AFFETMEK BÜYÜKLÜKTÜR!

Affetmenin ne olduğunu yalnız cesurlar bilir. Yüreksizlerin tabiatında af diye bir şey yoktur. Bu tip insanlar, fütursuzca konuşarak yüce Yaratıcıya karşı hem saygısızlık ve hem de hakaret yapmış olurlar. “Allah gelse affetmem” kavramı çok iddialı ve çok büyük bir günahtır.

Bir çiçeği bile doğru dürüst büyütemeyen aciz insanoğlu, haşa Allah'tan daha merhametli değildir ki, kendisini affetmeye en layık birisi olarak görebilsin. Sosyal hayatımız içerisinde, bağışlamamız gereken, hoşgörüyle bakabilmemiz gereken durumlar vardır.    

Yapılan hatalar her halükarda anlayış bekler. Hatayı yapanlar ise affedilmeyi... Bunun içinde bir daha aynı hataya düşmeyeceğim anlamında bir özür beyan edilir. Sonuçta ölümlü bir hayatın bizle- kazandırdığı nedir ki, affetmek erdeminden başka?

Allah'ın sevmediği bu sorumsuz gerçeğin bilincine varmak, en akıllıca iştir. Bir gün trenle seyahat eden birisi tesadüfen son derece huzursuz olan genç bir adamın yanına oturmuş. Bir sure sonra, genç adam, uzak bir hapishaneden henüz çıkmış bir mahkûm olduğunu açıklamış.

Mahkûmiyeti ailesine o kadar utanç vermiş ki, ne ziyaretine gelmişler, ne de bir mektup yollamışlar. Ama fakir oldukları için seyahat edemediklerini, cahil oldukları için mektup yazamadıklarını umuyor; her şeye rağmen kendisini affetmiş olmalarını hayal ediyormuş.

Ailesinin işini kolaylaştırmak için, kendilerine mektup yazıp tren kasabanın eteklerindeki çiftliklerinden geçerken bir işaret koymalarını söylemiş. Ailesi kendisini affetmişse, raylara yakın bir elma ağacına beyaz bir kurdele bağlayacaklarmış.

Eğer kendisinin geri dönmesini istemiyorlarsa, hiç bir şey yapmayacaklar, o da trende kalıp Batıya gidecek, belki de bir serseri olacakmış.

Tren, kasabasına yaklaşırken heyecanı o kadar artmış ki, pencereden dışarı bakmaya cesaret edemiyormuş. Kompartıman arkadaşı kendisiyle yer değiştirip onun yerine elma ağacına bakacağını söylemiş.

Bir dakika sonra elini genç mahkûmun koluna koymuş, “Şuraya bak” demiş. Göz pınarlarında biriken yaşlarla gözleri parlıyormuş. Her şey yolunda, bütün ağaç bembeyaz kurdelelerle bezenmiş”

O anda bir ömrü zehirleyen tüm acılar, adeta, birden dağılmış, kaybolmuş. “Affetmezseniz sevemezsiniz. Sevgisiz hayat da anlamsızdır”

Selam ve dua ile…
 


Yazarın Diğer Yazıları