KONYA’MIZIN TİCARET İKLİMİ

Anadolu, zaten doğu ile batı arasındaki büyük ticaret yolları üze¬rinde bulunduğundan evvelden beri ticarî noktai nazardan mühim bir mevkie haiz olduğu gibi bu ehemmiyet Selçukî Türk medeniyetinin inşaı zamanında daha ziyade artmıştır. O zamanlar henüz Süveyş ka¬nalı açılmamış ve hattâ Ümit Burnu yolu bile keşfedilmemiş bulundu¬ğundan Şark ile Garp yani Asya ile Avrupa arasındaki yegâne büyük ticaret yolu Anadolu'dan geçiyordu. Bu şiddeti faaliyet ise bir çok kervansarayların inşasını istilzam etmişti. Selçukîlerin ticarete verdikleri ehemmiyeti anlamak için hâlâ ba¬kiyeleri ortada duran bu muazzam kervansarayların intizam ve azame¬tini görmek kâfidir. Ticarete verilen ehemmiyetin sonucu olarak da yollara ve köprülere ehemmiyet verilmiş ve gayet metîn ve asırlarca müddet payidar olan kârgir köprüler vücûda getirilmişti. Selçukî hanlarının Konya'dan itibaren her tarafa doğru adeta şuaat tarzında açılıp uzandığı görülür: Şuam birisi Konya'dan çıkarak batı kuzeye gider ve Afyonkarahisar'da nihayet bulur. Bu hat üzerindeki başlıca abideler: (Dokuzun hanı), (Kadın hanı), (İshaklı hanı)'dır. Diğer bir şua Konya'dan çıkarak doğu kuzey istikametini takiben Sivas'a doğru gider: Bu hat üzerindeki hanlar pek çoktur: Zazadın (Sadettin) hanı, Akhan (Greko-Romen devirdeki Coropassos şehrinin bulunduğu noktada). Sultan hanı, Aksaray, diğer Sultan hanı…. vs. dir. Diğer bir şu'a Ulukışla'dan başlayarak Niğde'den geçer ve Kayseri'de diğer şu'a ile birleşir. Diğer bir şua Konya'dan başlayarak Beyşehir'den geçer ve Alâiye (Alanya)'de nihayet bulur. Velhasıl bütün bu hanlar, hem hâlâ arkeologların ve sanayii nefi¬se erbabının vecd ve hayretlerle nazarı temaşalarını üzerinde tevfik edecek kadar bedi, birer eseri san'at, hem de asırlarca müddet şark ile garp. şimal ile cenup arasındaki iktisadî ve ticarî faaliyetin temami inkişafına hadim ve her türlü istirahati, huzur ve sükûnu cami birer melce (sıığınak), birer penah olmuşlardır. Osmanlılar Zamanında Anadolu Ticaret Yollan ve Hanları:  Osmanlıların Bizans ve Selçuklulardan devraldıkları İpek Yolu üzerindeki yolların bir kısmı tekerlekli araçların geçmesine elverişli düz yollardır. Büyük bir kısmı ise kervan ulaşımına imkan tanımakta¬dır. Yine Osmanlılar kervansaray, köprü gibi bayındırlık tesisleri kurulup geliştirilmiştir. Bu durum daha çok Selçuklulardan miras kalan Anadolu için geçerlidir. Konya ve Civarında Osmanlı Hanları - Bezirciler Hanı - Mumbiç Hatun Hanı - Nizamiye Hanı - Selçuk Hanı - Hoca Mezit Hanı - Bayram Paşa Hanı - Han (Alaca Han'da) - Lala Mustafa Paşa Kervansarayı - Pamukçu Hanı - Rüstem Paşa Hanı - Buzlukbaşı Hanı Osmanlılarda Ticari Yollar Şebekesi: Osmanlılar İstanbul merkez olmak üzere ülkeyi önce Rumeli ve Anadolu ciheti olarak iki bölgeye ayırmış, sonra her bölgeyi de Sağ Orta ve Sol Kol olarak bütün yol şebekesini bu 6 anayola bağlamışlar dır. İstanbul'dan başlayan bu yolların istikametleri şöyledir: Rumeli cihetinde Sağ Kol (Vize-Aydos-İsmail-Akkirman-Özi Kırım), Orta Kol (İzmît-Sofya-Niş-Belgrad- ….) ve Sol Kol (Tekirdağ Malkara-Dimetoka-Selânik-….). Anadolu cihetinde Sağ Kol (Eskişehir-Konya-Adana-Antakya… Orta Kol (İzmit- Bolu-Merzifon- Tokat- Sivas-Malatya- Diyarbakır-Musul-Kerkük-Bağdad -Basra ….), Sol Kol (Merzifon'da Orta Kol'dan ayrılarak Erzurum-Kars-Tebriz). Bu yollar üzerinde arazinin topografyasına göre 3 ilâ 18 saat aralıklarla değişen menzilhâneler kurulmuştur. Ayrıca bazıları yüzyıllardır kullanılan "kuzey kervan yolu İstan¬bul - Bolu - Amasya - Tokat - Şebinkarahisar - Erzurum - İran, Kayseri yolu Sapanca - Geyve - Beypazarı - Ankara - Kayseri, Hac yolu (Şam üzerinden Mekke ve Medine'ye ulaşır), Bursa - İzmir yolu, Bursa -Çanakkale yolu gibi ticaret yollan da vardır. Bunların üzerinde menzilhanelerden ayrı her biri bir kale niteliğinde sivil konaklama tesisleri olan kervansaraylar ve hanlar bulunur. Ayrıca dağ başlan, tehlikeli geçitler gibi ulaşılması zor, ıssız noktalarda yol emniyetini sağlayan bir de derbent teşkilatı vardır. Karayollarını kesen nehirlerin köprü yapımına imkân vermeyen bölümlerinde karşılıklı geçişler için çoğu kez bedava yararlanılan vakıf gemiler işletilmiştir. Osmanlılarda Ticari Ulaşım Muhafazası: Koruyucu Dervişler: Ulaşım güvenliğinin sağlanması için zavi¬yeler yaptırılmış ve buralarda dervişler görevlendirilmiştir. Koruyucu Derbendler: Sonraları bu amaçla derbent teşkilatı oluşturulmuş, Anadolu'da 2.288 ve Rumeli'de 2.906 aile, avarız vergi¬lerinden muaf tutularak bu işle görevlendirilmiştir.

Yazarın Diğer Yazıları