ACI AMA GERÇEK!


Bugünlerde... Mallarımız arttı, keyfimiz azaldı. Daha büyük evlerde kalıyoruz ama daha küçük ailelerde yaşıyoruz. Konforumuz arttı ama zamanımız daraldı. Diplomamız bol ama sağduyumuz az. Uzmanlıklar arttı ama sorunlar çoğaldı. İlaçlar çoğaldı, hastalıklar arttı.

Sorumsuzca para harcıyoruz ama az gülüyoruz. Trafikte çok hızlıyız ama çabuk parlıyoruz. Aksam geç yatıyor, sabah yorgun kalkıyoruz. Az kitap okuyor, çok televizyon seyrediyoruz. Varlığımızı arttırdık ama değerlerimizi yitirdik. Çok konuşuyor ama az gönül veriyoruz ve bol yalan söylüyoruz.

Para kazanmayı öğrendik ama yuva kurmayı beceremedik. Hayata yıllar ekledik, yıllara hayat katamadık. Aya kadar gidip dönmeyi biliyoruz ama komsumuza geçmek için karşıya geçmiyoruz. Uzaya ulaştık ama ruhun derinliklerine inemiyoruz. Havayı temizledik ama ruhları kirlettik. Atomu parçaladık, önyargılarımızı yıkamadık.

Çok yazıyor ama az gelişiyoruz. Daha çok plan yapıyoruz ama daha az sonuç alıyoruz. Acele etmeyi öğrendik ama sabırlı olmayı asla... Gelirimiz arttı, karakterimiz zayıfladı. Tanıdıklar çoğaldı, dostlar eksildi. Çabalar arttı ama mutluluklar azaldı. Bilgisayar ağları kuruyoruz, bilgi otoyolları inşa ediyoruz ama kendi aramızdaki iletişimde zorlanıyoruz.               

"Dünya Barışı" der, silahlanırız! Daha mutlu olmak için "somurtarak" çalışırız. Yani bugünlerde... Eve çift maaşın girdiği ama çiftlerin boşandığı... Güzel evlerin yuva olamadığı... Kısa seyahatlerin, kâğıt mendil gibi ilişkilerin... Yıka çık gönüllerin, tek geceliklerin... Kilo dertlerinin ve her derde deva vitaminlerin... Vitrinlerin dolu ama gönüllerin boş olduğu günlerde yaşıyoruz!

Bütün bunlar gerçek, gerçek olmasına da pekii, nasıl olmalı ne şekilde davranmalıydık?

Daima düşünmeli, susmamız konuşmamızdan az olmalı... Konuşurken, söylediklerimizi yeniden söylememeli, dünya işleri için hemen öfkelenmemeli hele öç almak gibi duygulara kapılmamalı… Küfürden ve kötü sözlerden uzak kalmalı, affedici olmalı… Zengin ya da fakir kişiliklere saygı duyulmalı…

Kimseyle çekişmemeli, boş şeylerle uğraşmamalı… Umanı, umutsuzluğa düşürmemeli… Hoşlanılmayan şeyler hakkında susmalı hiç kimseyi yüzüne veya arkasından ayıplamamalı… Kusur aranmamalı… Övgüye itibar etmemeli… Her zaman ağırbaşlı olmalı…

Konuşurken anlaşılır olmalı, konuşanın yüzüne bakmalı, yardım için geleni geri çevirmemeli… Sıkıntılı hallerde bile öfkeyi yutmalı, bağırmamalı… Fakir ve garibanı küçümsememeli, yemekte ayırım yapmamalı… Gösterişten uzak kalmalı…

Özellikle özür dilemeyi ve teşekkür etmeyi unutmamalı insan.

Selam ve dua ile…


Yazarın Diğer Yazıları