Bazı insanlar, şiire, şaire ve şair gönüllülere laf atarak kendilerinde bir şeyler olduğunu, kendilerini kaf dağında görüp, "küçük dağları ben yarattım” havasına giriyor. Onlara göre en çıkar yol; "başkalarına çamur atayım, hakaret edeyim, uğraşlarını küçümseyeyim, ağzıma geleni söyleyeyim…” dolayısıyla böyle bir hareketle kendilerini rahatlatmış oluyorlar.
Psikiyatri uzmanları, böyle tiplerin aşağılık duygusuna sahip olduklarını, başkalarına hakaret ederek kendilerini tatmin etmeye çalıştıklarını söylüyorlar.
Eksik akıllı ve kıskanç tiplerle ilgili güzel bir yazı kaleme almış kıymetli gönül dostu Tayyar Yıldırım. Bendeniz bu yazıyı olduğu gibi alıp, sizinle paylaşmak istiyorum.
BİZLER ŞİİR YÜREKLİ İNSANLARIZ
Değerli şiir seven dostlarım.
Bir şiir sever arkadaşınız olarak müdavimi ve üyesi olduğum "Selçukya Kültür Sanat Derneği", "şiir" ve "şairlerimiz" konularıyla ilgili olarak, şahsi düşüncelerimi sizlerle paylaşmak istedim.
Ülkemizin her bir köşesinde şiirle iştigal eden, şiir seven, gönlü güzel, yürekleri sımsıcak, düşünceleri sağlıklı, çalışmaları iyi niyetli, çabaları ve emekleri saygıdeğer, her birinin ürünleri çok kıymetli hatta kendisine göre onun göz bebeği, inci tanesi, sevilesi, övülesi, baş tacı edilesi insanlarımız, şairlerimiz, şiirlerimiz...
Kimisi, ürünlerini kitaba dönüştürüyor, kimisi dergilere ve gazetelere göndererek yayınlanmasını dört gözle bekliyor, kimisi antolojiler vasıtasıyla şiirlerinin yayınlanmasını arzuluyor ve yayınlanınca da sevincinden havalara uçuyor/uçuyoruz.
Kimimiz ufacık bir övgüyle mutlu oluyor, sanki makamlar mevkiler kazanmışcasına seviniyor, bundan haz duyuyoruz. Yani küçücük şeyler bizleri mutluluğa gark ediyor.
Bu güzellikleri yaşayan, yaşatan dernekler kuruluyor ya da daha önceki yıllarda kurulmuş olanlar faaliyetlerini yürütüyorlar.
Biz de Konya'da Selçukya Kültür Sanat Derneği adıyla 2012 yılında kurulmuş olan bu derneğin müdavimleriyiz. Kahvehane köşelerinde sigara dumanında heder olmaktansa; sevdiğimiz, mutluluk duyduğumuz işi yapıyor, kimimiz şiir yazmasını, kimimiz yazılanların yorumlamasını, kimimiz sadece dinlemesini, kimimiz de sırf şiir sever dostlarımıza destek olmak için derneğimizin faaliyetlerine katkı sunma gayreti içindeyiz.
Hiç birimiz "şeyhülmuharririn" olma derdinde de değiliz. Ama hepimizin güzel şiir yazma, okuma ve dinletme derdimiz var.
Hiç birimizin hiç bir kimseye zerrece zararımız yok. Hiç birimizin hiç birimizden ve başkalarından zerrece menfaat kotarma gibi bir açıkgözlülüğümüz de yok. Bizler kötü insanlar değiliz. Hepimizin yüreklerinde bir serinlik bir sevgi huzmesi bir sevgi yumağı mevcut.
Anlayacağınız bizler kimseden özellikle de makam ve mevki sahiplerinden ne bir yardım ne bir ulufe ne bir övgü beklemedik, beklemeyiz. Sadece Konya'mıza, kendimize ve bizim dışımızdaki insanlarımıza güzellikler yaşatma kaygısı içindeyiz.
Bizler, yalnız, kalbi güzel insanların diyarı olan Konya'nın, Konyalının kalbine değil tüm Türkiye'nin hatta insanlığın kalbine şiirle girme çalışmaları içindeyiz. Bu hususiyetimiz de 'her türlü övgüye, sevgiye ve saygıya müstahak olmalıdır' diye kendi iç dünyamızda beklentilerimiz var elbette...
Zira şiir, en sert kalpleri yumuşatır, çatık kaşları esnektir, anlaşmazlıkları anlaşılır hale getirir. Kalplere uzanan bu yolda, şiirle yüklü olan "Selçukya Sanat Vasıtası" ilerlemesini ağır ağır sürdürüyor ve hedefine varmak için gayret ediyor. Hedefine varır ya da varmaz ama o yolu da eskitir, o yolda iz bırakır mutlaka......
Emin olduğumuz bir husus da; insana dair bütün güzelliklerin ortaya çıkarılması aynı zamanda şiir ile daha kolaydır...
Pazartesileri kulaklarınızın pasını sildirmek istiyorsanız eğer, Selçukya'ya, Kültürparktaki İl Halk Kütüphanesine saat tam 19.30'da çıkın gelin.
Programların ve Selçukya'nın ve şiirlerimizin kalitesi, sizlerin yapıcı eleştirileri, tavsiyeleri ile daha da güzelleşecektir, yepyeni arkadaşlarımız da aramıza katılırlarsa eğer şiir yolunda çok büyük kazanımlar elde edeceğiz bilesiniz...
Bekliyoruz efendim.
Tayyar Yıldırım
