‘Diyarbakır’ Ne Demek?

          W. Scawen BIunt, İngiliz diplomattır. 1875-79 yılları arasında Mısır, Suriye, Arabistan’ a seyahatler yapar. Görünüşte İngiltere’nin sömürgeci Doğu politikasına karşı Doğulu mazlum halklar lehine duyarlık taşır. 1880 yılında Arapçasını geliştirmek ve İslam dünyasının problemlerini incelemek için Kahire yakınlarında on beş dönümlük bir arazi satın alır, Mısır’ a yerleşir.
    Blunt, Lawrence gibi, görünüş, dil ve kıyafetleriyle özdeşleştiği Arapları  güya sahiplenir.
    Blunt, 19. Asır Türk ve İslam karşıtı İngiliz Kültür Savaşı’ nın bir neferi olarak  İslam topluluğunun yozlaşmasından Türkleri sorumlu tutar. Diriliş için ümmetin liderliğinin Türklerden, Araplara intikalini savunur.
    Blunt’ a göre Osmanlı halifesi, reformlar yapacak vasıflardan ve otoriteden mahrumdur. Bunu ancak Arap bir halife yapabilir. Osmanlı Devleti çökertildikten sonra Mekke Şerifi  ailesinden bir Arap halife seçilmelidir.
    Blunt ile aynı görüşleri paylaşan, William Muir de 1892’de çıkardığı “Hilafetin Çöküşü” konulu kitabıyla İngiliz siyasetine hedef belirler.
    İttihat Terakki Partisi(CHP) politikaları, Osmanlı’ya I. Dünya Savaşını kaybettirir.
    Savaşın galibi İngilizler projelerini bir bir hayata geçirirler. Blunt’un  1870 lerde planladığı gibi HİLAFET İLGA  ettirilerek ,İslam’ın başı koparılır.
    Emperyal güç İngiltere, Osmanlı-İslam topraklarına, cetvelle suni sınırlar çizerek gövdeyi parçalara ayırır.
    Onlarca küçük devlet yaratılır. “Küçük” Devletler birbirlerine ve milletlerine düşmandırlar.
    Baas Suriye, ye, Mısır CHP’si Mısırlılar’ a, Vehhabiler Hicaz’a, Saddam Irak’a, Falanjistler Lübnan’a kan kustururlar.
    Yetmez!
    PKK gibi kanserler yaratılır.
    PKK, Türkiye’nin 400 milyar dolarını ve 30.000 evladını yakar.
    Türkiye, son 4 asırdan beri ilk kez karşı bir atakla emperyalizme  operasyon yapmıştır.
    Barış süreci ve Diyarbakır bu demektir.
    Türkler ve Kürtler Emperyalizmin kendilerine çizdikleri sınırları yırtıyor, zincirleri kırıyorlar.
    Emperyalizmin çok rahatsız olduğu kesindir.
    Karşıt hamleler mutlaka gelecektir.
    Arap baharı gibi, Türk-Kürt baharını kışa çevirmek tek arzularıdır. Tek enstrümanları ve umutları içerdeki uzantılarıdır.
    Beyrut’taki Amerikan Okulunun 1866 yılındaki temel atma töreninde, Okul Müdürü, Dr. Daniel Bliss:                 
    “Dostlarım bugün tarih yazıyoruz. Bu okul bir dünya kuracaktır. Paul’un meşhur deyimiyle ‘ben tohumları attım, havari Apostol, suladı, biz de burada mahsulü alacağız” demişti.
    Osmanlı-İslam coğrafyasına yüzlerce okullar açmışlardı, 1866 larda atılan tohumlardan meyveler, mahsuller almışlardır.
    Emperyalizm meyvelerden, mahsullerden hala çok umutludur !...
    Ama......
    Mevlana der ki:
                
    “Şu akıp giden kum seline bak;
    Ne durması var, ne dinlenmesi
    Bak birdenbire nasıl bozuluyor dünya,
    Nasıl atıyor bir başka dünyanın temelini.”

    Dünya dönmekte, güneş yeniden doğmakta, mart fırtınaları ile bahar sökün etmekte, “DİYARBAKIR” la “BİR BAŞKA DÜNYANIN TEMELLERİ.” atılmaktadır.


Yazarın Diğer Yazıları