ACIRIM TÜKRÜĞE BİLLAHİ…

Akademisyenlerden utananınız var mı?
Hani şu paçavraya imza atanlardan.
Kendi adıma utandım.
Hem de çok!
Başörtüsü mağduru bir üniversite mezunu olarak.
Başörtümden dolayı kampusa alınmayan bir insan olarak.
Meğer okumamızı engelleyen,
başımızı açmamızı isteyen sadece resmi ideoloji değilmiş.
Bugün bu paçavraya imza atan akademisyenlerde işin içindeymiş.
İçinde olmasalardı;
O gün gözü yaşlı, örtüsü başından alınan ve kampustan içeri sokulmayan
inanç mücadelesi verenlerden yana tavır almazlar mıydı?
Almadıklarına göre anlaşılıyor ki;
resmi ideolojinin fakültelerdeki bekçileriymiş.
Paçavraya imza atma cesareti göstermek,
maaşlarını milletin vergilerinden alarak
devlete meydan okumak ve adına
akademik kariyer demek?
Hepsinin ayrı ayrı değerlendirilmesi gerekmez mi?
Gezi kakışmasının çapulculuktan, akademisyenliğe terfi
etmiş  hali gibi gözüken,
bu utanç bildirisine imza koyanlar,
geleceğimizi dinamitleyenler değil de ya nedir?
Liseden mezun olmuş, Anadolu’nun tertemiz
gençleri bu bölücülerden ne öğrenecek?
Paçavraya imza koyanlar ne öğretecek?
Üniversitelerimizin dünya sıralamasına niçin girmediği
şimdi daha iyi anlaşılıyor.
Bir metrekarelik başörtüsüyle uğraşmaktan bilimsel
çalışmaya fırsat bulamamışlar.
Bölücü bildiriye vakit ayırmaktan, uzayın derinliklerine
inememişler.
Acı olanı da milletin vergilerinden maaşlanıyor olmaları.
Hem maaşlarını millet veriyor, hem de millete karşı savaşıyorlar.
Dün gezide çapulcular,
Bugün, adı gezi konmayan kakışmayla akademisyenler.
Becerebilselerdi tıpkı geziye çevireceklerdi.
Önce akademisyenler,
ardından soytarı sanatçılar, terör sözcüleri
ve o bilindik BBC,CNN yayınları yapılacaktı.
Milletin ferasetinde boğuldular.
Hatta ufaktan ufaktan kırmaya başladılar.
Paçavraya imza koyanlar, benim imzaladığım bildiri
bu değil diyerek imzalarını geri çekmeye başladılar.
 
Terör bildirisine imza koyanlarla ilgili 
üniversite yönetimlerinin ağırdan alması da,
kokuşmuşluğun nereden başladığını açıkça gösteriyor.
YÖK ise hala bildiğimiz YÖK.
Milletin, devletin sırtında ağır bir YÜK gibi duruyor.
Dünyanın hangi üniversitesinde böyle bir hareket olsa,
O akademisyenler bir dakika dahi durdurulmaz.
Bizde ise yemlenmeye devam ediliyorlar.

Yazarın Diğer Yazıları