İNGİLİZ HEGEMONYASI!

Bildiğiniz gibi hegemonya bir devletin başka bir devlet üzerindeki siyasal üstünlüğü ve baskısı anlamına geliyor. Egemen bir iktisadi karar biriminin diğer iktisadi karar birimleri üzerindeki iktisadi, sosyal, kültürel, ideolojik üstünlüğü ve baskısı da denilebilir.

İngiliz Hegemonyası dedim çünkü asırlarca İngiltere yarımadasından tüm dünyaya bu ibareyi yapıştıra yapıştıra gitmişler. Hak-hukuk tanımamışlar. En sinsi politikayı izlemişler. Yetmemiş Amerika kıtasına yerleşerek üçbuçuk İsrail’le bütün ülkelere kafa tutuyor.

Amerikalı gazeteci Margareth Lurke, Mahatma Gandi'ye şu soruyu sordu: "İngiltere'de okudunuz, İngiltere'de bir süre çalıştınız, sonra Hindistan'a döndünüz ve... İngiltere'ye başkaldıran ilk Hintli siz oldunuz. Bunu nasıl açıklarsınız?"
Bu soruya Gandi'nin yanıtı şöyle oldu: "Çünkü İngiltere'de, bir İngiliz gibi düşünmeyi öğrendim." Gandi, başka bir konuşmasında ise bu konudaki görüşünü şöyle özetledi: "Hindistan'a hizmet edebilmek için, Hindistan'a ihanet ettim…
Hint felsefine göre bir lokmayla doyulur, bir hırkayla örtünülür. Aç bir kişi bir Hintli ‘den, önündeki lokmasını isterse, Hintli, duraksamadan lokmasını ona verir; çıplak bir kişi sırtındaki hırkasını isterse, Hintli yine duraksamadan hırkasını çıkarır, o çıplak kişinin sırtına giydirir.
Ben işte bu felsefeye ihanet ettim. 'Vermeyin lokmanızı, vermeyin hırkanızı' dedim. 'Ayrıca, bir lokmayla da, bir hırkayla da yetinmeyin, daha fazlasına sahip olmayı isteyin ve çalışın...' » Dedikten sonra şu nükteli sözleri söyler:
“Bizi yok edecekler şunlardır: İlkesiz siyaset; vicdanı sollayan eğlence; çalışmadan zenginlik; bilgili ama karaktersiz insanlar, ahlâktan yoksun bir iş dünyası; insan sevgisini ak plana itmiş bilim; özveriden yoksun bir din anlayışı”.

“Dinler aynı noktada birleşen farklı yollardır. Aynı amaca ulaşacak olduktan sonra ayrı yollar seçmemizin ne önemi olabilir? Dünyada görmek istediğiniz değişikliğin kendisi siz olun. Başka yaşa ki, başkaları da varolabilsin. Bir insan yaptıklarının toplamıdır. Sevgi dünyadaki en incelikli güçtür”.

“Göze göz, dişe diş düşüncesi bütün dünyayı kör edecek. Güç fiziki kapasiteden değil, boyun eğmeyen iradeden gelir. "Batı uygarlığı hakkında ne düşünüyorsunuz?" sorusuna verdiği yanıt Önce önemsemezler, sonra gülerler, sonra kıskanırlar, en sonunda ise yenilirler...

Düşmanın feraseti Gandi’yi feylesof yapar adeta… Biraz düşününce aklım uçuyor “acaba mı kiii!?” Gibi bir düşünce beni tapınakçılara, geziye, F Tipine, 17’sine, rahmetli Erbakan’a kadar götürüyor. Kafam karışıyor.

Sonra Çanakkale aklıma geliyor. Çanakkale’de de ilk darbe bunlardan gelmemiş miydi? Sonuç; tarumar edilmiş bir ülke, 250 milyon şehit, eğitimsiz kalan vatanımın insanları… Allah’ım! Sen bizlere uyanma hissi ver, hidayet ver ve aklımıza sahip çık. Âmin.

Selam ve dua ile…


Yazarın Diğer Yazıları