Almanya’dan Binler Selamlar

Batı dünyasında ,hür ve demokrat ülkelerde biz Müslümanlar için bir engel ve istibdat yok.Yeni Asya Almanya temsilcileri ve çeşitli kuruluşlar bu haftada Almanya’ya çağırdılar.Hz.Bediüzzamanın hakka vuslatının 54.sene-i devriyesi münasebetiyle ,üstadı andık ve onun sosyal içtimai ve bilhassa batı dünyasına bakan tespitleri üzerinde durduk,bir manada gönül tellerine vurduk.
Neden biz Müslümanlar için engeller yok ? dedik. Cevaben dediler ki ; İslami imani ve Kur’ani hizmet var hızı ile gayet aheste ve meşru zeminlerde yürümektedir ve hatta diğer bir manada adeta koşmaktadır.Din ve vicdan hürriyetine hiçbir şekilde mani yok.Bilhassa silahla ve kavgalı olmadığı müddetçe Müslümanlara yardımcı olmaktadırlar."
Evet bunun en basit örneği 81 milyonluk Almanya’da resmi kilise sayısı 20 binlerden süratle aşağı inerken,cami ve medrese sayısı 3 binleri aşmaktadır..Buralara çeşitli vesilelerle gelen başta Türkiyeli olmak üzere diğer İslam ülkelerinden gelenler ,yekvücut oluyorlar ve yeni bir caminin temelini atıyorlar veya Hıristiyanlar muattal hale gelen kiliselerini çok cüz’i bir meblağla devrediyorlar, ibadethane olsun diye işlem yapıyorlar..
Hz.Bediüzzaman Ayet ve hadislerin ışığı Nuru ve beşaretleri altında hutbe-i şamiye eserinde “Avrupa ve Amerika islama hamiledir gün gelip doğuracak” ve 15.Mektubunda “Hal-i hazır İsevilik dini hurafat ve tahrifattan kurtulacak hakat-ı islamiye birleşecek ve din kuvvet bulacak İsevilik tabi İslamiyet metbu kalacaktır “diyor ve dedikleri yani hadis ve ayetin tefsirleri tahakkuk etmektedir.
Bilhassa bu gidişimde ve bu davatte Almanya’nın eyalet başkenti olan Düsseldorfta çoğunlukla kaldım ve seminer konferanslar verdim,her gün ayrı bir konu üzerinde durduk ve Hz.Bediüzzamanı andık.Aslında Hz.Bediiüzzamanı andık derken başta her şeyimiz olan ,kainatın tek serveri efendimiz Muhammed aleyhissalatü vesselamdan başlayarak konulara girdik.Çünkü onsuz her şey kararanlık ve çıkmaz sokak…
Buralara gelen Müslümanlarda manevi bir istihdam-ı ilahi var.Bir manada cihad için ülkeleri çölleri kıtaları aşan sahabeleri andırıyorlar.Yani onların varisliğine soyunmuşlar ve onların muhteşem izinde ve özünde gitmeye çalışmışlardır ve çalışmaktadırlar.Çünkü İslami inançta sınır yoktur ülke yoktur,her yer bizim ve Allah’ımızın mülküdür,oralarda islamı yaşayarak ve perde olmayarak ,irşada meşru zeminlerde çalışmalı ve çalışılmaktadır.
Çoklarını sohbetlerimin arasında, vatanlarınıza dönecek misiniz ? dedim; aldığım cevaplar bizi teyid etmekte ve diyorlar ki ; “Bizler buraya alıştık hatta burada doğduk ve bura bizim vatanımız oldu ve buralarda islamı yayıyoruz ve yaşıyoruz ve buranın devletleri bize yardımcı oluyorlar ve iktidarda hangisi olursa olsun sistem devam ediyor..
.. Ayrıca 57 İslam ülkesinin büyük kısmının hal-i perişaniyeti ve oluk gibi kan akması ayet ve hadislere hiç uymayan hareketleri karşısında biz buraları bırakıp kendimizi çocuklarımızı ailelerimizi Ortadoğu girdabına atamayız.Bizler için takdir buralarmış ve yapabildiğimiz kadar buralarda İslam’a imana hizmet edeceğiz,sizler bizlere dua edin sizden başka bir beklentimiz de yoktur diyorlar ”..
Düsseldorf'takiler böyle,Köln’dekiler böyle ve Ahlen'dekiler böyle.Nurullahlar böyle söylüyor İrfanlar böyle,Abdullkadirler böyle Halidler böyle,Sabahaddinler böyle Abdullahlar böyle Mevlütler böyle.Hasılı bay ve bayanları böyle .Bu mezkûr hizmetlere devam ediliyorlar ,Sizlere binler selam gönderiyorlar..Son haftada bu sefer Almanya’da Nurlu mübarek hizmetlerde koşturan ve emeği geçen bütün ihvana binler teşekkürler,tebrikler..


Yazarın Diğer Yazıları