HER TERCİH BİR VAZGEÇİŞTİR

Başarı bir verişmiş; bir şeyi alabilmek için bir şeyi vermek, diğerlerinden vazgeçmek gerekiyormuş.
Örneğin evlilik sadece birisi için karar almak ya da diğerlerinden vazgeçmek değil midir? Hayat boyunca yapacak birçok iş çıkar karşınıza. Birinde karar kılarken diğerlerinden vazgeçersiniz.

Hayatta başarılı olmak için tek bir iş yapmak gerekiyor. Başka türlü işinize yoğunlaşamazsınız. Çok ortaklı bir iş yapsanız da en iyi bildiğiniz işe yoğunlaşırsınız. İstemeseniz de yine bir tercih yapmak zorunda kalırsınız.

Başarılı olanlar hep bir tek şey yapmışlar. En iyi olmak için önce tercihinizi yaptığınız iş de ön yargıdan çok kolayca işin içinden çıkmayı tercih etmek tabi ki en mantıklısı… Yoksa bir takım ekonomik sıkıntıya düşmek içten bile değildir.

Hayatın kendisi tasarruftur. Tasarruf gerek her iş de… Bunu farkettiğiniz de başlarsınız her şeyden kesintiler yapmaya… Bunu yaparken arzu ettiklerinizden yine ödün vermiş, alamadığınız için vazgeçme tercihinizi kullanmışsınız demektir.

Bu tasarruf belki çok acı gelir ama yine de yapmak zarureti vardır. Tabiatınıza uygun olmadığını düşünseniz bile… Mesela taksiyle gitmeniz gereken bir yere dolmuşu tercih etmek gibi… Madem tasarruf gidilecek o halde bu uygulama da kaçınılmazdır.

Göreceksiniz ki seçim yaptığınız her şeye karşılık yapamadığınız, yapmamak zorunda kaldığınız durumlarda bir kaybediş yaşayacaksınız. Zira 'Her seçim bir kaybediştir' Her tercih bir vazgeçiştir. Bu sıralamalar çoğaltılabilir.

Özellikle hayatın gerçekleri kararlı olmanızı bekler. Kararsız kaldığınız da size acımasız yüzünü gösterir. Sabah işe gitsem mi, gitmesem mi… Bugün ne giysem acaba? Şunu giysem mi, giymesem mi? Hadi sabah kahvaltısı belli de, öğle yemeğinde ne yesem acaba? Bugün bir film seyretsem acaba hangisi? Seçim zamanı mı geldi. Gerçi kararım belli ama şu parti de mantıklı,  acaba ona mı oy versem?

Herkes, her an sizi ısrarla bir tercihe zorlar. Yastığınıza teslim olmuşsanız, belki dışarıda ışıltılı bir günden vazgeçmiş olursunuz. Bahar esintileri taşıyan bir elbise belki o gün yaşamınızı ışıldatabilecekken ağırbaşlı bir sadeliğe karar vermekle muhtemel bir tam şıklığı tepersiniz.

Belki yemediğiniz musakka, ısmarladığınız İzmir köfteden daha lezzetlidir. Ya da öbür kanaldaki film, o anki ruh halinize daha uygundur. Ama yaşam, vazgeçtiğiniz şeye ilişkin ipucu vermez. Geri dönüp, o günü gökkuşağı desenli bir elbiseyle yeniden yaşama şansınız yoktur.

Bu seçim oyununda vazgeçtiğiniz şey, seçtiğinizden daha değerliyse pişmanlık kaçınılmazdır. Ama neyin değerli olduğunun kararı da yine size aittir. Ve vazgeçtiğiniz şey bazen bir saray, bazen şöhret sahnesinin parıltılı neonları da olsa, çoğu zaman gözünüz hiç arkada kalmaz.

Hayata bir başka gözle bakmayı öğrendiyseniz, bu seçimde kazandıklarım sananlara yalnızca
acıyarak gülümsersiniz. Her şeyin sıradanlaştığı bir dünyada bazen kaybetmek en doğru seçimdir.
Ve o dünyada en yerinde tercih; vazgeçiştir.

Selam ve dua ile…


Yazarın Diğer Yazıları