GAZZE

Eski şehir Gazze'nin merkezinin esas kısmını oluşturur. Kabaca iki kısma ayrılır; Kuzey kısmı Daraj bölgesi (aynı zamanda Müslüman bölgesi olarak da bilinmektedir) ve Güney kısmı Zeytun bölgesi (burası da Hıristiyan bölgesi olarak bilinmektedir).
21. yüzyılın tarih sahnesi İsrail’in Filistin ve Gazze üzerindeki zulümleriyle başlamıştı. Dünya susacak ve İsrail sahayı boş bulacaktı. Adeta bir soykırım mücadelesine girişti. 28 Eylül 2000 tarihinde, El Aksa İntifadasının başlamasından sonra Gazze şehri çeşitli tarihlerde İsrail'in hava saldırılarına uğradı.
Filistin İnsan Hakları Merkezi, İsrail'in 27 Aralık 2008 - 18 Ocak 2009 tarihleri arasında Gazze'ye düzenlediği saldırılarda 960'ı sivil toplam 1.434 kişinin öldüğünü açıkladı. Açıklamaya göre ölen sivillerin 288'i çocuk, 121'i ise kadın. Yaralı sayısı ise, Sağlık Bakanlığı kayıtlarına göre 1.606'sı çocuk 828'i kadın olmak üzere 5.303 kişi.
İngiltere'den yola çıkan "Filistin'e yol açık" adlı uluslararası yardım konvoyu Mısır'lı yetkililerle çıkan anlaşmazlıkların kısmen aşılmasıyla Gazze'ye hareket etti ve bazı araçlar sınırdan Gazze'ye geçti.
Rotamız Filistin" Konvoyuna Saldırı…
İsrail Deniz Kuvvetleri'ne bağlı Şayetet 13 komandoları, içerisinde gazetemiz genel Müdürü Sayın Mustafa Tatlısu ve kameramanımız Bilal Çalıkuşu’nun da bulunduğu, Gazze'ye insani yardım ulaştırmayı hedefleyen gemilerden Mavi Marmara'ya çıkarak ateş açtı.
Baskında 8 Türk ve 1 Türk asıllı Amerikan vatandaşı öldü. Bu hadiseden sonra Mısır, Refah sınır kapısını açtı. İsrail, ablukayı hafifletti ve Gazze'ye girecek malzemeler listesini güncelledi. Öldürülen dokuz Türk vatandaşının isimleri Gazze'deki bazı sokaklara verildi. Türkiye-İsrail ilişkileri durma noktasına geldi.
Hatta Sayın Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’a, Amerikan Musevi cemaati tarafından verilen ödül bile geri iade ediliyor. Hem de cesaret ödülü! Çünkü başbakan ülkedeki Musevilere insan muamelesi yapmıştı.
Üstelik bu ödül ajc tarafından bugüne kadar sadece on kadar kişiye layık görülmüştü. Hem de bunlar arasında İsrailli veya Musevi olmayan tek kişi Recep Tayyip Erdoğan’dı. Şimdi iade ediyor. Haklı da…
Kıbrıs savaşında bize ambargo koyan Amerika’ya, verdikleri madalyaları Koreli Gazilerimiz iade etmemişler miydi? Biz ulus olarak kıymet biliriz, fedakârız. Yeter ki kıymetimiz biline! Haksız yere yeter ki kan dökülmeye!
Yeter ki, kendisinde atom bombası varken, elinde silahı bile olmayan masum ve savunmasız insanları terörist ilan edilmeye… Yeter ki, insanlık dışı vahşet uygulanmaya… Allah’ım! Bu zalimleri sana havale ediyoruz.
Selam ve dua ile…