AYDINLAR OCAĞI VE DEĞERLERİMİZ

 

 

Her hafta bıkmadan, usanmadan, kış- yaz, hiç ara vermeden 20 yılı aşkındır devam eden program yapan bir kuruluş biliyor musunuz? Kovid-19 döneminde çevirim içi olarak yapılan ve hiç ara verilmeyen kültür programının adı; AYDINLAR OCAĞI SALI SOHBETLERİ”

Aydınlar Ocağının kıymetli başlanı Dr. Mustafa Güçlü hep şunu der:

"-Her Salı çıkın gelin. Program var mıydı, yok muydu diye düşünmeyin. Mutlaka bir etkinlik mevcuttur. Eliniz boş gitmezsiniz. Bi de gelirken eşinize, dostunuza haber verin de onlar da yararlansın…”

Bu haftaki sohbette, Seydişehir'in yetiştirdiği gönül insanı, kültür adamı, kanaat önderi 23 Ekim'de hayatını kaybeden Bahattin Paslı anıldı. Programa; oğlu Cem paslı, tarihçi Ercan Arslan, Yazar Nur Dünya Kaplan ve Şair/ yazar Tayyar Yıldırım katıldı.

Seydişehir, Seyyid Harun Veli'nin çabasıyla, gönüllere taht kuran mana şehri. Bu manadan aldığı hızla, mana erlerinin verdiği şuurla yıllardır Konya'dan dünyaya mesajlar veriyor.

Daha önce 07 Aralık 2021 yılında Selçukya Kültür Sanat Derneği tarafından düzenlenen Selçukya Şiir Akşamlarında, Seydişehir'in Necip Fazıl'ı olarak tanınan 81 yaşındaki gazeteci şair-yazar Bahattin Paslı'ya vefa programı düzenlenmişti.

Seydişehir'in; kültür, sanat, edebiyat, ilim, siyaset, fikir ve düşünce alanında yetiştirdiği sayısız insanları mevcut. Bu değerler içinde bir kıymeti tanıdım ki gerçekten hem gönül insanı, hem kültür adamı. Birkaç kez sohbetine katıldım. Aydınlar Ocağında hatırasının anlatıldığı panelde enine boyuna Paslı konuşuldu.

  1. Paslı, 5 Şubat 1941 yılında Konya'ya bağlı Bulumya köyünde dünyaya geldi. Daha sonra Seydişehir Değirmenci Mahallesi nüfusuna kaydedildi.

Babası Paslı oğullarından Seyit Ali oğlu Osmanzade Hafız Mehmet Zeki Bey'dir. Annesi Karamanlı Memiş Efendi kızı Emine Hanım'dır. Mehmet Zeki Bey 1895 yılı Seydişehir Aşağı Mahalle (Değirmenci) doğumludur.

Bahaddin Paslı, kendisinden önce dünyaya gelen dokuz çocuğun vefatından sonra onuncu çocuk olarak doğdu. Konu komşu bu küçük bebeğin de kaderi öncekiler gibi olmasın onu Bozkır'ın Bahadlar Köyü Ocağına götürün dediler. Aile bu tavsiyeye uyar ve küçük bebeğe Bahaddin adı verilir.

