Ankara’da Bediüzzaman Mevlidi

Hz.Bediüzzaman’ın  Kur’an-ı Kerimde “Müminler ancak kardeştir”[1] ayetinin şemsiyesi altında onlarca tefsir ve açıklamalarının ışığında “Kimin imanı varsa o cihetle kardeşimizdir”[2] buyurmuştur.        Said Nursi hazretlerinin 54.sene-i devriyeleri  münasebetiyle Ankara Kocatepe camiinde  14 yıl aradan sonda geçtiğimiz Pazar günü tekrar deruhte edilen  Mevlid-i şerife  binlerce gönül verenler bir fatihanın manevi ruhaniyeti ve niyet-i kübrası içinde katıldılar.
Bu mana bütünlüğü içinde Kürt Türk Arap Çerkez  hasılı Türkiye’de bulunan bütün etnik kökenlilerden herkes imkanlarını seferber  ederek katıldılar.Uhuvvet selinin yanında bir muhabbet seli vardı. Türkiye’nin bir çok yerlerinden otobüslerle  özel otolarla ve hızlı trenlerle gelenler vardı.Uzun zamandır  görmediğimiz  kardeşlerimizle sevgiyle  kucaklaştık ve hasret giderdik.Bizler gibi çokları da hasret giderdiler..
Camiye erken gittiğimden Yeri Asya yayınlarının büyük sergisinin hemen arkasında meşhur mermer musalla taşlarının birincisinde kitaplarımızı imzalamaya ve gelen can dostlarıyla konuşmalara başladık...Elbette Cenaze sallarına gelmeyen mi var.Mevta olarak değil biz hay iken geldik.Fakat alemde “hay iken meyyit” olanlar da var.Sayısız kitap sergilerine ve konferanslara katıldım.Ömrümde ilk defa Cami musalla taşında kitaplarımı imzaladım.Gelenlere  dedim son duraktayız..
Öğle namazında içinin üç katında 25 bin kişi aldığını söylenen camide yer yok idi.Bizler  gibi yüzlerce  kişi dışarıda kaldı.İkinci cemaati bekledik.Aslında buraya yüzlerce hasırın hazır edilmesi ve ekte tutulması lazımdır.Buraya uzaktan gelenler  otobüslerine yedek naylon hasır getirmeli ve giderken de camiye  bağışlamalıdırlar.Böyle muhteşem caminin abdest alma yerleri de bu kadar kalabalığı kaldırmıyor.Keşke yeni tadilatlar yapılsa ne kadar güzel olur.Büyük görkemli diyanet işleri vakfı böyle günlerde keşke cami avlusuna halılar döşese ve saatlerce ayakta kalan bay ve bayan mü’minler otursalar kötü mü olur?
19 Ekim günü caminin içi sıcak fakat dışı soğuktu .Yağmur yağmadı güneşler açtı,yağsa ne olur du ? Fakat bu kadar Görmekli caminin dev açılır kapanır şemsiyeleri olması lazımdır,aynen Medine-i Münevverede  mescid-i şerifteki gibi..Yağmurda yağsa  fırtınalarda kopsa hizmet devam etmesi  lazımdır. Türkiye’de 85 bin caminin avlusunda  bu nevi şemsiye tedbiri var mı ? maalesef yoktur.Kaldı ki burası  başkent Kocatepe camii..
Emeği geçenleri katkıda bulunanları tebrik ediyorum.Uzun yıllar bu mevlidlerin ve uluslararası sempozyumların organizelerinde bulunduk..Hayırlı olsun ve tebrik ediyoruz.İnşaallah gelecek yıl bundan daha iyi olur,her yaş erbabının katılması lazımdır.Türkiye’de çoğu dönem 4 mevsim ,mevsim itibarıyla (1) bir ay öncesine çekilmesi için izin alınmalı ve gayret göstermelidir. Bu itibarla bizler Van ilimizde Hz.Üstad için tertiplediğimiz Mevlitlerimizde herkesin iştirak etmesi için “Haziran Temmuz ve Ağustos” aylarını seçmekteyiz ve her şekliyle de ağırlanmaktadır..
     Netice olarak ; Türkiye sınırlarının da sel gibi kan aktığı ve barut kokularının yayıldığı bombaların düştüğü Suriye Irak sınırları ve milyonları geçen mülteci  Müslüman kardeşlerimizin bulunduğu ve yine Türkiye’nin bir çok şehirlerinde terörü tırmandırmak için düğmeye basıldığı bir hengamede böyle bir mevlid-i şerifin  okunması ve binlerce kişinin katıldığı böyle bir manevi topluluğun sessiz bir deniz gibi gelip gitmesi büyük bir ders-i ibrettir..Mübarek olsun..
 
[1] Hucurat 10.ayet
[2] Kastamonu lah.BSN


Yazarın Diğer Yazıları