Oruç Neyi Tutar Selman!

Bilge Kral Aliya İzzetbegoviç,

"İslam, Müslümanları kardeş ilan etti.

Ancak Müslümanlar kardeş değiller.

Hatta başkalarının uğruna,

birbirleriyle savaşmaktalar…”

Bilge Kralı'ın sayısız sözlerinden biri de

Ümmet ile Müslümanlarla ilgiliydi.

Ne acı değil mi?

İngilizler istedi Ortadoğu ahalisi Osmanlıya 

başkaldırdı. Trump istedi Selman,

380 milyar dolar çıkardı.

Katar'a bir atarlan dediler,

O da pisliğini çıkardı.

Ve müstemlekeleri…

Ne acı…

Ne yazık…

Ne vahim…

Hani tut bizi ey oruçtu?

Hani gelenin keyfi için geçmişe kalkıp sövülmezdi?

Hani ancak inananlar kardeşti?

Oruç neyi tutar Selman?

Sen tutmadıktan sonra…

Sen aç kalmayı yeğlemişin!.

Keşke oruç tutmayı deneseydin.

Ümmetin içinden hakem yada hakemler mi bulamadın ki;

Katar'a batı gazıyla atarlandın?

İsrail'i gördün mü nasılda sevindi!

Sevindirdiniz dersek daha doğru olur.

İslam dünyası için gece gündüz çalışan Uzun Adam'ı yordunuz.

48 saatte en az 48 ülkeyle telefon diplomasisi yürüttü.

Eninde sonunda çözülür ama, ümmet,

bu ramazanda da Selmanlar yüzünden ,

Sisi alçakları  yüzünden batıya  parçalı görüntü verdi.

Umarım bayramı bayram gibi yaşarız.

Sezai Karakoç'un şiirinde doğasına,

kokusuna, ırmağına hayran olduğumuz

İslam dünyasının,yöneticisine de hayran olmayı 

çok isterdik.

”Açar elbet bir gün gönlümüzün çiçekleri,

Görülmemiş fizik ötesine ait çiçekler,

Mesnevi'nin, Manevi'nin;

İhya'nın, Mektubat'ın;

İstanbul'un, Bursa'nın;

Diyarbekir'in, Konya'nın;

Erzurum'un, Bağdat'ın, Şam'ın;

Kahire'nin ve bütün Afrika'nın,

Mekke'nin ve Medine'nin gülleri,

Ne tükenmezdir İslam'ın şehirleri,

En büyüğünden en küçüğüne,

Hangisini ansam, eksik kalır;

Sayılmaz güzellikleri iyilikten,

Kuala Lampur'dan Darüsselam'a kadar,

Ve ayrıntılar ayrıntılar, ayrıntılar…”