DOLAR
40,61
EURO
47,71
STERLİN
54,68
GRAM
4.375,59
ÇEYREK
7.183,77
YARIM ALTIN
14.368,54
CUMHURİYET ALTINI
28.603,68

NE HAKKINIZ VAR?

 

Peygamber efendimiz (s.a.v):

 

"Kıyamet kopmaya yakınken elinizde bir ağaç fidanı varsa ve onu dikmeye vakit bulabilirseniz onu dikin

"Kim bir ağaç dikerse onun için ağaçtan hasıl olan ürün kadar Allah sevap yazar.” Buyurur.

 

Bu kadar güzelliği ve insana hizmeti olan ağaçlarımıza ve ormanlarımıza kastınız neden? Niçin doğru dürüst piknik yapmıyorsunuz? Neden bulunduğunuz mekânları kirletiyor, insanlara zarar veriyorsunuz? Dünyayı kirletmekten zevk mi alıyorsunuz? Her hafta ormana, temiz hava almaya gidiyorsunuz. Pikniğe gitmenin olmazsa olmaz şartı olarak görüyor ve:

 "Oh be ne güzel dinlendik, temiz havayı ciğerlerimize doldurduk, şehrin stresinden kurtulduk…” diye sevincinizi izhar ediyorsunuz. Şehirlerimizde bulunan parklara, bahçelere akın ediyor, gölgelenmenin tadını çıkarıyorsunuz…

İyi de ne hakkınız var mangal yaptığınız ocağın ateşini söndürmeden ormana atmaya ve yangına sebep olmaya? Elinize ne geçecek cam şişe kırıklarını piknik yapılan yerde bırakıp gitmeye? Yediklerinizi çöpe atmak yerine neden rastgele ve gelişigüzel oraya buraya boca etmeye utanmıyor musunuz?

Eskişehir orman yangınında şimdiye kadar 12 vatandaşımız can verdi. Bunun vebalini nasıl ödeyeceksiniz? Ölen insanlarımız kadar hayvanlar da bağıra çağıra can veriyor!

Ne zaman adam akıllı iş yapacaksınız? Ne zaman elinizi taşın altına sokup, sorumluluk üstleneceksiniz? İnsanda biraz mes'uliyet olur. Lafa geldi mi koca koca söz eder, başkalarını eleştirmekten geri durmazsınız. Laf değil, iş üretin. Kendinize yapılmasını istemediğiniz bir şeyi başkasına yapmaktan vaz geçiniz. Aymazlıkla bir yere varılmaz. Kafanızı ellerinizin arasına alarak:

"Ben ne yapıyorum? Bu yaptığım insanlığa sığar mı? Neden çevreme zarar veriyorum? Niçin aymazca tavır sergiliyorum…?” diye uzun uzun düşünmeli ve bu düşünceleri toplumun menfaati istikametine doğru harekete geçirmelisiniz.

    

Sizin anlamadığınız, daha doğrusu anlamak istemediğiniz; "zikir ve tefekkür budur.

Orman yangınında hayatını kaybeden 10 şehidimize Allah'tan rahmet, yaralılara acil şifalar dilerim.

Ormanlara girişler yasaklansın. Kim veya kimler yangına sebebiyet vermişse en ağır ceza ile cezalandırılsın. Bir daha böyle mankurtlara ormana giriş izni verilmesin. Dahası devlete, millete, topluma, insanlığa zarar veren ne kadar insanımsılar varsa hepsi gerekli müeyyidelerle karşılaşsın ki temiz topluma kavuşalım.

Orman Bakanımızın yangın münasebetiyle yaptığı o ağlamaklı konuşmasını hiç unutamayacağım; insanlardan istirham ediyor, yalvarıyordu.        

 

 

 

 

 

 

 

           Ormanlar!

 

Yurdumun her köşesi ağaçlarla süslensin,

Yemyeşil tabiatta bülbüllerim seslensin,

Hayvanlar yuva kursun gıdalarla beslensin,

O zaman oksijene kaynak olur her yanlar,

Rahmete kapı açar şifa verir ormanlar!

 

Erozyona ilaçtır dağlarımın süsü o,

Güneşe şemsiyedir gölgelerin hası o,

Dünyanın güzelliği doğamızın sesi o,

Afete deva olur selamette mekânlar,

Yağmurlara yol seçer safa verir ormanlar!

 

Hava kirliliğini gürültüyü önlerler,

Moralleri düzeltir hastalığı sonlarlar

Bir hekim edasıyla dostlarını dinlerler,

O zaman düzelir sağlığımız tüm zamanlar,

İnsana huzur saçar hayat verir ormanlar!  


Yazarın Diğer Yazıları