Bahaddin Paslı, Seydişehir Merkez ilkokulunda yedi yaşında ilköğrenimine başladı. Okul numarası 108'di. Öğretmeni Feriha Erkoçak Hanım'dır. 9 Haziran 1953'te İlkokuldan Pekiyi ile mezun oldu. 1953- 54 ders yılında Seydişehir Mahmut Esat Ortaokuluna kaydoldu. Birinci sınıfta şiir yazmaya başlar. Şiirleri Seydişehir Gazetesinde de yayınlanır. Okulunda düzenlenen şiir yarışmasında birinci olur. Okul Müdürü ve aynı zamanda Edebiyat Öğretmeni olan Hilmi Çıngıroğlu kendisine Seyahat Hatıraları isimli imzalı kitabı hediye eder. Bu okuldaki öğretmenleri Abdullah Kasap (Matematik), Hilmi Çıngıroğlu (Edebiyat), Mükerrem Ünal (Fransızca), Mualla Kasap (Tabiat Bilgisi) idi. Mehmet Ali Çalış Bey'in Müdürlüğü zamanında (1957-58 öğretim yılında) mezun oldu. Orta okulda bazı derslerden ikmale kaldığı olurdu. Son sınıfta ortaokul hayatını konu edindiği "Uçurumcular” isimli üç perde- Sınıf arkadaşı Emin Uğur Erkoçak idi. Beş yıl boyunca ikisi arasında tatlı bir rekabet vardı. İkincilik Bahaddin Paslı'nın olurdu. Bu oyun Seydişehir, Bozkır, Beyşehir'de oynanır. Genç nesillere müessir bir ibret dersi niteliğindeki bu piyesi dolayısıyla 11.8.1959 da Seydişehir Gençlerbirliği Spor Kulübü Başkanı Ahmet Erdayandı kendisine 50 lira ödül ve takdirname vermiştir. Öğretmen olmayı hayal eden Bahaddin Paslı Öğretmen Okulları imtihanlarına girmek ister. Formları doldurur fakat teslim etmeye muvaffak olamaz. Daha sonra Devlet Konservatuar imtihanlarına girmek üzere Ankara'ya gider. Burada kendi şiirini okur, kendi piyesinin bir sahnesini canlandırır. Jüriden alkış alır fakat Konservatuvar sınavlarını kazanamaz. 1959'da Konya Lisesi'ne paralı yatılı kayıt olur. Babası Mehmet Zeki Bey, Seydişehir'deki bir tarlasını satarak onun yurt ücretini yatırır ve kaydını yaptırır. Paslı, Okulun 4-D Sınıfında 1365 numaralı öğrencisiydi. Bu arada okulun üst sınıf öğrencilerinden Saim Sakaoğlu ve arkadaşları tarafından çıkarılan "Özlem” dergisinde şiirleri yayınla-

Şair Bahaddin Paslı 1961 yılında Seydişehirli Ayşe Demirel Hanımefendiyle evlendi. Altı ay sonra asker olur. 1961-1963 yılları arasında önce İzmir-Bornova'da özel topçu olarak, sonra Erzurum Kars kapı Honesjon Roket Taburunda şoför onbaşı olarak vatani görevini tamamladı. TRT Koro Şefi Erdoğan Tozoğlu tarafından iki ayrı makamda sözleri bestelenen "Muştulu bir Mektup” şiirini Erzurum'da, oğlu Can'ın müjdesini alması üzerine yazmıştır.

 

Muştulu Bir Mektup

 

Muştulu bir mektup aldım sıladan

"Nasılsın sevgili yâr?” diye yazmış

"Yetmez mi? hasretin kalksın aradan

Gel gayrı gel beni sar!” diye yazmış!

 

"Araya şu karlı dağlar gireli

Pek sıcak esiyor hasretin yeli

Vallahi sen burdan gittin gideli

Dünyalar başıma dar!” diye yazmış!

 

"Aylar var kirmanda zaman erittim

Hasreti eğirdim, yumaklar ettim.

El bayram etti; ben boynumu büktüm

Yokluğun ah ile zar” diye yazmış!

 

"Yüreğim kan ağlar, gözüm yaş döker

Hasretin zehiri, gönlüme çöker.

Gel de bir nazlını gör neler çeker

Yüreğim bir tutam kor!” diye yazmış!

 

"Ayrıyım, anadan babadan yârdan

Yoksun ya usandım ben bu diyardan.

Gözyaşım kâğıda boşandı birden

Halimi onlardan sor!” diye yazmış!

 

 

"Yuvamız seninle mahz-ı cennetmiş

Nefesin kimyamız sesin rahmetmiş

Gölgen bile bize büyük, nimetmiş

Sensizlik ölümden zor!” diye yazmış! (08ARALIK 2022)

 


Yazarın Diğer Yazıları