AKIL

Akıldan başka her şey çoğaldıkça ucuzlarmış... Nedir ki bu ucuzlayan şeyler? Ne değildir ki, her şey… O zaman bunu karşıt mecazla ifade edelim. Bunu yaparken çoğalan şeylerin ucuz ve anlamsızlaştığını düşünelim!

Mesela: Gözyaşı, fazlası ifrad... Su, israf… Yemek, obezite tercihi… Mal-meta, Karun'un sonu… Aşk, fani beşer, düz yolda şaşar… İnsan, sorunlar yumağı… Evlilik, alışkanlıklar zinciri… Huy, sıkıntı… Arkadaş, tehlikeye davetiye… Hastalık, akıbetin sonu… Aptallık, cehalet… Nefs, huzursuzluk… Ölüm,  kıyamet… Vs.

Peki, akıl çoğalırsa neler olur. Neler olmaz ki? O zaman bunu da mecazla ifade edelim. Bunu da bu doğrultu da düşünelim!

Mesela: Gözyaşı, ruhun aynası... Su, temizlik… Yemek, ihtiyaç… Mal-meta, olması gereken… Aşk, insanın mecburiyeti… İnsan, eşrefi mahlûk… Evlilik, kaçınılmaz… Huy, iyi niyet… Arkadaş, ayakta kalmak… Hastalık, sağlığın teşekkürü… Aptallık, geri dönüş… Nefs, özveri… Ölüm,  vuslat… Vs.

Herkes bunu düşünedursun biz, düşüncesiz meylin hayatın tüm güzelliklerine karşı inatla ayak diretmesidir diyoruz. Bunu şöyle açıklayalım: “Aptallar akıllılardan pek az şey öğrenirler, ama akıllılar aptallardan çok şey öğrenirler.”

Bir gün, bir adam ellerini açıp yalvardı: '”Allah'ım benimle konuş!'' dedi. Tam o sırada bir çayırkuşu adamın bahçesinde en son şarkısını söylüyordu, ama adam çayırkuşuna kulak vermedi ve devam etti yakarmaya: ''Allah'ım benimle konuş!''

Az sonra hava kapandı, gök gürültüsü ve şimşekle birlikte yağmur yağmaya başladı. Fakat adam dinlemedi, yakarmaya devam etti: ''Allah'ım! Seni görmeme izin ver!''

O böyle yalvarırken, sağanak yağmur sona ermiş ve güneş bütün ihtişamıyla ışıklarını adamın evine kadar taşımaya başlamıştı. Fakat adam bu manzaraya aldırmadı bile. Her gün gördüğü bir şey değil miydi bu? Yalvarmaya devam etti: ''Bana bir mucize göster Allah'ım!''

O böyle yalvarırken, yakınlardaki evlerden birinden yeni doğmuş bir çocuğun ağlayışları geliyordu kulağına, ama adam bunu da farketmedi. Üzüntüden ağladı adam: ''Allah'ım, cevap ver bana! Burada olduğunu bilmemi sağla.''

O sıra, bir kelebek adamın koluna kondu ama adam öbür eliyle kelebeği iteleyip kovdu ve ağlamaya devam etti: '' Allah'ım neden bana cevap vermiyorsun?''

Demek istediğim buydu.

Selam ve dua ile…
 


Yazarın Diğer Yazıları