RÜYAMDAKİ SEÇİMLER

Esmalardan yansıyan en güzel "Selâm” üzerimize olsun.

 

Sanırım eskilerin "sayılı gün tez gelir” dedikleri kadar varmış. Ülkemizin kaderini ciddi ölçüde etkileyecek seçimlerin vakti geldi. Kadim okurlarım apolitik olduğumu bilirler, bu nedenle siyasi konularda yazmam. Herkes kendi işini yaparsa karmaşa olmaz. Ancak ilginç bir düş gördüm, bunu sizlerle paylaşmak istedim. Belli ki bilincim dışında gizlediklerim açığa çıkmış.

 

Rüyamda üç renkli bir bahçedeyim. Ucu bucağı olmayan kocaman bir alan düşünün. Bir yanımda mor kuşlar, mor çiçeklere konmuş; diğer tarafta turuncu çimlerde otlayan turuncu ceylanlar ve erguvan koruluktaki gölette yüzen erguvan balıklar. Sonsuzluğa uzanan bu bahçedeki üç rengin kesişim noktasında öylece duruyorum. Hepsi harika tonlarıyla kendi renginin saltanatında hüküm süren, muhteşem varlıklar, etrafımda geziniyorlar. Kulağımda inceden bir piyano sesiyle üflenen neyin fısıltısı ve eşlik eden sazın nameleri var. Sanki mesajı olan bir kurgudayım…

 

Aslında toplumlar da böyle yansıyor dış dünyadaki hengameye. Bazılarımız kendisi seçebiliyor ve bazılarımız seçimin içine doğuyor. Zaman ilerleyip bizleri kocaman bireyler yapınca bakıyoruz ki farkına bile varmadan bir renk daha ağır basmış hayatımızda. Okuduğumuz eserler, dinlediğimiz müzikler, tuttuğumuz takım ve hatta yemek zevklerimiz bile bir renkte…

 

İnsan birileriyle etkileşime girmeden yaşayamaz. Bunu uydurmuyorum, yapılan sosyal deneylerle bilimsel olarak ispatlanmış bir gerçek var. İnsan iletişim kurmak zorunda ve bu hayati (ölümcül) bir ihtiyaç halinde! İnsan denen yaratığın binlerce yıllık kısa tarihi de bunu doğruluyor. Rüyamda gördüğümden çok daha fazla renge bulanıyoruz. Onların sonsuz tonlarıyla aydınlanıyoruz. Nihayet kendimiz oluyoruz. Kuantumcası hem herkes gibiyiz hem kimse gibi değiliz…

 

Dünyanın en güzel doğasının en verimli topraklarında, en muhteşem kültürel birikim noktasında hayatımızı idame ettirmek gibi bir lütufla yaşıyoruz. Kimi zaman bu harika ortamı berbat edecek rezil işler yapabiliyoruz ama insanın doğasında var hata yapmak. Yazılarımda sürekli belirttiğim ahlak erozyonu, bizi insanlıktan uzaklaştıran teknoloji ve gözünü hırs bürümüş bir kapitalizme yenik egolarımıza rağmen hayat güzel. Yenilgilerle, acılarla, sorunlarla da güzel…

 

Gördüğüm rüyanın devamını anlatmayacağım. Pek çoğunuz yazıdaki mesajı anlamışlardır. Yakın zamanda, siyasi otoriteyi, çocuklarımızın geleceğini, dünyadaki konumumuzu etkileyecek seçimde oy kullanacağız. Aldığımız kararda kendimizce haklı olduğumuz nedenler olacak. Sonra irademizi temsil edecek kişiler vazifeye koşacak. Kalanlar yine kendi işlerine bakacak…

 

Politik tercihiniz ne olursa olsun, kime ve neden oy verirseniz verin; hepimiz aynı gemideyiz, aynı bahçedeyiz ve benzer renklerle bezenmişiz. Lütfen bunu unutmayın. Maç sonrası kritik yapar gibi sürece katılabilirsiniz. Kendinizce haklı olabilirsiniz. Lütfen saygı yolundan çıkmayın. Unutmayın ki yer, gök ve arasındakiler hep aynı renkte olsa güzellikleri göremezdik.

 

Hayra karşı geliniz.

 


Yazarın Diğer Yazıları