Dünyanın Tek Ortak Dili Gözyaşı

Kim ne derse desin ateş düştüğü yeri yakar.
Uluslar arası hesapların kurbanı masum insanlar.
Çocuklar…
Analar….
Gençler…
PKK üç oy fazla alsın diye Diyarbakır patlatıldı.
Ankara patlatıldı.
HDP baraja takılmasın diye onlarca insan öldü.
Daha doğrusu öldürüldü.
Daha üç gün  önce uluslar arası oyun Fransa da tezgahlandı.
Fransa niçin kurban seçildi.
Derin mesele…
Derin çünkü;
Fransa patlatmasıyla kimler hizaya sokuldu?
Fransa’ya bilinmeyen bir faturayı kimler ödetti?
Arada 130 insan niçin öldü?
Dünyaca sorular peşe peşe gelebilir.
Kanlı senaryoyu bir önceki yazımda yazmıştım.
Asıl bugün sizlerle paylaşmak istediğim bu değil.
Asıl konum  teröre karşı mukavemet.
Şöyle kronolojiyi gözünüzün önüne bir getirin.
Asala saldırılarını bir kenara bırakırsak,
PKK ilk saldırısını 80’li yılların başında yaptı.
Her saldırıda üç beş şehit verdik.
33 şehit verdiğimiz günlerde oldu.
Her gün ocaklara ateş düştü.
Her gün analar ağladı.
Her gün çocuklar öksüz ve yetim kaldı.
Neredeyse 40 yılımız bu alçaklarla mücadeleyle geçti.
PKK kim?
Kimin taşeronu?
Kim adına çalışır?
Bunlar,cevabı olan sorular.
Türkiye ,Menderes ile başlayan,Özal ile devam eden,
Recep Tayyip Erdoğan ile süren güçlü iktidarla büyümesin.
Dünyaya kafa tutmasın.
Terör sorunlarıyla ,iç meseleleriyle ilgilensin.
Terör mücadelesine aktarılan rakamlara baktığımızda
karşımıza neredeyse 750 Milyar dolar gibi korkunç
bir rakam çıkıyor.
Bu parayla bugünkü Türkiye gibi üç Türkiye daha var edilirdi.
Ama yinede dünyanın en iyi 17. ekonomisine sahibiz.
İçerden dışardan saldırılara rağmen,sapa sağlam ayaktayız.
Mukavemetimiz dünyayı şaşırtıyor.
Fakat aynı mukavemet Fransa’da olmadı.
Biranda çöktü.
3 ay OHAL ilan etti.

50 yıldır saldırı oklarının hedefindeyiz ama dimdik ayaktayız.
Fransa ise yediği bir okla yere yığıldı.
Çünkü 50 yıldır benim ülkemdeki saldırıları sadece izlediler.
Okudular.Parmaklarını oynatmadılar.
Yerlerinden kıpırdamadılar
Saraylarında teröristleri ağırladılar.

Hatta Mitterand, biz acılar içinde kıvranırken,
PKK’ya kucak açıyordu.
Avrupa’nın terör hamisiydi.

 
Bugün ise kendileri DAEŞ’in saldırıyla karşı karşıya.
Türkiye onlar gibi yapmadı.
En ağır bir şekilde terörü kınadı ve işbirliği önerdi.
Dönem başkanlığında G20’nin gündemine aldı.
Evet ateş düştüğü yeri yakar.
O ateşin bizi nasıl yaktığını Fransa bugün daha iyi anladı.
Umarız senin teröristin benim teröristim mülahazasına girmez
Adına ne derseniz deyin, silah bu dünyaya ait bir hizalama
aracı olamaz.
Bunu en iyi biz biliriz…


Yazarın Diğer Yazıları