Direneceğiz

Dün sosyal medyada milyonlar tarafından beğenilen,paylaşılan İngiliz Bloomberg TV'nin açıklaması ile yazıma başlamak isterim.

1- Doların yükselişindeki temel faktör Türkiye ekonomisinin kötü olması değil.

2- Yabancı yatırımcıların Türkiye siyasetinde Erdoğan'ı istememesi.

Bu açıklama aslında dün,bugün ve yarın Türkiye üzerinde oynanan oyunların gerçek boyutunun net özetidir.Yani inkar edilen o üst akıl (finansörler) Erdoğan gitsin diye doları manipüle ediyor.Bu üst akıl oyunları aslında Türkiye'nin şahlandığı her dönemde devre girmiş dönemin hükümet liderlerinin duruşuna göre değişkenlik göstermiş.Kimi dönemler ülke borç batağına bürünmüş kimi dönem ülkede özellikle ekonomide 11 şiddetinde adete deprem olmuş şimdiki dönemde ise güçlü lider ve hükümet üzerinde her türlü Ali Cengiz oyunları oynanmasına rağmen liderin dik duruşu ve millettin desteği ile çok şükür bu oyunlar bozulmuş ve daha da bozulacaktır.Bu oyunların hepsinde hedef tahtasında ERDOĞAN=TÜRKİYE hep oldu ve olmaya devam ediyor.İşte son yıllarda oynanan oyunlara birkaç yaşanmışlığı yazalım ki konunun ehemmiyeti ortaya çıksın.

1-Gezi'nin tek hedefi vardı Erdoğansız Türkiye

2-17/25 Aralık'ın tek hedefi vardı Erdoğansız Türkiye

3-15 Temmuz'un tek hedefi vardı Erdoğansız Türkiye

4-Seçim öncesi Ekonomik Darbe Girişiminin tek hedefi var Erdoğansız Türkiye

Peki bu günlerde yaşanan Dolar kuru üzerinden ne yapılmak isteniyor?Aslında bu sorunun cevabı için 2002'ye AK Parti Hükümetinin kuruluş günlerine gitmekte yarar var.Türk ekonomisi bugüne kadar hep benzer oyunlarla hizaya getirilmek istendi.Şimdi aynı senaryo yine iş başında. 2002 krizine gelen süreçte faizler önce kademeli bir şekilde arttırıldı, sonra faiz oranları yüksek bir şekilde arttırmaya devam etti.Faiz oranları yükseldikçe yabancılar Türkiye'ye para girişi yapmaya başladılar. Yüksek faiz oranları sayesinde az paralarla çok kar ettiler.Yüksek faiz oranları ile çok kar eden yabancı yatırımcılar daha sonra bu paraları çektiler.Fonlar aracılığıyla bankalar boşaltıldı. Yüksek faiz sadece yabancı fonlara yaradı.Türkiye'nin kazancı yüksek faizle sömürüldü.Türkiye'nin sanayiden, turizmden, tarımdan vs. kazandığı ne varsa yüksek faizler sebebiyle yurtdışına çıkarıldı.Büyük bir soygundu; Önce bizden faiz artırmamızı istediler, sonra para gönderdiler ama çok daha fazlasını cebimizden aldılar.Faizler arttıkça hem özel sektörün hem devletin rezervleri bitti, parayı tükettiler, resmen emdiler.Hemen IMF'yi devreye soktular, para teklif ettiler, anlaşmaya zorladılar.Hedef Türkiye'yi ekonomik olarak bağımlı hale getirmekti. Şimdi yine aynı senaryoyu devreye soktular.Faizlerin artmasını istiyorlar.Türkiye'nin büyüme rakamlarıyla yakaladığı ivmeyi engellemek, artan kazancımıza yeniden el koymak, yeniden yurtdışına kaçırmak istiyorlar. Cumhurbaşkanı Erdoğan bu dayatmaya direniyor.Faizlerin yükselmesine karşı çıkıyor.Bugün Erdoğan faizlerin artması yönünde bir karar alsa dolarda hızlı bir düşüş yaşanacak, bu bir gerçek. Fakat sonuçları ne olur? Faizler yükselir, dolar düşer ama çok daha fazlası, üstelik bizim cebimizden, bizim kazancımızdan eksilir.Dişimizle tırnağımızla kazandığımızı yabancı fonlar yüksek faizle elimizden alır.

Bugün karşı karşıya olduğumuz dolar manipülasyonunun iki sebebi var 

- Erdoğan'ı seçimlerde zor durumda bırakmak

- Erdoğan'ı faiz arttırmaya zorlamak

Yüksek faizlerle tüm rezervlerimizi tüketmek istiyorlar.Bizi yeniden IMF kapılarında bekletmek istiyorlar.Bunun için DİRENECEĞİZ.O günlere dönmeyeceğiz...Bunun en güzel cevabını ise elleri öpülesi Sevgi annem verdi.''Şehit Uzman Çavuş Selçuk Paker'in annesi Sevgi Daşdemir: Oğlum Çukurca'dan arayıp "Erdoğan'a destek verin” demişti. Cumhurbaşkanı bana şehidimin emaneti, ona ihanet etmem.''

 


Yazarın Diğer Yazıları