Sonuna Kadar Barış!!!

Barış sürecine karşı çıkıp süreci kilitlemeye çalışanlar şunu iyi hesaplamalıdırlar, PKK’yı bitirme planı sonuçlanmadığı taktirde dökülecek her damla kanda sorumlulukları olacaktır. Öncelikle bunun hesabını kendi vicdanlarına vermelidirler.
    PKK’yı bitirmek için herkes elinden geleni yapmalıdır.


    İstisnasız herkes, süreci Erdoğan’dan fazla sahiplenmek zorundadır.
    Devlet kavramı kutsallaştırılamaz.  Devlet şunu yapmaz, devlet bunu yapmaz gibi  tabular olamaz.. İnsanlar devlet için değil, devlet insanlar için vardır. Devlet vatandaşının can ve mal güvenliği için ne gerekiyorsa her şeyi yapar, her yola başvurur. Büyük devletler böyledir.


    PKK, ırkçılığın ve Sovyetizmin ürünü olarak Türkiye’nin gündemine girmiş, bir cinayet örgütüdür. Kurban olarak Türkleri ve özellikle Kürtleri seçmiştir. 40 bin can almış,  400 milyar dolarımız  heba olmuştur.
    PKK çok kanımıza dokunmuştur, çok ciğerimizi yakmıştır. Bunlar doğru. Ancak başarılar çoğu kere silahla değil, akılla kazanılır. Akıl öfkeyi bastırmalıdır. Akıl, öfkenin önünde gitmeli, öfkeye dur demelidir.


     “Ülkem için canımı veririm” demiyor muyuz? Öfkeden vazgeçmek candan vazgeçmekten zor mudur?
    Sabrın kendisi acı meyvesi tatlıdır.
    Büyük olacaksak, büyük davranmalıyız.
    Son zamanlarda aklı selim hakim olmaya başladı, akil insanlar yollara çıktı, çözüm umudu doğdu.
    Ne isteniyor?
    Akan kan dursun isteniyor.
    Ne veriliyor?


    Allah’ın her insana verdiği haklar Kürt insanına veriliyor, o kadar....
    Bu haklar PKK’ya değil, Kürt insanına veriliyor.
    Kürt insanına en tabii haklarını vermemek insanlığa, ahlaka, İslam’a sığar mı?
    Dilini, kültürünü konuşacak, yazacak, öğrenecek, öğretecek. Verilen ve istenen bu...
    Bunda bir anormallik var mı?
    Hayır!
    Bu Türkiye’yi böler mi?


    Asla!  Hatta birlik çimentosu sertleşip yapı kuvvetlenir. Huzur ve mutluluk artınca birlik-beraberlik artar, bölünme gündemden düşer.
    İki ateş arasında kalan Kürt insanı barışı heyecanla bekliyor. Anadolu insanları da çocuklarını bu anlamsız girdapta kaybetmek istemiyor. Tuzu kuru olanlar konuyu sulandırmaya, bulandırmaya çalışıyorlar.
    İçimizdeki sivri zekalılarla, dış mihrakların marifeti olan bu sıkıntı inşallah sonlanacak!
    Yıllarca şehit cenazeleri geldikçe terörün bitmesini  beklemedik mi? Dua etmedik mi? Peki şimdi ne oluyor da ayak sürümeye başlıyoruz?
    PKK çekilmesin mi? Şehit cenazeleri gelmeye, Türkiye kan kaybetmeye devam mı etsin?


    Türkiye’nin başına bu bela gelmiştir. Türkiye bu beladan  kurtulmak, çıkmaz sokaktan çıkmak, yolunu açmak zorundadır. Bu çıkmazda bocalayıp duramaz. Türkiye’nin hedefleri büyüktür, PKK ile meşgul olamaz.
    30 yıldan beri uygulanan yöntemlerle bela defedilememiştir. Sürece karşı olanlara aynı yöntemleri tekrarlamak için kaç tane 30 yıllar lazımdır?


Yazarın Diğer Yazıları