OĞLUMA -2

Oğlum! Karar vermeden önce mutlaka araştır. Emin olmadan sonuca gitme! Son sözünü cümlenin başında kullanma! Bak sana bir hikâye anlatayım. Ne kadar haklı olduğumu göreceksin!

İstanbul Fatih semtinde yer alan Hırka-ı Şerif caminin yeni çevre düzenlemesi yapılmış, caminin giriş avlusuna ağaçlar dikilmişti. Ağaç dikme işlemi bitirildikten birkaç gün sonra bir görevli gelerek dikilen ağaçların etrafına dikenli ve yapraklı kültür fidanları dikti.

Gerekli gübreleme ve bakımdan sonra o fidanlar büyüyerek ağacın etrafını daire şeklinde sardı. Bu işlemler bittikten birkaç gün sonra camiden çıkan bir grup cemaat arasında şöyle bir tartışma başladı:

-Ya insanda biraz akıl olur, hiç yeni ağacın etrafına bu çalılar dikilir mi? Ağaca zarar vermez mi?

- Evet haklısın, şuna bak! Nasılda büyümüş adeta bu genç fidanı çepeçevre sarmış.

- Bunu kesin sökmemiz lazım, hiç ağacın etrafına böyle şey olur mu? Hadi arkadaşlar yardım edin de şu çalıları sökelim...

Cemaatten nur yüzlü yaşlı bir amca çalıları sökmeye çalışan gruba engel olarak ellerindeki kürekleri aldı ve şu konuşmayı yaptı:

- Arkadaşlar asıl sizin düşünmeniz lazım. Bu çalıyı buraya diken bilinçli olarak dikti. Bu avluda biliyorsunuz çocuklar top oynuyor. Bisiklete biniyorlar.  İnsanlar para gidip giderken buradan geçiyorlar. O yüzden bu çalılar genç fidana zarar gelmesin diye özellikle dikildi.

Biraz önce ağacın etrafına toplanarak çalıları sökmeye kararlaştıran cemaat doğru dediler. Hepsi birden biz düşünemedik dediler. Bir işte hemen karar vermeden önce mutlaka araştırma yapıp nihai kararı gerekli bilgileri topladıktan sonra verelim.

Oğlum! Sadrazam Ahmet Vefik Paşa, Adalet Bakanı iken borcunu ödemeyen bir adamı kahve içme bahanesiyle dairesine çağırır. Adam içeride oturup kahvesini yudumlarken paşa, onun kapıda duran atını sattırıp borcunu ödetir.

Sonra da borçlu şahsa şöyle der: - Borçlu olarak at üstünde gitmektense, borçsuz olarak yürümek daha iyidir. Beni anlıyorsun değil mi oğlum?

Devam edecek

Selam ve dua ile…


Yazarın Diğer Yazıları