adım gelene koşarak varmak,

Söylesene bana, o kadar mı zor?

 

Yaratılanlara vefakâr olmak,

Yapılan işlerin kadrini bilmek,

Şetaret içinde huzurlu kalmak,

Söylesene bana, o kadar mı zor?

 

Dost bildiklerinle muhabbet kurmak,

Bir arı misali petekler örmek,

Fitneyi terk etmek şeytanı yormak,

Söylesene bana, o kadar mı zor?

 

Akıl danışarak doğruyu bulmak,

Hatayı kusuru sineden silmek,

Gamı kasaveti gönülden almak,

Söylesene bana, o kadar zor mu? (04 AĞUSTOS 2023)

 


Yazarın Diğer Yazıları