Şehrin Kadri…

Konya’da Kadir gecesi muhteşem geçti. Hep böyleydi, ancak Ramazan’ın son yıllarda yaz aylarına denk gelmesi, insanları açık alanlara çekince şehrin görüntüsü de değişti. Dün şehri üstten görüntülemeye çalışanlar muhteşem bir görüntüyle karşılaştılar. Sultan Selim Camii’nden Kapu camiine insanlar meydan, cadde ve sokaklarda sabah ezanına kadar ibadet ettiler. Sadece orası mı? Dün Konyalılar şehrin her bölgesinde Kadir’i olması gerektiği kadar yaşamaya çalıştı. Şehir sabaha kadar uyumadı. 
 
Bu şehri bunun için seviyorum. Başka şehirler de bilirim. Ancak Ramazan’da Konya gibisi yok. Bu konuda kendi şehrime torpil yapıyor değilim. Az bile yazıyorum. 
 
Şehri Ramazanda ve özellikle Kadir gecesinde böyle görünce iki hadise aklıma geldi. Yazmamın gerekil olduğuna inandım. 
 
Birincisi Mevlana Meydanı düzenlemesi. Meydan düzenlemesi yapılırken bir çok insan yazdı çizdi. Sultan Selim Camii’nin önündeki birkaç ağaç için kıyamet koparıldı. Bilen de konuştu, bilmeyen de… Anlayan da yazdı anlamayan da… Tahir Akyürek süreçte ciddi sıkıntılar yaşadı. Olay ulusal medyaya kadar taşındı. Hatta eski diyanet işleri başkanlarından biri bir gazete röportajında “kıymayın Mevlana’nın ağaçlarına” diyecek kadar bir kısmı zaten kurumuş ağaçları kutsadı. 
O yazıları yazanları dün helikopterle bir gezdirmek lazım diye düşündüm. . Bakalım on binlerce insanın sabaha kadar bu meydanda ibadet ettiğini görünce ne diyecekler?  Özür dileyecekler mi? Veya biz yanlış yapmışız diyebilecekler mi?  İşi sadece eleştirmek için eleştirmek olanlara, düşünmeden yazıp çizenlere, ağzına geldiği gibi konuşanlara ithaf olunur. 
İkincisi sözüm ise Meram Belediye Başkanı Fatma Toru’yu insafsızca eleştirenlere. Başkan cami yıktı diye yaygara koparanlar Kadir Gecesi yeni yapılan Sekine Hatun Camiindeki coşkuyu görünce acaba utanmadılar mı? Türkiye’nin başı örtülü ilk belediye başkanının asla böyle bir şey yapmayacağını bile bile yazıp çizenlerin yüzü dün gece kızarmadı mı? 
O bölgede yapılan düzenlemeler çerçevesinde önceki belediye başkanı döneminde alınan karar gereği, uygunsuz bir yerde bulunan eski ve sağlam olmayan caminin yerine daha büyüğü, daha ihtişamlısı yapıldı. Tek farkı eski camiden birkaç yüz metre ileride, daha uygun bir yerde olması. Çürük olduğu için zaten yıkılacak olan cami için ağıt yakanlar hayatlarının hangi döneminde o camide dünkü coşkuyu gördüler? Cami mi önemli, içinde yapılan ibadet mi? Dün iftar öncesi başlayan özel kadir gecesi programı gecenin geç saatlerine kadar sürdü. Belediye ve Meram Müftülüğü organizasyonuyla düzenlenen gecede binlerce Konyalı geceyi huşu içinde geçirdi. Sağol Toru başkan. Her yaptığın doğrunun yanında olmaya devam edeceğiz. 
Dün şehir gerçekten uyumadı. Biz Kontv olarak programlara yetişmekte zorlandık. Bir taraftan Büyükşehir Belediyesi tarafından Mevlana Meydanında yapılan program, diğer taraftan Meram Belediyesi Tarafından Sekine Hatun Camiinde yapılan program. Musalla Mezarlığında açık havada Namazgâh’ta teravih, tesbih ve teheccüd,  İlahiyat Caminde Enderun usulü teravih,  Kapu camiinin klasik hatimle teravih ve hatimle teheccüd  ve daha bir çoğu.… Ez cümle, iyi ki böylesin Konya, iyi ki sende yaşıyorum. 
Kültür adamı Ahmet Köseoğlu’nun çok hoşuma giden bir şiiri var. “Bu şehir oruç tutar” diye. Klipini yaptırdık ve her ramazanda yayınlıyoruz. Bir de “Bu şehir Kadir’i yaşar, kadri bilinsin diye” yazsa mı ki?  

Yazarın Diğer Yazıları