İtilmiş-Kakılmış Müslüman

          İslam dünyası perişan, koskoca bir coğrafyayı işgal eden Müslümanlar bitmeyen bir kaos içindeler.
    İslam, Osmanlının yıkılması ile resmen ve fiilen dünya sahnesinden çekilmiştir. İslam Dünyası, başını kaybetmiş gövde gibi çırpınıp durmaktadır.
    Bugün dünyanın neresinde Müslüman varsa orada ezilmişlik, itilmiş- kakılmışlık, yoksulluk, acizlik, kargaşa, esaret söz konusudur.
    İslam dünyasında; pis, bakımsız, çamur deryası sokaklar, açıktan akan kanalizasyonlar, virane evler, perişan, sefil, aç insanlar, bitmeyen iç savaşlar, çatışmalar, çatışmalar, çatışmalar.....
    En iyi gözüken Türkiye’de başörtüsü ibadetini yerine getirme özgürlüğü 11 yıllık AKP iktidarında bile kazanılamamıştır.
    Sözde bağımsız Türki Devletler, zalim diktatörler elinde inlemektedirler. Fikir ve İnanç, sıkı takip ve baskı altındadır. Özbekistan’ da ezan bile yasaktır. Hiçbirinde başörtüsü serbest değildir. Komünist esaret yıllarına göre hiçbir fark görülmemektedir.
    Arap alemi hakeza... Hürriyeti ve demokrasiyi hiç yaşamadılar. Arap Baharı, ABD senaryosu diye dini çevrelerce bile fitnelenip önü kesildi, diktatörlere cansuyu verildi.


    Fas, Cezayir, Filistin, Afganistan, Sudan, Somali, Hindistan, Pakistan, Keşmir, Suriye, Irak, Mısır, Kıbrıs, Çeçenistan ve daha, ve daha....    
    Müslümanlar hiçbirinde başı dik, özgür, yarınından emin değiller.     Halkların, dilin son derece yakınlığına rağmen Azerbaycan, Türkiye’ye İsrail kadar sıcak ve dost olamamakta.....
    Dünyada toplam 14 milyon Yahudi bulunmaktadır. 6 milyonu İsrail’de, 5 milyonu ABD’ de, 3 milyonu da diğer ülkelerdedir. 14 milyon Yahudi 1.4 milyar Müslüman’ın gözü önünde Filistin’i sürekli tokatlamaktadır. İslam dünyası aciz, çaresiz, suskundur.
    Neden?
    Yahudiler çok eğitimli ve organizedirler. Risale-i Nur’lar’ da dendiği gibi dört tanesi yan yana gelip 1111 olmaktadırlar. Müslümanlar ise her konuda ihtilaf, ayrışma, tartışma, sürtüşme, fitne çıkararak  dört ayrı 1, yani sadece 4 olmaktadırlar. 1111 tabii ki 4 ü tokatlayacaktır.
    Egoizm adeta her Müslüman’ın ayrılmaz parçasıdır. İki Müslüman bir araya geldiğinde ihtilaf kaçınılmaz olmakta, fındık kabuğunu doldurmaz konulardan illa ki bir sürtüşme çıkarmaktadırlar.


    Halbuki günde beş kere bir öndere (imam) tabi olma, arkasında omuz omuza durma, takım olma, yılda da bir ay da sabır eğitimi almaktalar. Buna rağmen ne takım olabilmekte ne diğer Müslüman’a sabredebilmektedirler.
    Fertler fertlerle, cemaatler cemaatlerle, devletler devletlerle habire çatışmakta, sürekli bölünmektedirler. Bir cemaat bile çok sayıda alt gruplara ayrışmaktadır.
    Çare?
    Önce...
    OKUMAK, OKUMAK, OKUMAK....  
    Evvela, ilk emri OKU olan Kur’an’ı okumak, anlamak, dinlemek, itaat etmek...
    Her konuda İLİM ve BİLGİ sahibi olmak.
    Hiç bilenlerle bilmeyenler bir olur mu? (Zümer suresi 9. Ayet)
    Sonra...
    İHLAS ve DAYANIŞMA..
    Kâfir olan kimseler birbirinin dostlarıdır. Onu yapmazsanız (birbirinizle dost olmazsanız) yeryüzünde fitne ve büyük fesat olur. (Enfal-73)


Yazarın Diğer Yazıları