DUVARI AŞAMIYORSAN, BİR KAPI AÇ!

Şu yaşadığımız hayat öylesine sürprizlerle doludur ki, “bittim, mahvoldum!” Dediğiniz bir anda hiç ummadığınız bir yerden size yeniden bir kapı aralanabilir. Yani yaşarken ve hala nefes alıyorken asla ümidimizi kaybetmemeliyiz.

Çünkü her yeni yeni fırsatlar bizi genellikle sıkıntılı anlarda ziyaret eder. Farkına varabilirsek, bize bu bir kurtuluş yoludur.  Bir kapımız mı kapandı, olsun, başka bir kapı açılır. Nereden bileceksin ki? Üzülmende boşa gidecek…

Konumuza emsal teşkil eden bir örnek hikâye ile açıklamak daha doğru olur. Genç Macar Sanatçı Arpad Sebesy, multimilyoner Elmer Kelen'in portresini yapmak için görevlendirilmiş… Görev çok zor, çünkü Kelen sadece üç kısa poz vermeye razı olmuş.

Sonuçta, Sebesy portrenin çoğunu ezberden yapmak zorunda kalmış. Kısıtlamalara rağmen, Sebesy portrenin Kelen'e yeterince benzediği görüşüne varmış. Ancak, Kelen aynı fikirde değil tabi… Kibirli milyoner, resmin kendisine benzemediğini öne sürerek portrenin parasını ödemeyi reddetmiş.
 
Genç ressam resmini yapabilmek için saatlerce titizlikle çalışmış ama aniden bunu gösterecek hiç bir şeyi olmadığını fark etmiş. Milyoner stüdyodan ayrılırken, genç ressam bir ricada bulunmuş:
 
-Portreyi size benzemediği için reddettiğinizi belirten bir mektup yazabilir misiniz? Demiş.

Milyoner Kelen, bu kadar kolay kurtulduğuna sevinerek razı olmuş. Aylar sonra, Macar Sanatçıları Derneği, Budapeşte Güzel Sanatlar Galerisi'nde genç ressam bir sergi açar. Bu arada Kelen’e bir telefon gelir. Galeriye çağrılmaktadır.

Milyoner adam bu davet üzerine gelmek için işini gücünü bırakmış ve bir solukta galeriye gelmiş. Biraz sonra galeriye geldiğinde genç ressamın yaptığı portresinin, üzerinde "Bir Hırsızın Portresi" etiketiyle teşhir edildiğini görmüş.

Mağrur milyoner resmin indirilmesini ister ama Müdür reddeder. Kelen, bu kez de resim kendisini topluma alay konusu edeceği için dava açmakla tehdit eder. Bunun üzerine müdür Kelen'in resmin kendisine benzemediği için almayı reddettiğini belirten imzalı mektubunu çıkarır.

Milyoner artık resmin parasını ödeyip almaktan başka çare kalmadığını anlar. Genç sanatçı sadece son gülen olmakla kalmamış, aynı zamanda güçlüğü karlı bir alışverişe dönüşmüştü. Çünkü milyoner resmi almaya kalktığında fiyatının eskisinden on kat daha fazla olduğunu görmüştü.

Görüldüğü gibi, güçlüklere teslim olmayı kabul etmemişti. Bunun yerine öfke ve acıya teslim olmaktansa yararlı bir kapı açacak bir yol düşünmüştü. Kısaca ressam değerli bir prensip keşfetmişti:

Yeni fırsatlar bizi genellikle sıkıntılı anlarda ziyaret eder, çünkü bir kapı kapanırsa, başka bir kapı açılır.

Selam ve dua ile…


Yazarın Diğer Yazıları