ÜÇ MÜBAREK AY!

Efendim! Üç mübarek ayın başlangıcı kabul edilen bu aylara giriş 2014 yılı içerisinde 30 Nisan 2014 tarihi olan bugün gerçekleşmiş oluyor. Kamerî takvimin yedinci, sekizinci ve dokuzuncu ayları olan Recep, Şaban ve Ramazan ayları gelenekte “üç aylar” diye adlandırılıyor.
Bu üç aya dinimizde son derece önem verilir. İslamî-Hicri takvimin 7. ve 8. ayları olan Recep ve Şaban’ın diğer aylar arasında fonksiyonları Ramazan’dan önce gelmeleri ve böylece hazırlık dönemi olmaları hasebiyledir.
Üç ayların başlangıç tarihleri şöyledir:
1 Recep 30 Nisan Çarşamba 2014
1 Şaban 30 Mayıs Cuma 2014
1 Ramazan 28 Haziran Cumartesi 2014
Kandiller geçidi olarak adlandırılan, Regâib, Miraç, Berat ve Kadir gecelerinin de içinde bulunduğu üç aylar, kendimizi denetleme ve değerlendirmenin, taat, ibadet ve şükürlerimizi artırmanın, bir kere daha geçmişimizin muhasebesini yapıp geleceğe hazırlıklı olmanın bir vesilesidir.
Üç aylarda yapılan ibadet Allah (c.c) katında diğer ibadetlerden kat kat üstündür. Ayrıca bu mübarek üç aylar, gönüllere neşe ve sevinç kaynağı olmak, yıkık kalpleri mamur eylemek, insanı insan yapan, değerine değer katan bütün güzelliklerle bu feyizli anlardan nasiplenmek mevsimidir.
Bu günlerde nefisler hesaba çekilmeli, ana sermayemiz olan ömrümüzün nerede ve nasıl tüketildiği gözden geçirilmelidir. Bu aylar dua ve tövbelerimizin huzur içinde kabul edilme ümidini daha fazla hissedeceğimiz aylardır.
Özellikle bu aylarda küs ve dargın olanlar barışmalı, barıştırılmalı, gönüller alınmalı, kederli yüzler güldürülmelidir. Bolca geçmiş günahlarımıza tekrar dönmemek üzere tövbe etmeyi ihmal etmemelidir.
Şu beş gecede yapılan dualar asla geri çevrilmez. Regaib gecesi, Berat gecesi, Cuma gecesi, Ramazan ve Kurban bayramı gecesi... Üç aylarımız boyunca hep tekrar edeceğimiz Efendimiz’in şu özel duayı yapar: “Allah’ım, mübarek kıl bize Recep ve Şaban’ı; affımıza vesile eyle Şehr-i Ramazan’ı!”
Demek ki üç ayların başından itibaren başlayan bu İlahi ikram ve ihsanları bilenlerin büyük bir şevkle ibadet yapma heyecanına girmeleri sebepsiz değildir. Bir’e on’dan başlayan sevap yağmuru yüze çıkıyor, sonra üç yüze yükseliyor, daha sonra da bine ve yukarı sevap sağanağına dönüşüyor.
İşte bugünlerde bizlere düşen görev de, Rabb’imizin kurtuluşumuz için vesile kıldığı bu kutsal ayları gayesine uyan şekilde yaşayarak değerlendirmektir. Bu duygu ve düşünce içinde, Efendimizin üç aylar boyunca tekrarladığı duasını biz de tekrarlayarak diyoruz ki: “Rabbimiz, mübarek kıl bize Recep ve Şaban’ı; affımıza vesile eyle Şehr-i Ramazan’ı!”
Selam ve dua ile…