SAVAŞIN GALİBİ HAMAS MÜCAHİTLERİ VE GAZZE HALKIDIR.
Ekonomik Boykot Süreklilik Gerektirir
Anlaşma sürecine olumlu katkı vermek
OLAYLARDAN DERS ÇIKARMAK
Doğa’dan Allah’a…
HASTALIK BİR NİMET MİDİR?
Köklerden Kopuş Kültürel yozlaşma
“Bedr’in Arslanları” kadar şanlı idiniz!!!
Yeni Bir Sayfa…
SİYONİST İSRAİL’İN YIKILACAĞI GÜNLER YAKINDIR
Kazanmak İçin Mücadele Gerek
Musluktan Akan Yalanlar, Akmayan Sular
İNSAN BEYNİNİN İŞGAL EDİLMESİ
İKİ DEYİM
Kim ne derse desin İYİYİZ
Olmaklık Üzerine Bir Aynadan
iPhone 17 almayın, TOGG alın
Basit hatalar ağır fatura
TRAFİK SORUNUN ÇÖZÜMÜ İŞTE BURADA!
Efsanelerin Yemişi
Rakamlarla Otomobil Piyasası
Ülkemizde ve dünyada her şey güllük gülistanlık değil elbette.
Yaşanan sorunların herkes farkında.
Ülkemizi yönetenler de dünyada söz sahibi olanların bir kısmı da gidişatı düzeltmek için ellerinden geleni yapıyorlar.
Kötü gidişatın durması da öyle kolay olmuyor.
Bilindiği gibi dünyada söz sahibi olanların çok önemli bir kısmı kötülüğün baş sorumluları.
Gazze'deki soykırıma Amerika başta olmak üzere, Almanya, İtalya sınırsız destek vermeseydi katil Netanyahu bu kadar ileri gidemezdi meselâ.
Kötü gidişatın mümessillerine herhangi bir şey olmuyor ama onların vereceği kararlar bir soykırımı da peşinden getiriyor, getirdi de nitekim.
Bugünlerde Gazze'deki soykırımın sona ermesi için ciddi bir adım atıldı.
İsrail yan çizse de Amerika'nın baskısıyla anlaşmayı kabul etmek zorunda kaldı.
Anlaşma sürecinde yaşananları biliyorsunuz, hepsini yeniden yazmaya gerek yok.
Türkiye'nin katkısı olmasaydı, en önemli anlarda Türkiye araya girmese, krizi yönetmeseydi şu an anlaşmayı değil soykırımı yeniden konuşuyor olacaktık.
Bu yazıyı kaleme alma sebebimiz bu süreçte ülkemizin başarılarına dikkat çekmek ve bu başarıları hazmedemeyenlere birkaç laf söylemek.
Öyle zannediyorum ki, ülkemizdeki kutuplaşmanın dünyada bir başka örneği yoktur.
Kutuplaşmanın mimarları da bilindiği üzere "Ak Parti geldi ülke böyle oldu” diyorlar.
Önceleri her konuda söz sahibi yalnızca kendileri olduğu için, ülkede her şey normal sanıyorlardı.
Sansınlar, onların bu bilinçli cehaleti üzerine yazılacak çok şey var da kalem oynatmaya değmez.
Kutuplaşmanın mimarlarının zaten anlaşmayla ilgilendikleri de yok.
Onları ne içeriği ilgilendiriyor anlaşmanın ne de Gazze'de akan kanın durması…
Onların tek derdi var…
Erdoğan başarılı olmasın yeter.
İstiyorlar ki:
İsrail saldırılarına devam etsin, Erdoğan'ın kilit rol oynadığı bu anlaşma bir şekilde sona ersin de bayram etsinler.
Bunların içinde maalesef Gazze için yanıp tutuştuğunu söyleyen bir güruh daha var. Evet, iki yıldır ülkemizi İsrail ile iş birliği yapmakla suçlayan, İsrail'e savaş açılmasını isteyen ama şimdiki anlaşmanın mimarının da Erdoğan olmasını hazmedemeyen bir güruh bu… Yazıklar olsun!
Bir de bu anlaşma delinecek diye sürekli diken üstünde duranlar var.
Haklılar da. Bunlar, İsrail'e asla güvenmeyenler…
Şimdi bize düşen İsrail'e karşı gösterdiğimiz tepkinin şiddetini şekil değiştirerek daha da artırmak.
Boykotlara soluksuz bir şekilde devam etmek.
Kamuoyu nezdinde Gazze'yi unutturmamak, herkesin teyakkuzda olmasını sağlamak.
Bu süreç yara almadan atlatılmaz bunu herkes biliyor.
Ama biz barışı savaşa tercih edeceğiz!
Gazze'de sevinen çocukların sevincine ortak olacağız, onların yaralarını sarmak için müthiş bir kampanya başlatacak ve yangına benzinle değil de suyla gideceğiz…
İletişim stratejisi
Ülkenin bağımsızlığını idrak edemeyenler
Hem şeftali hem motor üretmek (Teknofest günlüğü)
Zehirli gelecek gelmesin
Haklıymış gibi tartışmaya çekenler
Görgüsüzlüğün göstergeleri
Laik hutbe verelim
Bağırarak suç bastırmak
Muhaliflerin sevdiği rakip siyasetçi
Yanlış tercih heba eder yılları