KABİLİYETİ YOK ASLA ADAM OLMAZ

Bazı kişiler özellikle kendi evlatları veya kardeşleri hakkında ön yargılı olarak bir takım sözler sarfederler. Yetenekleri anlaşılmadan böyle sözler sadece kırıcı olur. Kendisine olan saygınlığını kaybederler.

Kalkıp ta kızgınlıkla “Kabiliyeti yok, asla adam olmaz” diyerek bir yargıya varmak, kişiyi yanıltabilir ve gelecekte utandırabilir. Öncelikle kişinin kabiliyetlerini tanımak gerekir. Kabiliyetin mektebi yoktur. İçinde o cevher yoksa talim ile de olmaz. Şu hikâyede olduğu gibi…
Çok soğuk bir kış günü padişah, tebdili kıyafet gezmeye karar vermiş. Yanına baş vezirini alıp yola çıkmış. Bir dere kenarında çalışan yaşlı bir adam görmüşler. Adam elindeki derileri suya sokup, döverek tabaklıyormuş.

Padişah, ihtiyarı selamlamış: “Selamünaleyküm ey Pir'i fani...” Deyince adam selamını almış. Padişah merak içinde sormuş: “Altılarda ne yaptın?” Diye… Adam: “Altıya altı katmayınca, otuz ikiye yetmiyor... “ Demiş.

Padişah gene sormuş: “Geceleri kalkmadın mı?” Adam: “Kalktık... Lakin ellere yaradı...” Deyince Padişah gülmüş: “Bir kaz göndersem yolar mısın?” Demiş, adam gülmüş: “Hem de ciyaklatmadan.” Karşılığını vermiş. Padişahla baş vezir adamın yanından ayrılıp yola koyulmuşlar.
Padişah baş vezire dönmüş: “Ne konuştuğumuzu anladın mı?” Diye sormuş. Baş Vezir: “Hayır padişahım!” Deyince Padişah sinirlenmiş: “Bu akşama kadar ne konuştuğumuzu anlamazsan kelleni alırım.” Korkuya kapılan Baş vezir, padişahı saraya bıraktıktan sonra telaşla dere kenarına dönmüş.
Bakmış adam hala orada çalışıyor.   

- Ne konuştunuz siz padişahla? Adam, baş veziri şöyle bir süzmüş: “Kusura bakma. Bedava söyleyemem. Ver bir yüz altın söyleyeyim.” Başvezir çaresiz yüz altını vermiş: “Sen padişahı, serdar'i cihan, diye selamladın. Nereden anladın padişah olduğunu?
- Ben dericiyim. Onun sırtındaki kürkü padişahtan başkası giyemezdi. Vezir kafasını kaşımış: “ Peki, altılara altı katmayınca, otuz ikiye yetmiyor ne demek?” Adam, bu soruya cevap vermek için de bir yüz altın daha almış.

- Padişah, altı aylık yaz döneminde çalışmadın mı ki, kış günü çalışıyorsun, diye sordu. Ben de, yalnızca altı ay yaz değil, altı ay da kış çalışmazsak, yemek bulamıyoruz dedim. Vezir bir soru daha sormuş: - Geceleri kalkmadın mı ne demek?" Adam bir yüz altın daha almış: - Çocukların yok mu diye sordu. Var ama hepsi kız. Evlendiler, başkasına yaradılar, dedim...
Vezir gene kafasını sallamış: - Bir de kaz gonderirsem dedi, o ne demek? Adam gülmüş: - Ee artık onu da sen bul, demiş gülerek!.
Öyle kişiler vardır ki, kabiliyetiyle parmak ısırtır. Öyleleri de vardır ki çok başarılıdır, zekidir. Ancak bunun farkında değildir. Bu gibi kişiler içerisindeki kabiliyet cevherinin farkında olmadığı gibi bir takım komplekste kalabilirler. Böylelerinin hiçbir işe yaramayacağını düşünenler de olabilir. Kabiliyetleri ortaya çıktığında da herkesi şaşırtırlar.    
Selam ve dua ile…