YILBAŞI -3

Efendim! Çook eskiden Türkistan’da bir ağaç varmış, akçam. Akçamı getirip eve koyuyorlar. Altına, o sene tanrı onlara güzel bir yaşam verdi diye tanrılara hediyeler koyuyorlar. Dallarına da ertesi sene için tanrıdan niyaz ettikleri şeyler için paçavra veya kurdele koyuyorlar.
O günlerde aileler toplanıyor, özel yemekler yeniliyor, büyük bayram, şenlik yapıyorlar. İşte bu adet Türkler yoluyla Avrupa’ya geçmiş. Konunun Noel’le alakası yok. İznik Kolisi’nde pagan âdeti görülen bu âdeti ‘İsa’nın doğuşu olarak kabul edelim’ diyorlar ve bu adet Hıristiyanlara geçiyor.
Ama ağaç süsleme pek yok. 16’ncı yüzyılda Almanya’da başlıyor, daha sonra Fransa’ya geçiyor ve dünyaya yayılıyor. Almanların “cennet ağacı” adını verdikleri ve Âdem ile Havva’nın hikâyesine dayanarak üzerini elmalarla donattıkları ağaç köknarmış.


15’inci yüzyıldan sonra bu ağaçlara ekmek, bisküvi gibi yiyecekler de asılmış. Protestanlığın yayılmasıyla birlikte bunlara yanan mumlar eklenmiş, sonra da ampuller... Bu adet zamanla Avrupa’da yaygınlaşırken, göçmenler kanalıyla da Amerika’ya taşınmış.
Yine kaynaklara göre kış aylarında sadece birkaç saat süren gündüzlerin yaşandığı Kuzey Avrupa’da, uzun karanlık günlerin yerini giderek aydınlık günlere bırakacağının müjdecisi olarak kabul edilen Aralık ayında törenler yapılırmış. Bu adet, Avrupa’da güneye indikçe değişerek, yayılmış.
İslam dünyasında yıllardır yapılan yılbaşı tartışmasının en önemli nedenlerinden birisi, “Bu günün Hıristiyanların dini bayramı” olarak görülmesi... Oysa Noel ile yılbaşının farklı olduğunun altı kalın çizgilerle çizilmiş: Noel, Hıristiyanlar tarafından Hz. İsa’nın doğum günü olarak kabul edilen ve kutsal bir gün olarak kutlanan dini bir bayram.


Yılbaşı ise yeni bir yılın başlangıcı olması sebebiyle kutlanan ve kökeni çok eskilere dayanan bir adet. Hıristiyan dünyasında Aralık ayının 24’ünü 25’ine bağlayan gece, Hz. İsa’nın doğumu, yani Noel olarak kutlanılıyor.
Kaynaklara göre Noel ilk olarak 336 yılında Roma’da kutlanmış... Ortaçağ’da yılın başlangıcını belirlemek için birçok tarih kullanılmış. Romalıların yılı 1 Ocak’ta başlıyordu, bu kullanım Ortaçağ’da bazı ülkelerde de sürmüş.
Kaynaklara göre Osmanlı İmparatorluğu’nda yaşayan Hıristiyanlar için yılbaşı “Noel” dönemi anlamına geliyordu. 24 Aralık’ı 25 Aralık’a bağlayan gece, İsa’nın doğuşu kutlanırdı. 24 Aralık gecesi çocuklar ev ev dolaşır ve “Kalanda” adlı Noel şarkıları söylerdi.
Noel sabahı kilisedeki ayine gidilir, öğle saatlerinde de akrabalar, dostlar bir araya gelerek yemek yerdi. Özellikle çocuklar için çam ağaçları süslenirdi. 31 Aralık ise kimi kesimlerde (özellikle Ortodoks Rumlarda) İsa’nın sünnet günü olarak anılırmış.
Bu gece de Rumlar, hindi yer, eğlenirmiş. Ayrıca Sakız Adası’ndan getirilen sakızla (mastika) yapılan ve üzerinde “yeni yıl” yazan yuvarlak Yılbaşı Pidesi pişirmek de gelenekmiş. İstanbullu Ermeni aileler yılbaşı gecesi bir araya gelir ve gece yarısı birlikte sofraya otururmuş. Devam edecek…
Selam ve dua ile…


Yazarın Diğer Yazıları